Nurettin Veren: 'O ev şehidin değil bir FETÖ'cünün'

Düzenleyen:
Nurettin Veren: 'O ev şehidin değil bir FETÖ'cünün'

GÜNDEM Haberleri

“Adil Öksüz’ün Ankara’da darbeyi yönettiği ev bir şehit yakınına değil, Gülen’in ikinci çekirdek kadrosunda yer alan Abdülkadir Akşit’e ait”

FETÖ ayrıldıktan sonra karşı mücadeleye başlayan Yazar Nurettin Veren, Adil Öksüz’ün Ankara’da karargâh olarak kullandığı evin Abdülkadir Akşit’e ait olduğunu söyledi.
Veren, Öksüz’ün darbeyi bir şehit yakının evini üs yaparak yönettiği yönündeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını, yaptığı bir araştırmada karargâh olarak kullanılan Ankara’daki evin bir FETÖ’cüye ait olduğunu belirtti. Öksüz’ün askerlerle toplantılar düzenlediği evin Abdülkadir Akşit’e ait olduğunu öğrendiğini söyleyen Veren, “Akşit, Fethullah Gülen’in 1990 yılında oluşturduğu ikinci çekirdek kadrosunda yer alan birisidir. Gülen, bunları birinci çekirdek kadronun yerine ikame etmek istedi” beyanında bulundu.
CESARET VERİLİYOR
Nurettin Veren, farkında olmadan FETÖ’nün darbe yapabileceği propagandasının yapıldığını, bunun da yapıya cesaret verdiğini söyledi. “Kötü bir şeyi telkin ederseniz, onun oluşmasına davetiye çıkartırsınız” diyen Veren, şunları dile getirdi: “Olayın tehlikeli noktalarına dikkati çekip uyarı görevini yapmak başka, onların propagandasını yapmak başkadır. ‘Bunlar ikinci bir darbe yapabilirler’ demek FETÖ’cülere cesaret verir. Bu kalkışmaya niyeti olanlara ümit veriyor. Hatta toplumun kendilerinden korktuğunu, henüz bitmediklerini düşünmeye başlıyorlar.”
MEHDİLİK ONA YETMEZ
FETÖ lideri Gülen’in “hastalık” yalanıyla ABD’ye yerleştiğini ve bir daha gelmediği, sadece bu değil, bütün hayatının sahtekârlık ve takiye ile geçiren bir kişinin kendisinden başka hiçbir şeyi önemsemediğini anlatan Veren, “Gülen’in yönü belli olmayan bir vantilatör gibi bir stili var. Herkese bir mavi boncuk verir. Gülen’in hiçbir inancı, değeri, kutsalı yoktur. FETÖ yapısında “Mehdilik” değil, “kâinat imamlığı” vardır. Çünkü, mehdilik, Gülen için çok küçük kalır. Diyor ki, ‘bana ABD başkanlığı teklif edilse, ayağımın ucuyla iterim. Türkiye’nin siyasetini ele geçirecekmişim diye benden endişe ediyor siyasiler. Ben böyle bir şeye tenezzül etmeyi bin basamak daha aşağı olarak kabul ederim.’ Yani dünya değil, kâinat imamlığını istiyor. Kâinat imamlığını haşa peygamberlik makamının da üstünde bir mertebe olarak algılıyor. Etrafı Gülen’i böyle görüyor. Dolayısıyla günahtan münezzeh olarak görüyorlar. Yaptıkları yanlışlardan ötürü de eleştirmezler. Gazeteci ve Yazarlar Vakfı Genel Başkanı Mustafa Yeşil, himmet toplantılarının bir tanesinde, ‘Hocaefendi hazretlerinin 50 bin kişi ölecek şeklinde yanlış bir fetva vermesi ne çıkar?’ diyor. Yani onlara yapıları ayakta dursun gerekirse 50 bin kişi ölsün. Bunun bir mahzurunu görmüyorlar” ifadelerini kullandı.

Düzenleyen:  - GÜNDEM
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...