İki âlem arasında yaralı bir kadın

Düzenleyen:
İki âlem arasında yaralı bir kadın

KÜLTÜR - SANAT Haberleri

Oyuncu Kristen Stewart’ın başrolde yer aldığı ‘Hayalet Hikâyesi’; bir kadının arada kalmışlığını birçok şeyi seyircinin bakış açısına bırakarak işliyor...

Vampir filmi ‘Alacakaranlık Efsanesi’ (Twilight) serisinde Bella Swan karakteriyle hafızalara kazınan oyuncu Kristen Stewart, ‘Hayalet Hikâyesi’yle (Personal Shopper) yeniden insanların arasına karışıyor. Yönetmenliğini Olivier Assayas’ın üstlendiği filmde, Kristen Stewart’a Lars Eidinger, Sigrid Bouaziz ve Anders Danielsen Lie gibi oyuncular eşlik ediyor. Metafizik dünya ile irtibat kurma çabasına dair sıra dışı bir eser olan ‘Hayalet Hikâyesi’, geçtiğimiz yıl Cannes Film Festivali’nden mükâfatla dönmüştü. Ancak bazıları tarafından ayakta alkışlansa da, kimilerince yuhalanmıştı. Bu yüzden merakla beklenen “Hayalet Hikâyesi’nin bu meraka değecek bir hikâyesi var. 
KARDEŞİ BEKLERKEN....
Kristen Stewart’ın canlandırdığı “Maureen” karakterini merkezine alan filmde, önce bir tüketim canavarının hayatına temas ediliyor. Maureen, Kyra isimli tanınmış bir modelin özel alışverişlerini yapıyor. Her gün yollara düşerek nerdeyse hiç tanımadığı, kendisi için ‘hayalet’ mesabesine olan birine elbiseler satın alıyor. Ancak ünlü modelle sadece mesaj vasıtasıyla irtibat kurabiliyor. Böyle bir işi üstlenen Maureen’in çok farklı bir ruh dünyası var. Kendisi bir müddet önce kaybettiği ikiz kardeşi Lewis’in acısını yüreğinde taşıyor. Ölen ikizi gibi kalp rahatsızlığı yaşayan Kyra, -söz aldığı üzere- ondan bir haber bekliyor. Daha önce yaşadığı konağa giderek, metafizik âlemden işaretler keşfetmeye çalışıyor. Aslında hayatta yapayalnız olan Maureen, bunu çaresizce yapıyor. Nihayetinde bir ‘mesaj’ı alıyor ama bu onu bir sarmalın içerisine dahil ediyor. 

Tüketim kültürüne derinden eleştiri

Filmde tabii bir performans sergileyen Kristen Stewart, vampir hikâyelerinin havasından tamamen kurtulmuşa benziyor. Stewart, metafizik âlem ile bu dünya arasında kalmış bir karaktere ustaca ruh katıyor. ‘Hayalet Hikâyesi’, abartılı efektlerle süslenmiş bir gerilim filmi olmak yerine çok basit görselliklerle realist korkular meydana getirmeyi başarıyor. Seyirciyi kendine bağlayacak bir akışa sahip olan film; korku, gerilim ve dramı farklı bir şekilde harmanlıyor. ‘Hayalet Hikâyesi’, mesaj yönü de çok güçlü bir eser. Yönetmen Olivier Assayas, Kyra karakteri üzerinden materyalizme ve tüketim kültürüne derin tenkitler yöneltiyor. Bu göndermelerden teknoloji de nasibi alıyor. Ancak eser, net olarak bir şeyler söylemek yerine, belirsizlikleri izleyicinin bakış açısına bırakıyor. Bu yüzden de festivallerde olduğu gibi sinemaseverleri; ‘çok sevenler’ ile ‘nefret edenler’ diye ikiye böleceğe benziyor.

 

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...