'Batılılar darbe gerçeğini görmüyor'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Batılı liderlerin darbe girişimi karşısındaki tavrını eleştirdi. Le Monde gazetesinde yayımlanan röportajda Erdoğan, “Batı dünyası kendi savunduğu değerlerle çelişki içinde. Batı’nın demokratik değerlere sahip çıkan Türkiye ile dayanışma içinde olması gerekir. Maalesef Türkleri yalnız bırakmayı tercih etti” dedi. Batılıların tutuklanan ve açığa alınan insanların sayısından şüphe etmemesi gerektiğini kaydeden Erdoğan, “Hukuk devleti, istediği memuru işe almak ve istediğini işten çıkarma hakkına sahiptir. Türkiye böyle bir soruyu Batılı müttefiklerine asla sormadı. Herkes yerini bilmek zorunda. Biz darbe girişimine ve teröristlere karşı mücadele yürütüyoruz. Batı dünyası neyle karşı karşıya olduğumuzu anlamak zorunda” ifadelerini kullandı. 

Darbe girişimi sırasında Batılı liderlerin bir kısmıyla telefon görüşmeleri yaptığına değinen Erdoğan, “Bu yeterli değildi. Sıradan bir terörist saldırıyla karşı karşıya değildik. 240 şehit ve 2 bin 200 yaralımız var. Dünya, Charlie Hebdo saldırısına tepki gösterdi. Batılı liderlerin Türkiye’de olanlara aynı şekilde tepki göstermelerini ve bazı klişe kınama mesajlarıyla yetinmemelerini arzu ederdim. Türkiye’ye gelmelerini isterdim” şeklinde konuştu. 

Rus lider Putin’le yaptığı telefon konuşmasını hatırlatan Cumhurbaşkanı, “Putin, beni taziye için aradığında açığa alınan asker ve memurların sayısıyla ilgili eleştirmedi. Ancak bütün Avrupalılar bana ‘Neden bu kadar asker hapiste ve memur görevden alındı?’ diye sordu. Bir yargıda bulunmak için sahada yaşadığımız olayları görmek gerekiyor. Meclis, MİT ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi bombalandı. Batılı yöneticiler empati yapmak yerine ters bir reaksiyon gösterdi. Bu bizi üzdü, bu kabul edilemez” diye konuştu. Rusya'yla yakınlaşmanın Suriye ile ilişkileri nasıl etkileyeceğine ilişkin bir soru üzerine de Erdoğan, “Meselenin çözümü, en önemli aktörleri harekete geçirmeyi gerektiriyor: Rusya, Türkiye, İran, Suudi Arabistan, Katar, ABD” dedi.

"SURİYE’DE ESAS AKTÖR RUSYA"

Erdoğan, Rus medyasına yaptığı açıklamada da Suriye meselesine ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: Suriye’ye barışı getirme noktasında artık en önemli aktör Rusya Federasyonu’dur. Burada Rusya ve Türkiye beraber adım atmak suretiyle biz bu işi çözmeliyiz. Çünkü birbirimize adeta ses mesafesindeyiz. İstiyoruz ki Suriye parçalanmasın ama bu adımın atılabilmesi için 600 bin insanın kanına giren Esed’i bir kenara koymak şart.

"GERİ KABULDEN VAZGEÇERİZ"

Le Monde gazetesine verdiği röportajda AB üyesi ülkelerin Türkiye ile ilişkilerini düzeltmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, “53 yıldır Avrupa’nın kapısındayız. AB tek sorumlu ve suçludur. Türkiye dışında hiçbir ülkeye böyle davranılmadı. İlk katıldığım AB zirvesi sırasında sadece 15 üye ülke vardı. AB’nin Türkiye’nin üyeliği için bir türlü bitmeyen müzakerelerde fasılların açılması konusunda taraflı bir yaklaşımı var” diye konuştu. AB’nin Türkiye’ye samimi davranmadığını vurgulayan Erdoğan, “3 milyon sığınmacıyı ağırlıyoruz. Ancak AB’nin tek endişesi onların topraklarına ulaşması. Türk vatandaşlarına vize karşılığında sığınmacıların geri kabulünü bize teklif ettiler. Geri kabul ve vize muafiyetinin 1 Haziran itibarıyla yürürlüğe girmesi gerekiyordu. Ancak hâlâ vize muafiyeti yok. Taleplerimiz karşılanmazsa, geri kabuller mümkün olmayacak. Ayrıca idam cezasını geri getirmek Türk milletinin en doğal hakkı” dedi.