Ünal Bolat

"Biz ne yaptık ki oğul, siz çalışıp okudunuz, yine de memnun edebildiysek ne mutlu" dedi.

Dedemin dört odalı büyükçe bir evi vardı. Çok eski olduğu için evin tamiri hiç bitmez, ev dedemin desteği ile ayakta duruyordu.

"Anahtarları alıp doğruca Enver Ağabey'e geliyor. Durumu anlatıyor ve "siz kime uygun görürseniz efendim" diyor.

"20 liralık arzuhal iyi olmazdı. Biraz keseye el atmak ve 40 liralığa razı olmak gerekirdi."

"Heyecandan olacak, bizi birden fark edemedi, zaten kıyafetlerimiz de değişmişti."

"Artık Bilal'i daha yakından tanımalıydım; çünkü o tanınmayı çoktan hak etmişti..."

"Gencin tebessümü, davranışı, kibarlığı, her şeyden önce içten davranışı hepimizi çok etkiledi."

"Ne yazdığımı bile unuttum ama yanılmıyorsam gönderdiğimin yayınlandığını hatırlamıyorum..."

"Artık kimseye kızamaz olmuştum. Kapris yapmak, etkiye tepki göstermek yok olmuştu."

"Herkesi bekleyen büyük mecburiyet ve sonra yaşanacak haller yazıyordu..."

"Hem ağlıyor hem anlatıyordu. Aradan 46 sene geçtiği hâlde bu ihtiyarı unutamıyorum."

"Siz gençsiniz... Bizim yaşadıklarımızı yaşamadığınız için bizim duygularımızı bilmezsiniz..."

"Gördüm ki kimseye iftira atmamalı suizan etmemeli hakkında kötü konuşmamalıyız..."

"Yemelerine içmelerine gayet dikkat edip sağlıklı ve doğal beslenip her gün spor yapıyorlar..."

"İlçenin yeni belediye başkanının önceden hapis yattığı ve sabıkalı olduğu söylentisi yayılır..."

Amcaoğlu kulis faaliyetiyle partisindeki ön seçimi kaybeder. Siyaseti bırakıp Ankara'ya dönmek ister...

"Hayatımda o kadar enteresan rüyalar var ki anlattıklarım anlatamadıklarımın yanında hiç kalıyor..."

"1958 yılında, 17 yaşında Diyarbakır'da Konfor Palas otelinde yaşamıştım bu anımı..."

"Ön yargısız okunduğunda sanırım yaşadıklarıma benim gibi siz de hayret edeceksiniz?.."

"Bu iki gencin yaşadıkları coğrafyanın birbirine uzaklığı ne kadar biliyor musunuz? Tam sekiz bin kilometre..."