Mehmet Ağar: Susurluk sıradan bir kaza

- Güncelleme:
Mehmet Ağar: Susurluk sıradan bir kaza

GÜNDEM Haberleri

TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu, Susurluk davası hükümlüsü Mehmet Ağar'ı Yenipazar Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda dinledi. 28 Şubat süreciyle ilgili kendisi hakkındaki iddiaları yalanlayan Ağar, AK Parti'nin doğu politikasını övdü. Şimdi emniyetin çok güçlü olduğunu belirten Ağar, ABD, İsrail ve Rusya'dan sonra en büyük istihbari güce Türkiye'nin sahip olduğu kaydetti. Ağar, Susurluk kazasını ise 'Sıradan bir kaza' olarak değerlendirdi.

TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu'na bilgi veren eski bakan Mehmet Ağar, Türkiye'nin şu andaki en büyük teminatının AK Parti olduğunu belirterek, "Türkiye bölünmediyse bu AK Parti'nin Doğu ve Güneydoğu'daki gücünden kaynaklanıyor" dedi.
Darbe Komisyonu Aydın'ın Yenipazar ilçesindeki cezaevinde bulunan Mehmet Ağar'ı ziyaret ederek 28 Şubat ve 27 Nisan e-muhtırası sürecine ilişkin bilgisine başvurdu. Edinilen bilgilere göre komisyon üyelerinin sorularını cevaplayan Ağar, darbenin çok kötü bir şey olduğunu, hiçbir gerekçenin darbelere meşruiyet kazandıramayacağını söyledi. Siyasi istikrarın güçlü olması durumunda kimsenin darbe yapmaya zemin bulamayacağını kaydeden Ağar'a, Susurluk sürecinde ve Uğur Mumcu'nun öldürülmesinden sonra "Bir tuğla çekersem altından çok şeyler çıkar" şeklindeki açıklaması hatırlatıldı. Ağar bu ifadeyi hiçbir zaman kullanmadığını belirterek, "Bu açıklamayı birkaç defa tekzip etmeme rağmen hala bu konuyla suçlanıyorum" dedi. nbsp;

ÖZAL'A SUİKAST GİRİŞİMİ
8'inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a yönelik suikast girişimi ile ilgili iddiaların hatırlatılması üzerine de Ağar, "Ben Özal'a çok büyük saygı duyuyorum. Türk siyasi hayatının çok önemli isimlerinden biriydi. Ben geldiğim bütün makamlara onun sayesinde geldim. Bildiğim bir şey olsaydı söylerdim. Bunları aydınlatmak noktasında gereğini yapardım. Kartal Demirağ ile ilgili söyleyeceklerim; bir dış bağlantısının nbsp;olduğunu sanmıyorum. Belki psikolojik olarak bu işi yapmış olabileceğini düşünüyorum" değerlendirmesini yaptı. nbsp;

55 AĞANIN SÜRÜLMESİ TERÖRÜN KAYNAĞI
Doğu ve Güneydoğu'da PKK terörünün ortaya çıkışını 1960 darbesinden sonra aşiret ağasının Sivas'a sürülmesine bağlayan Ağar, "Birileri çıktı o zaman 'feodalizmi yıktık' dedi. Ardından bir takım serseri insanlar ortaya çıktı ve bugünkü olayların tohumları 1968 yılında atılmaya başladı" dedi. nbsp;1990'lı yıllarda PKK'nın güçlenmeye başladığını, ama bugün gelinen noktada AK Parti'nin gücünün bunu minimize ettiğini kaydetti. Ağar, "90'lı yıllarda askerlerimiz bölgedeki dini yapıyı ve Türkiye'deki İslami hassasiyetleri ihmal etti. Cenaze namazlarını dahi kılmadılar. Benim gayretlerim sonucu milletin değerleriyle barışma noktasında adımlar atıldı. O bölgedeki dini yapıyı ihmal etmemeliyiz. Çünkü bu mozaiği bir arada turan tutkal İslam'dır. İslam'a ve o bölgedeki insanların değer yargılarına saygı göstermeliyiz" dedi.

