Ömer Faruk Ünal

Sahada Brezilya fırtınası, tribünlerde Japon fırtınası. Japonlar futbola fena tutuldu. Heyecanları çok yüksek. Hem Brezilya'yı alkışlıyorlar, hem de kendi takımlarını...

Dünya Kupası maçlarını çıplak gözle seyretmek büyük bir keyif. Organizasyon kusursuz ve eksiksiz. Maça gidiyoruz. Otomobilimizi kapalı otoparkta bize ayrılan yere bırakıyoruz. Tribündeki yerimizi alıyoruz hepsi birkaç dakika. Çıkışımız yine öyle seri ve çabuk oluyor.

Dün sabah Alman ZDF televizyonunun ana haber bülteninde birinci haber şuydu: Almanya'da yaşayan Türkler Alman Milli Takımı'nı destekliyor.

Stuttgart'ta stada girebilmek için önümde on-onbeş kişilik bir grup var. Gazetecilerle özel misafirleri aynı kapıdan alacaklar. Çok şık beyler var...

Büyülendim. Müthiş bir atmosfer. Stada gelen onbinler renk renk. İranlılar özgürlüğün tadını çıkarıyor. Kendilerini plajda sananlardan tutun, Avrupa'ya ve ABD'ye meydan okurcasına coşkuyu yaşayanlar...

Şu anda gözlemci notları, yabancı dil ya da tahsil gibi klasman sıralamasını değerlendirecek bilgiler MHK tarafından hakem derneğinin sitesinde yayınlanmadığı için (Geçen sezon U.Özerten bunları yayınlatmıştı) bu bilgileri Oğuz Sarvan'ın sitesinden takip ediyoruz.

MHK bir çok konuda şeffaf davranıyor. Gizli kapaklı pek iş yapmıyor. Büyük ölçüde her şeyi ortaya koyuyorlar. Ama GTK (Gözlemciler ve Temsilciler Kurulu) asla öyle değil. Herşey saklanmaya çalışılıyor. 58 kişi bir gecede temsilci oldu. Kimsenin haberi yok.

Hakemlerin tahsil puanı önemli bir kriter. Klasman sıralamasını belirlemekte belirleyici oluyor. Çoğu zaman üniversite mezunu olmak, FIFA ya da bir üst klasmanın yolunu açmakta.

İyi olacak hastanın ayağına doktor gelirmiş derler ya... Geçtiğimiz hafta üst düzey bir emniyet müdürü ile bir çay bahçesinde karşılaştık sohbet ediyoruz. Kendisi resmi kıyafetli. Önemli bir görevi var. Hakemlerden konu açılınca içini döktü.

Kazananın muhasebe kayıtlarına 5 milyon dolar alacağın kaydedileceği bir maç. Yani Süper Lig'e çıkanın naklen yayın geliri en az 7 trilyon.

Gözlemcilerin feryadı var. Sayın Ulusoy belki şu günlerde babasının rahatsızlığı başta olmak üzere başka meselelere odaklanmış durumda.

MHK bu son hafta hakemlerin form durumuna göre maçları vermedi herhalde? Kimin neye göre düdük çalacağını iyi biliyor olmalılar. Hakem camiasına güven, saygı ve sevgi bekleyenler, yaptıkları işi oturdukları koltuğu doldurarak, baskılara boyun eğmeden takımlara adalet dağıtmalılar.

MHK Başkanı'nın maç sonrası Bülent Demirlek için beyanatı: "Hakem iyi yönetti." Hakemini savunmak güzel de... İyi maç yönetenlere saygısızlık olmuyor mu Sayın Başkan? "Hakemdir hata yapar. Yeter ki yanlış yapmasın." Bu ifadeler MHK'ların klasik açıklamasıdır.

Geçtiğimiz pazartesi günü Eskişehir'de Hakem Derneği'nin (TFFHGD) genel kurulu yapıldı. Eskişehir'den İstanbul'a yalnız döndüm.

Cüneyt Çakır'ı benden dinleyin; çünkü onu çok iyi tanırım. Bir kere tecrübesiz diyenlere seslenmek istiyorum. Şu anda Süper Lig kadrosundaki 24 hakemden 18'inden daha tecrübeli.

Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği genel merkez seçimlerine saatler kala bazı tesbitlerimizi paylaşmak istiyoruz.

28. hafta Malatya-Ankara maçının hakemi Bülent Demirlek, 4. hakem Cem Deda idi.

Bugün 7 Nisan, 17 gün sonra 24 Nisan'da Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği Genel Merkez seçimi var.

Hakemler hafta içi oynanan tehir müsabakalarına 10 dakika geç çıktı. Doğru bir tepkiydi. Daha doğrusu bu haliyle uyarıydı.

Yarın İstanbul'da temsilci semineri varmış. Duyan ya da haberi olan var mı? Yok.