MHP'den Hüseyin Çelik'e çok ağır ifadeler

- Güncelleme:
MHP'den Hüseyin Çelik'e çok ağır ifadeler

GÜNDEM Haberleri

Bahçeli'nin 48 anayasa maddesiyle ilgili geri adım atmasına karşı AK Partili Hüseyin Çelik'in sözlerine MHP tarafından çok ağır tepki geldi.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, "Hüseyin Çelik MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin açıklamalarında hakaret içeren cümleler bulunmadığı hâlde, "Bize hakaret edilmesine izin vermeyiz" diyerek buram buram pislik kokan ağzından salyalar akıtmıştır" şeklinde konuştu. Semih Yalçın'ın çok ağır ifadeler bulunan açıklaması şu şekilde: "Siyaset dünyasının en çukur ve çirkef karakteri" unvanını kimselere bırakmayan AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Ramazan ayının hayır ve bereketinden de nasibini almamış bahtsız bedevi olduğunu son açıklamalarıyla bir kez daha ortaya koymuştur. MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin bugünkü basın toplantısında, AKP'nin yeni anayasa süreci hakkındaki beklentilerine karşılık vermemesi, Hüseyin Çelik'in yarım yamalak aklını tamamen başından almıştır. Hüseyin Çelik MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin açıklamalarında hakaret içeren cümleler bulunmadığı hâlde, "Bize hakaret edilmesine izin vermeyiz" diyerek buram buram pislik kokan ağzından salyalar akıtmıştır. Çelik'in çukura bile rahmet okutan siyasi üslubu, idrak etmekte olduğumuz mübarek günlerin anlam ve ruhundan ne kadar uzaksa, Müslümanlığı da haktan hakikatten, erdemden ve ahlaktan o kadar uzaktır.
AKP'nin baş müptezeli Hüseyin Çelik, ya oruç tutmamaktadır, ya da MHP düşmanlığı yüzünden sık sık nükseden siyasi kanamasından dolayı yine özürlüdür. AKP Genel Başkan Yardımcısının açıklamalarına bakılırsa, sözde çözüm sürecinin kimlerin kimyasını bozduğu, kimleri çılgına çevirdiği ortadadır.
Hüseyin Çelik'in hezeyanları, suçüstü yakalanmanın tezahürüdür. Milletin hizmetkârıyız diyerek halkın oylarını alan, ancak PKK'nın hademesi olduğu gün yüzüne çıkan AKP'nin rezillikleri ortaya dökülmüştür. Bunun içindir ki asıl zavallılar, Hüseyin Çelik gibi AKP sözcüleridir.
Hüseyin Çelik, Irak'ta öldürülen Türkmenler için de sadece Müslüman olmalarının önemli olduğunu söylemiştir. Hüseyin Çelik'in çirkeflik akan dilinden yansıyan ruh ne kadar Müslümanlıkla bağdaşıyorsa, AKP iktidarının İslam dünyasının sorunlarıyla ilgilenmesi de o kadar bağdaşmaktadır.
Ayrıca yamyamların bile hürriyetlerini kazandığı bir yüzyılda hâlâ Doğu Türkistan'da Müslüman Türkler ve Müslüman Çinliler zulüm altında inlerken, AKP sözcülerinin gıkı çıkmamaktadır. Bunun en büyük sebebi, MHP'yi ırkçılıkla suçlayan Hüseyin Çelik'in ve AKP kurucularının şuuraltında yatan günahkâr ırkçılıktır, yani Türk düşmanlığıdır.
Türkçe üzerinden Devlet Bahçeli'ye saldıran Hüseyin Çelik, bu dile ve onun sahiplerine o kadar düşman ve yabancıdır ki hayatı boyunca sadece başkalarına küfretmeyi öğrenebilmiştir.
