Tiroit hastalarının yeni umudu paratiroit nakli

Tiroit hastalarının yeni umudu paratiroit nakli

SAĞLIK Haberleri

Guatr ameliyatı sırasında paratiroit organının yanlışlıkla çıkarılması ya da hasar görmesi durumunda gelişen kalıcı paratiroit yetmezliği, dünyada sayılı merkezlerde gerçekleştirilen paratiroit nakli ile ülkemizde de başarıyla tedavi ediliyor.

ZİYNETİ KOCABIYIK

Paratiroit naklini ülkemizde ilk defa gerçekleştiren Yeditepe Üniversitesi Paratiroit Nakli Kliniği Endokrin Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erhan Ayşan, bunun bir organ nakli olduğunu belirterek “Kalıcı paratiroit yetmezliği hastalarına uyguladığımız paratiroit nakli hızlı sonuç veren ve yan etkisi bulunmayan bir tedavi yöntemi. Çoğu zaman ömür boyu etkili olabilmesi sayesinde son derece önemli bir tedavi seçeneğini oluşturuyor. Ayrıca diğer organ nakillerindekisin aksine, nakil sonrasında vücudun savunma sistemini baskılayan ilaç kullanmak da gerekmiyor” dedi.

Guatr ameliyatlarının dünyada en sık yapılan ameliyatlardan biri olduğunu ve bu ameliyatlar sırasında vücudun kalsiyum dengesini sağlayan paratiroit organının yanlışlıkla alınabildiğini ya da zarar gördüğünü belirten Prof. Dr. Ayşan “Paratiroit bezinin az çalışması sebebiyle de ortaya çıkan paratiroit yetmezliği kişide zamanla hâlsizlik, yorgunluk, kemik erimeleri gibi şikâyetlere yol açıyor. Hastalar günde 15-20 ilaç kullanmak mecburiyetinde kalabiliyor, bazen de serum yoluyla kalsiyum almaları gerekebiliyor” açıklamasını yaptı.

GUATR TEDAVİSİ DEĞİL

Kalıcı hipoparatiroidi hastalarının doku nakli ile şifa bulabileceğini söyleyen Prof. Dr. Ayşan “Dünyada bu tedavi kola enjeksiyon şeklinde yapılıyor. Biz bunu daha önce ilk defa karın içinde ‘omentum’ denilen bir organın içine yaptık. İlk defa yaptığımız için de patentini aldık. Omentum kanlanması çok iyi olan bir organ olduğundan hücreler burada strese girmiyor, rahat bir şekilde fonksiyon görüyor. Buraya uyguladığımız nakil sonrası hastalar ilaçlardan tamamen kurtularak hayatlarını idame ettirebiliyor. Bu guatr tedavisi değil, paratiroit yetmezliği tedavisidir” diye konuştu.

HER YIL 500 HASTA PARATİROİT YETMEZLİĞİ YAŞIYOR

Türkiye’de yılda 10 bin tiroit ameliyatı gerçekleştirildiğini hatırlatan Prof. Dr. Erhan Ayşan, Türkiye’nin bir endemik guatr ülkesi olduğunu belirtti. Prof. Dr. Ayşan, “Ne yazık ki, ameliyat sırasında tiroit bezinin hemen arkasında bulunan ve çok küçük olan paratiroit bezleri zarar görebiliyor ya da istenmeden çıkarılabiliyor. Her yıl 500 hasta paratiroit yetmezliğini yaşıyor. Eğer hastanın paratiroit bezleri yoksa hastalar ömür boyu D vitamini, kalsiyum ya da parathormon kullanmak zorunda kalıyor. İlacı almadıklarında kalp normal ritminde kasılamıyor. Bu hastaların kalsiyumu çok düştüğünde ani kalp durması yaşanabiliyor ve ani hayat kayıpları görülebiliyor” diye anlattı.

ÇOK ÇALIŞAN PARATİROİT BEZİNİ ANNESİNE VERDİ

Prof. Dr. Erhan Ayşan’ın dünyada ilk defa gerçekleştirdiği paratiroit bezi fazla çalışan kızından paratiroit yetmezliği çeken anneye yaptığı nakil, tıp literatürüne girmeye hazırlanıyor. Trabzon’da yaşayan 54 yaşındaki Hülya Ataoğlu’nda 15 yıl önce geçirdiği tiroit ameliyatı sonrasında paratiroit bezlerinin zarar görmesi sebebiyle paratiroit hormon yetmezliği gelişti. Bu yüzden uzun yıllar yoğun ilaç tedavisi kullanmak zorunda kaldı. Bunun yanında vücudunda da farklı sıkıntılar yaşayan Hülya Ataoğlu hayatını zorlaştıran hastalığı sebebiyle zor günler geçirdi. Kendine şifa olacak 27 yaşındaki kızı Belemir ise yıllardır böbrek taşı problemi yaşıyordu ve bunun sebebinin çok çalışan bir paratiroit bezi olduğu tespit edildi. Dünyada ilk defa yakın akrabalar arasında gerçekleştirilen işlemle kızındaki fazla çalışan paratiroit bezi anneye nakledilerek hem anne hem de kızı sağlığına kavuştu.

HEM ALICININ HEM VERİCİNİN SAĞLIĞINA KAVUŞTUĞU TEK NAKİL

Prof. Dr. Ayşan “Dünyada pek çok organın nakli yapılıyor ancak bir insanın vücudunda fazla olan bir organın bir başka insana nakli ile hem organ alıcısının hem organ vericisinin sağlığına kavuştuğu tek nakil türü paratiroit naklidir. Zenginden alıp fakire veriyorsunuz. İki tip nakil yapılır. Ya dokunun anatomik yapısı bozulmadan orijinal hâli ile nakledilir. Buna “doku tipi nakil” adı verilir. Doku uygun bir yöntemle parçalanıp hücrelerine kadar ayrıştırılır. Özel bir sıvı içine konularak nakledilir. Buna da “hücre tipi nakil” adı verilir” dedi.


UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...