Merkez Bankası neden faiz artırır? ABD Merkez Bankası FED faizini artıracak mı? Faizler ne zaman düşer?

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Merkez Bankası neden faiz artırır? ABD Merkez Bankası FED faizini artıracak mı? Faizler ne zaman düşer?

Ekonomi Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Bir ekonominin en hassas dengelerinden birini enflasyon ve yerli para biriminin değeri oluşturur. Enflasyonist ortamlarda hem fiyatlar temel ve iktisadi dinamiklerinden farklı olarak aşırı artmaya başlar hem de yerli para birimlerinin, rezerv para birimlerine karşı değerinde düşüşler görülür. “Faiz oranları ne zaman artar” sorusunun karşılığı da budur. Merkez Bankası neden faiz artırır? FED faiz artıracak mı? Faizler ne zaman düşer?

Merkez Bankası neden faiz artırır, sorusu sıklıkla araştırılmakta. 31 Ocak bugün açıklanacak FED toplantısının ardından ABD Merkez Bankası faiz artırımına gidecek mi? Enflasyon ve faizler ne zaman düşer?

Ömer Faruk Bingöl - Söz konusu ekonomik bozulmalar yaşandığı zaman; yani enflasyondaki yükseliş, yerli para birimindeki değer kaybı, döviz kurlarındaki tırmanışlar kontrol edilemez noktaya varınca, Merkez Bankası devreye girerek bir takım tedbirleri almaya yönelir. Bu tedbirlerin özünde yerli para biriminin değer kaybının önlenmesi, aşırı ve gereksiz tüketimin frenlenmesi, fiyatlardaki kontrolsüz artışın önüne geçilmesi yatar. Bu sebeple Merkez Bankası faiz silahını kullanarak, fonlama (faiz) oranlarını artırmak suretiyle yerli para birimini daha pahalı ve değerli hale getirir. Böylece tüketicileri aşırı harcama yapma ve borçlanma eğilimlerinden, tasarruf yapma eğilimine doğru yönlendirmeye teşvik eder.

ENFLASYON VE FAİZLER NE ZAMAN DÜŞER?

Bütün bu tedbirler belli bir süre sonra aşırı tüketim iştahını da düşürür ve makroekonomik dengelerde de belli bir zaman dilimi içerisinde normale dönüş sağlanabilir. Ne var ki fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın düzelmesi ve piyasada tam anlamıyla bir fiyat istikrarının sağlanması, enflasyonist baskının şiddetine ve süresine göre 18-24 aylık bir sıkı para politikası duruşunu bile gerektirebilir. Merkez Bankaları bu süreçte ekonomiye dair beklentileri de yöneterek enflasyon ve faiz oranlarını belli bir seviyede birbirine denk hale getirebilmek için çaba gösterir. Disiplinli ve kararlı bir politika sonucunda, enflasyonist baskının da gerilediği ve enflasyonun düştüğü görülür.

ENFLASYON VE FAİZ KAÇ OLMALIDIR?

Enflasyon ve faiz arasındaki denge oranı, gelişmiş batı toplumlarında genellikle yüzde 2’lik bir değerde oluşur. Örneğin ABD ve Avrupa Merkez Bankaları genellikle yüzde 2 oranında bir enflasyon hedefi ile para politikalarını uygulamaya devam ederler. Enflasyon oranı bu değerin üzerine çıkarsa, faizleri de artırmak suretiyle, enflasyonda bu hedefi yakalamaya çalışırlar. 
Türkiye’nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan ülkeler liginde ise enflasyon ve faiz dengesinin genellikle yüzde 5-12 arasında olması beklenir. Bu dengelerin üst sınırına yaklaşıldıkça ya da yukarı doğru bu bant aşıldıkça, bu ülke merkez bankaları da daha sıkı para politikasına geçmek suretiyle yani faiz oranlarını enflasyona yakınlaştırma patikasına geçerek, enflasyona tedbir almaya çalışır.

FAİZ DAHA FAZLA ARTAR MI?

Bu sorunun cevabı, Merkez Bankalarının faiz silahını çekerek aldığı tedbirlerin ne ölçüde sonuç verdiği ile alakalıdır. “Ortodoks Para Politikası” olarak da bilinen ve faizleri en az enflasyon oranı kadar artıran ve hatta enflasyonun da üzerine çıkaran uygulamaların daha etkili sonuçlar verdiği görülmüştür. Zaman zaman büyümenin hasar görmemesi için; enflasyon tehdidine karşı sıkı para politikasına geçişte geç kalınması ya da faizin, enflasyonun arkasından gitmesi söz konusu olabilmektedir. Bu durumda faiz oranlarının daha fazla artırılması gerekliliği de ortaya çıkabilmektedir. Bu yöndeki sinyaller, özellikle sözlü yönlendirmede başarılı olan merkez bankalarının başkanlarının ya da para politikası kurulu üyelerinin yapacağı açıklamalardan da anlaşılabilir.

Düzenleyen:  - Ekonomi
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...