Hüseyin Çelik'in bizce malum olan mayası ve sütü, bugünkü rezil ve pespaye açıklamalarıyla bir kez daha ortaya çıkmıştır. Zavallı kelimesi Hüseyin Çelik gibiler için iltifat, beş para büyük bir miktardır. Hüseyin Çelik, etnisite diye haddini bilmeden aşağılamaya kalkıştığı Türk milletinin gözünde delikli kuruş bile etmemektedir. Hattâ siyaset pazarında bedava verseler alınmayacak kıratta bir adamdır.
MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli'yi zavallılıkla ve beş kuruşluk itibarı olmakla itham eden Hüseyin Çelik'in kaç paralık adam olduğu vaktiyle Bakanlık yaptığı camia tarafından pekiyi bilinmektedir.
Hüseyin Çelik, MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin muhatabı değildir. O; kısacık aklı Başbakan Erdoğan tarafından kiralanmış bir zavallıdır; sahibinin sesidir. Onu iki ayağı üzerinde dikip MHP'ye saldırtan, ipini tutan Başbakan Erdoğan'dır. Hüseyin Çelik, siyasi rakiplerine en küçük utanma, arlanma duymadan, yüzü kızarmadan sövebilme cüretini, Başbakan Tayyip Erdoğan'dan almaktadır.
Gerçek şu ki Hüseyin Çelik ruh hastasıdır. MHP'nin varlığı onun ruhî illetini şiddetlendirmektedir. Acilen müşahede ve tedavi altına alınmadığı takdirde dışarıdaki herkese zarar verebilir. Partisi için de tehlike arz etmektedir. Böyle giderse en yakınlarına bile saldırması, salyalarını kendi sahiplerinin boğazına akıtması mümkündür. O bakımdan AKP lideri Sayın Erdoğan'a tavsiyemiz, onu bir an önce bir akıl hastanesine yatırması ve tedavi altına aldırmasıdır.
Hüseyin Çelik ve onun gibiler zamanı ve günü geldiğinde arkalarında Tayyip Erdoğan'ı ve iktidarını bulamayacak, kaçacak delik arayacaklardır.
Bilinmelidir ki MHP'ye ve onun liderine rezilce bir üslupla saldırmayı yiğitlik zannedenlerin küfürle üstünlük sağlamaya çalışanların sonu hüsrandır. Türk milleti, varlığını temsil eden MHP'ye yönelik bütün bu galiz küfürlerin, alçakça saldırıların hesabını sormaktan çekinmeyecektir. Milliyetçi-Ülkücü hareketin mümessilleri zamanı geldiğinde seni tükürükleriyle boğacaktır.
MHP camiası olarak müptezel başı Hüseyin Çelik'e sesleniyoruz:
Ey Hüseyin Çelik! Sen kimsin?
Hangi ihanet fabrikasının ürünüsün?
Hangi cüretle MHP Liderine ve camiamıza saldırıyorsun?
Haddini bil!
Eğer bilmezsen, sana seve seve haddini bildiririz.
Adam gibi siyaset yapmayı, uygun metotlarla, ancak senin gibi adileşmeden, sana öğretiriz.
Sen, başkalarının eserlerini ve başarılarını çekemeyip kıskandığı için sövmeyi ve yermeyi meslek edinen Tahir Efendilerin siyasetteki son temsilcisisin.
Senin gibi ahlak ve izan fukarası birine son sözümüz Nef'i'nin meşhur tevriyesi olacaktır. Ancak; düşmanı olduğun, ama husumetini itiraf edecek cesareti bulamadığın Türk milletinin dilini iyi bilmediğin için, anlayan birine açıklatmanı tavsiye ederiz:
Tahir Efendi bana kelp demiş,
İltifatı bu sözde zahirdir,
Maliki mezhebim zira,
İtikadımca kelp tahirdir.
HÜSEYİN ÇELİK NE DEMİŞTİ?