AK PARTİ'NİN GÜCÜ BÖLÜNMEYİ ÖNLEDİ
Türkiye'nin bugün en büyük teminatının AK Parti'nin Doğu ve Güneydoğu'daki gücü olduğunu vurgulayan Ağar, "Türkiye bölünmediyse, PKK alan hakimiyetini sağlamadıysa bunu AK Parti'nin güçlü olmasına bağlıyorum. PKK'nın karşısında da en büyük güç şu anda sadece AK Parti'dir. Hatta özellikle bölgede devlet önce bile AK Parti geliyor. Eğer bu güç devam ederse siyasi istikrar nedeniyle hem terörün üstesinden geliriz hem de bu milletin AK Parti'ye olan teveccühü nedeniyle bölünme tehlikesini bertaraf ederiz" şeklinde konuştu. nbsp;

ERBAKAN BANA HAK VERDİ
Ağar, Refahyol döneminde merhum Başbakan Necmettin Erbakan'ın Libya gezisine neden karşı çıktığını ve kararnameyi neden imzalamadığına yönelik soruları, "Televizyonda Kaddafi'nin Türkiye'ye yönelik açıklamalarını gördüm. Çok ağır sözleri vardı. Sayın Erbakan'a gitmemesi gerektiğini söyledim. Daha sonra bu ziyarete ilişkin bir kararname geldi ve ben de imzalamadım. Ama buna rağmen gitti. Sonra Libya'da herkesin bildiği o çadır olayı oldu. Dönüp geldiğinde de Sayın Erbakan bana 'Sen haklıymışsın' dedi. Daha sonra hükümette kalmak istemedim ve istifa ettim" diye cevapladı. nbsp;

ÖZEL HARP DAİRESİ YOK
Devlet içinde özel harp dairesi ve kontrgerilla diye bir yapılanmanın olmadığını, JİTEM'i ise kendisinin bilmediğini ama duyduğunu belirten Ağar, Susurluk kazasını ise 'Sıradan bir kaza' olarak değerlendirdi. Ağar, "Hüseyin Kocadağ, Sedat Bucak'ı devletin yanında yer almasını sağlayan adamdır. Çok çalışkan ve kahraman biriydi. Başka bir iş için gitmişler oraya, onun dışında bir bilgim yok" dedi. Ağar, Abdullah Çatlı ile ilgili iddiaları ise her devletin zaman zaman 'Adam kullandığını' hatırlatarak, "Ben Çatlı'lı tanırım ama, O daha çok MİT'le çalışırdı. Bizimle çalışmadı ama bir kusur varsa o kusurun mesuliyetini de çekeriz, hizmette kusur etmişsek ne kadar hizmeti varsa o kadar kusuru da olur, kusurumuz olmuşsa onun da hesabını veririz" görüşünü dile getirdi. nbsp;

TARIK ÜMİT HALA KAYIP
Ağar, eski MİT'çi Tarık Ümit'in ölüp ölmediğinin ise hala 'Bir muamma' olduğunu savunarak, "Bugüne kadar öldüğü konusunda bir bilgi yoktur. Hala kayıptır, ne olduğu belli değildir" dedi. nbsp;

MECLİS'E GELMEMEKLE HATA ETTİK
Ağar, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili yaşanan 367 krizi sırasında TBMM'deki oylamaya neden katılmadıklarına yönelik soruyu, "Bizim partide bazı il başkanları destek verirsek, 'AK Parti'nin kuyruğuna takılmış' görüntüsü vereceğimizi dile getirerek karşı çıktılar. Aslında ben oylamaya girmek istiyordum. İl başkanlarının itirazı üzerine girmedik. Ama yanlış karar verdiğimi sonradan anladım. Bedelini de siyaseten ödedim" dedi. Ağar, oylamaya katılmamaları konusunda askeri kanattan herhangi bir baskı görmediklerini de sözlerine ekledi. nbsp;

KURU PASTA VE ÇAY İKRAMI
Öte yandan, AK Partili Selçuk Özdağ, Ağar'ın psikolojik durumunu çok iyi gördüğünü belirterek, "Oldukça rahattı. Hala Türkiye'nin meselelerine kafa yoruyor" dedi. Özdağ, Ağar'ın komisyon üyelerine çay, meyve suyu ve tuzlu kuru pasta ikram ettiğini de söyledi.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...