Vehbi Tülek

Resûlullah efendimiz, Ömer bin Hattâb ve Ebû Cehil bin Hişâm'dan birisinin Müslüman olması için duâ etmişti...

Buyurdu ki: "Nerede olursanız olunuz, herhangi bir sıkıntıya düşünce, beni vesîle ederek Allahü teâlâdan murâdını isteyin!"

Resûlullah efendimiz, mi'râca çıkıp döndüğü gecenin sabahı, Kâbe yanına gidip mi'râcını anlattı. İşiten kâfirler alay etti...

Resûlullah Efendimiz buyurdu ki: "Bir Müslüman bir ağaç diker, ondan bir insan veya hayvan yerse, bu, o Müslüman için sadaka olur."

Seyyid Abdurrahmân, bir gün Van Gölü kıyısında giderken, Ahtamar Adasındaki kiliseden bir papaz su üstünde yürümeye başlar!..

Resûlullah Efendimiz buyurdu ki: "Şu dört kişinin sevgisi, ancak mü'minin kalbinde bir araya gelir: Ebû Bekr, Ömer, Osman ve Ali."

Kanunî Sultan Süleymân Hân, Mekke-i mükerremede inşâ ettirdiği "Medârîs-i Erba'a"nın birine bu mübarek zâtı tayin etti...

Buyurdu ki: "Ölüm alâmetleri belirince bana Kelime-i şehâdeti telkin etsinler. Sünnet olan esas telkin budur..."

Hocası Ebû Hafs-ı Haddâd, ona ilim öğrenmesi için seyâhat etmesini söyler. Bu emre uyarak, diyar diyar dolaşmaya başlar...

Bir hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: "Her peygamberin bir refîki vardır. Benim Cennetteki refîkim Ebû Bekr'dir."

"Ebû Bekr-i Şiblî'den şu sözü nakletti: Muhabbet dâvâsında bulunup da başkası ile meşgûl olan, dost ile alay etmiş olur..."

İnsanlar akın akın Mekkî Efendiyi ziyâretine geliyorlardı. Onların arasında, Terzi Baba diye bilinen Mehmed Vehbî de vardı!..

"Akıllı olanların, bu dünyâda hayırlı eser bırakıp, adlarının iyilikle anılmasını, rûhlarının şad olmasını istemeleri gerekir..."

"Evlâd, ana baba elinde bir emânettir. Çocukların temiz kalbleri kıymetli bir cevher gibidir. Mum gibi, her şekli alabilir..."

Eshâb-ı kiram, bir gün "Yâ Resûlallah! Hazreti Osman ile olunca, bizim yanımızda oturduğunuz gibi oturmuyorsunuz. Hikmeti nedir?" diye sordular...

"Allahü teâlâ, kocasına teşekkür etmeyen (ona nankörlük eden) ve onunla yetinmeyen, iktifâ etmeyen kadına nazar etmez."

Buyurdu ki: "İnsanlara zenginliklerinden ve evlâtlarından dolayı itibar etmeyiniz. Onlara îmânları ve sâlih amellerinden dolayı değer veriniz."

"Dünya ve âhiret saadetine kavuşmak ve Allahü teâlânın rızasını kazanmak için, Müslüman olmak lâzımdır..."

Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî hazretleri talebeleriyle birlikte Bağdâd'dan Şam'a gidiyorlardı. Eşkıyanın baskınına uğradılar!..

"Şairler, edîbler, kâfirler, bindörtyüz seneden beri, çok çalıştıkları hâlde, Kur'an-ı kerimin bir âyetinin benzerini söyleyemediler..."