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çelik, MHP lideri Bahçeli'nin açıklamalarına dair, "Sayın Bahçeli, iktidarımız, hükümetimiz biz sizin şamar oğlanınız değiliz" demişti. Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin şu değerlendirmelerde bulunmuştu. Ramazanda özellikle oruç tutanları kem söze karşı da oruç tutması gerektiğini bilenlerden olduğunu belirten Çelik, "Bugün MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli, düzenlediği basın toplantısında maalesef her zaman alışık olduğumuz şekilde yine hükümetimize, partimize, Başbakanımıza ve tüm camiamıza ağır hakaretlerde bulunmuştur" diye konuştu.
Konuşmasında kullanacağı ifadeleri Bahçeli'den ödünç aldığını söyleyen Çelik, "Bu kelimeleri ondan ödünç alarak kullanıyorum çünkü onun en çok kullandığı, en çok sevdiği kelimeler bunlardır. Sayın Bahçeli'nin bize yönelttiği, Başbakanımıza, hükümetimize, partimize, mensuplarımıza yönelttiği ifadeler, son derece ahlaksızcadır, son derece edepsizcedir ve son derece haysiyetsizcedir" şeklinde konuştu.
"Kim önüne hangi metni yazıp veriyorsa ve Sayın Bahçeli'nin biliyorsunuz yazılı metni olmadığı zaman konuşmak gibi kabiliyeti ve özelliği yoktur, bu metni veriyorlar ve kendisi bunları harfiyen okuyor. Eminim ki o metinleri okuyuncaya kadar orada ne yazıldığını bilmiyordur" diyen Çelik, şunları kaydetti:
"Bir ülkede eğer bir siyasi partinin genel başkanıysanız ve muhatap aldığınız kimse de o ülkenin başbakanıysa, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'ndan söz ediyorsanız, sizin elbette muhalefet etme hakkınız vardır ama ona yönelttiğiniz ifadelerin, hakaretlerin nereye varacağını tahmin etmeniz gerekiyor. Türkçemizde güzel bir ata sözü vardır. Çalma elin kapısını yüzük taşıyla, çalarlar kapını balta başıyla. Sayın Bahçeli, Sayın Başbakan, iktidarımız, hükümetimiz biz sizin şamar oğlanınız falan değiliz, çok ayıp ediyorsunuz ve gerçekten bu toplumda siyaset nasıl yapılmaz bunun da örneklerini ortaya koyuyorsunuz. Dolayısıyla Sayın Bahçeli ne diyor? Anayasa ile ilgili olarak bir açıklama yapacak ama bunu binbir türlü hakaret ambalajına sarmak zorunda değildir."
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, bir iftar yemeğinde yaptığı konuşmasında yeni anayasa için uzlaşılan 48 maddeyi Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden geçirme teklifinde bulunduğunu anımsatan Çelik, şöyle devam etti:
" Madem ki uzlaşma komisyonunu bir bütün anayasa yapma, tepeden tırnağa anayasa yapma konusunda bir ümidi görünmüyor. Çalışmalar devam ediyor ama kendimizi kandırmayalım, bu konuda ciddi mesafe alınamıyor. 1.5 yıldır üzerinde çalışılan bir anayasa var ve topu topu 48 madde üzerinde uzlaşılmış.
