Halı tarlası görenleri büyülüyor

/ Kaynak: İHA
- Güncelleme:
Halı tarlası görenleri büyülüyor

GÜNDEM Haberleri  / İHA

Antalya'nın güneşi, dünya turizminin ardından halı sektörünün de gözdesi durumuna geldi.

Bugüne kadar Antalya'yı güneşlenip bronzlaşmak için tercih eden ülkeler, şimdi eskimiş ve yıpranmış dokuma halılarının bakımı ve soluk pastel bir renge sahip olması için de şehrin güneşini seçiyor. Ektiğini biçen Antalyalı köylüler, ikinci hasadı canlı renklere sahip halıları soldurarak yapıyor. Yakıcı güneş ise bu işin olmazsa olmazı.

##tgvideo##

Başta Türkiye olmak üzere farklı ülkelerde dokunan ve zamanla yırtılıp eskiyen, kullanılmaz hale gelen halılar, bakım için Antalya'ya gönderiliyor. Burada bir dizi işlemden geçen halılar, son olarak yüzlerce dönüm arazi üzerine serilerek solduruluyor. Yaklaşık 4 ay süren bu işlem sonunda halılar, yıpranmış ve renklerini kaybetmiş olarak geldikleri Antalya'dan soluk ve pastel renklerle ayrılıyor.

Antalya'ya TIR'larla gelen yıpranmış ve eskimiş halıların ilk adresi, kent merkezine 35 kilometre uzaklıktaki Karaveliler köyü oluyor. Burada bu iş için kurulan atölyelerde önce tozdan arındırılıp deterjanla yıkanan, sonra kurutulup ateşle tüyleri alınan , makineyle tıraşlanan kilimler ve halılar, son olarak aylarca kalacağı yüzlerce dönümlük arazilere seriliyor. Zaten sulu tarım konusunda büyük sıkıntı çeken yöre halkı, binbir güçlükle topraktan aldığı ürünü kaldırdıktan sonra kendi tabirleriyle susuz tarıma başlıyor. Tarlalarda 1 ay öncesine kadar boy gösteren buğday ve arpanın yerini rengarenk halılar alıyor. Adeta bir renk cümbüşünün yaşandığı yüzlerce dönümlük araziler, çiçek bahçelerine dönüyor. Köylü ise bu işten hem ikinci bir gelir kazanıyor hem de köyde yeni bir iş kolu oluşuyor. Halı soldurma işleminden onlarca köylü ekmek yiyor.

Renkle birlikte halıların güvenliğinin de halı firmaları için önemli olduğunu söyleyen işletme müdürü Mustafa Bıçakçı, " Bu halıları Türkiye'nin ve dünyanın farklı noktalarından topluyoruz. Önce dolaplama, sonra tıraşlama, ardından yakma ve yıkama işlemlerinden geçirip saç boyasıyla boyadıktan sonra tarlaya seriyoruz. Burada halı ve kilimine göre değişen sürelerde güneş altında bekletiyoruz. Bu süre 20 gün ile 4 ay arasında değişebiliyor. Tüm işlemlerin ardından halılar, yırtıkları dikilip, tamirleri yapıldıktan sonra ekonomiye kazandırılıyor yabancı ülkeler dahil satışa çıkartılıyor. Bu işlem aynı zamanda atıl olan halıları ekonomiye kazandırma işlemidir." Dedi.

Bıçakçı, tüm bu işlemlerin Antalya'da Döşemealtında yapılmasının sebebini ise iklime bağladı. Bu işin daha önce Türkiye'deki başka vilayetlerde de denendiğini, ancak hiçbirinin halılara Antalya güneşinin verdiği rengi veremediğini belirterek " Antalya'dan daha sıcak yerlerin olmasına rağmen, burada nem faktörü var. Gündüzleri sıcak olan Döşemealtı, geceleri serin oluyor ve sabaha karşı çiğ olarak bilinen rutubete sebep oluyor. Böylece yakıcı güneş, hlıyı yakmadan rengini soldurup pastel bir görünüme kavuşturuyor." Şeklinde açıkladı.

Halıların soldurulması için halılarını Antalya'ya getiren Tüccar Nedim Turan, Anadolu'nun çeşitli illerinden topladığımız halıları buraya getiriyoruz. İstediğimiz renkleri ancak burada alabiliyoruz. Burada sadece güneşten istifade etmiyoruz, aynı zamanda halıların bakımları da yapılıyor. Tüyleri yakılıyor, yıkanıyor, tıraşlanıyor. Eskimiş ve artık çöpe atılacak halılar burada yeniden ekonomiye kazandırılıyor. " dedi.

GÜNDEM
Kaynak: İHA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...