Gelin hep beraber bunu kısmen iyileştirme sağlayacağı için bir çağrıda bulunduk. CHP Genel Başkanı 'evet' de demedi, 'hayır' da demedi, ipe un serdi. Söz kalabalığına getirdi. Bir şey söylemedi. Öte taraftan MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, geçen cuma günü bir basın toplantısı düzenledi, 'Sayın Başbakanın bu teklifini yapmaya hemen hazırız' dedi. 'Bizim şartımız şurtumuz da yok' dedi. 'Esasen bu 48 maddenin, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden geçirilmesi, bunların yasalaşması, Sayın Bahçelinin teklifidir ve hodri meydan' dedi. Bütün bunlar kamuoyunun gözü önünde yapılan, TBMM çatısı altında bir basın toplantısında söylendi. Peki buna karşılık Sayın Bahçeli ne diyor? Sayın Bahçeli, basın toplantısında diyor ki 'bu çok erken, çok zamansız ve çok gereksiz bir tekliftir.' MHP çok kalabalık bir parti olsa, diyelim ki AK Parti gibi 325 milletvekili olan parti olsa, iktidar gibi omuzlarında büyük bir yük olsa, çok daha büyük meşguliyetleri olsa, Sayın Bahçeli hergün bir vilayete gitse, her hatfa birkaç ülkeyi dolaşsa diyeceğiz ki, birbirleriyle irtibat kurmada zorlanıyorlar, dolayısıyla bu irtibatsızlıktan dolayı böyle bir yol kazasına uğramış olabilirler ama topu topu avuç kadar milletvekiliniz var bir avuca sığacak kadar milletvekiliniz var. "
Türk milletinin isminden kimsenin rahatsızlığı yoktur
Bahçeli'nin, basın toplantısında, Anayasa ile ilgili karşı çıktıkları hususları da değerlendiren Çelik, şöyle devam etti:
"Türkiye Cumhuriyeti ismine kesinlikle sahip çıkacaklarmış. Bunu, kimsenin değiştirmesine müsade etmeyeceklermiş. Sayın Bahçeli, Türkiye Cumhuriyeti'nin ismini değiştirmeye yeltenen kimse yok. Bütün 4 siyasi partinin uzlaşma komisyonuna verdiği teklifler ortadadır. AK Parti, Türkiye Cumhuriyeti devletinin ismiyle herhangi bir problem yaşayan bir parti değildir. Elbette Türkiye Cumhuriyeti devletidir ve Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak kalacaktır. Türk milletinin isminden de kimsenin rahatsızlığı yoktur."
"Biz gerçek manada bir hukuk devleti olan bir Türkiye istiyoruz"
Çelik, Bahçeli'nin, Başbakan Erdoğan'a, "Anayasa değişikliğiyle nereye varmaya çalışyorsun" şeklinde sorusunun "Anayasa değişikliğine biz mani oluyoruz" anlamına geldiğini ifade ederek, şöyle konuştu:
"Sayın Başbakan şuraya varmaya çalışıyorlar, nereye varmak istediğimiz, 2011'de hazırladığımız seçim beyannemizde var, 30 Eylül'deki kongremizden önce yayınladığımız 2023 AK Parti siyasi vizyonunda var. Bütün bu konuşmalarımızda var. Biz gerçek manada bir hukuk devleti olan bir Türkiye istiyoruz."
Çözüm süreci Bahçeli için kabus olmuş
Hüseyin Çelik, "Öyle anlaşılıyor ki Sayın Bahçeli için bir kabus olmuş bu çözüm süreci. Çünkü PKK'nın eylem ve söylemleri Sayın Bahçeli senin için ancak mamadır, senin varlık sebebindir. PKK terörü, bölücülük, Kürtçülük olmazsa senin partin marjinal bir parti olarak kalır. Bunu biliyorsun sen. Çünkü çatışmadan besleniyorsunuz" şeklinde konuştu.
Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Sayın Bahçeli, Türkiye'deki Türkler arasında, Türkiye'nin dışında yaşayan Türkler arasında bir anket yapıldığı zaman Sayın Başbakan bugüne kadar gelmiş geçmiş liderlerin hepsini üç beş kere katlayacak kadar sevgi ve sempati ve itibara sahiptir."
"Bütün gayesi de bizim huzur, mutluluk ve refahımızın artması olan bir Başbakan'a, bir lidere sen bu kadar siyaset adına, oy avcılığı adına nasıl saldırabilirsin" ifadelerini kullanan Çelik, "Ben Sayın Bahçeli'yi akıl ve izanla konuşmaya davet ediyorum. Maalesef bunu göremiyoruz" dedi.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...