Şirin Berber

Hagi böyle istedi. Lucescu'ya sormuş olmalı. Ne kadar savunma önlemleri varsa, hepsini ekibine yüklemiş.

Yarım kapasite kullanan Trabzon yarışın içinde koşuyor. Gücün tamamı devreye sokulsa neler olur acaba?

Kafadan bir 10 dakika oynadı A.Sebat, sonrasında kapandı. Bir golü kâr sayıp, sahasına çöktü. Bıraktığı alanlarda F.Bahçe top dolaştırdı. 5-10 pasta kaleye yaklaşabildi. F.Bahçe sol kenarı yok gibiydi.

BEŞİKTAŞ-G.SARAY Haftaların bir değerlendirmesi olacak. Futbol oyunu sürprizlerle doludur.

İşte söylediğim bu. Ligde tutan şekil Avrupa da yetersiz kalıyor.

Herşey Lucescu'da kilitleniyor. Beşiktaş'a hayat veren o; Beşiktaş'ın daha büyük hedeflere koşmasını engelleyen yine o.

Ersun Yanal'ın gala gecesini izledik. Sağ ile sol bacak arasındaki güç farkını eşitlemekle başlayan programlı çalışmaların ürününü tanıdı İngilizler.

Sahadan sildi bizi İngilizler. Başlangıç düdüğünden Portekiz vizesi alana kadar her şey Erikson'un dediği gibi oldu. Saha dışı tüm mazeretler yalan, çizgilerin içinde kaybettiğimiz gerçek...

Yeni umutlara yelken açtı Trabzonspor. Okyanuslaradır yolculuk. Gönül şampiyonluk limanına varmak ister.

KONYA-F.BAHÇE Futbolun yazar çizerleri ikileme düştüler.

Böyle cezaya can kurban. Bayram etti kanaryalar. Daha fazla seveniyle buluştu. Hem hasret giderdiler, Hem de kasaya gireni çoğalttılar.

ADANA-G.SARAY: Adana'dan haberler iyi gelmiyor. En fazla sahip çıkması gerekenler ilgi göstermiyor, formayı temsil edenler yükü omuzlamış gidiyor.

Sağlıklı bir değerlendirmeyle turun hiç de zor olmadığını düşündüm. Aklımızı kullanırsak başarabiliriz noktasına takıldım.

Hoca, başkandan kurtuldu bereket geldi Trabzonspor'a. Yenildiği maçtan bile 3 puan yazıyor haneye.

TRABZON-SAMSUN: Tam zamanında bıraktı hoca başkan. Yapacak hiçbir şeyi kalmamıştı. İyi bir bahane buldu. Onu kimse anlamadı ama, Trabzonspor kârlı çıktı.

Bu nasıl Trabzonspor? Bu futbolla nereye varır takım? İkinci yılında Samet hoca. Olgunlaşmış en ufak bir taktikleri yok. Takım hareketini bıraktım, iki - üç kişilik sonuç veren hamleler de göremedim.

İlhan dertleri bitirebilir BEŞİKTAŞ-MALATYA Malatyaspor çok formda. Açık yakaladığında affetmiyor. Son maçta sükse yaptılar. Ancak bu seferki rakip farklı.

Disiplin Kurulu'nun da, Tahkim'in de kararı yanlıştır. Büyük bir fırsat kaçmıştır. Bu işin Fener'i, Trabzon'u olmaz. Tel örgünün iki tarafında olanlar da suç işlemiştir. İnsanların canına kast ederek, cezayı hak etmişlerdir.

İşte bu şekil olmaz. Yerleşmiş bir takıma karşı, bu futbolcularla bu taktikle sonuç alınmaz. Küçük İngiltere'yle oynuyoruz, adamların yedek takımı resmen çaresiz kaldık. Topla oynayan biz, Pozisyona giren onlar.

Sadece Rize-Malatya maçını tutturamamışız... Yorumların içinde, çıkabilecek sonuçları açıklamışız. Daha lig oturmadı, takımların gerçek kimliği ortaya çıkmadı, taktikler yerleşmedi, oyun mantıkları gelişmedi... Üst seviyeyi yakalamak için zaman gerek. Hava sıcaklıkları bir başka olumsuzluk. Tam kapasite kullanmak neredeyse imkansız. Şartlar olgunlaştığında lig kalitesinin katlanacağına eminim. Hakemlerin düdükleri hâlâ tartışılır şekilde ötüyor. Aralarında benzerlik yok. Kurallar her yerde aynı işlemiyor. Beşiktaş'a yine kıyak geçtiler. Kartlar çok kolay çıkıyor. Oyunun adını değiştirdiler; futbolu yakar topa çevirdiler. Dokunan dışarıda kalıyor. Kasti hareketin cezası elbette verilmeli, fakat biraz acımasızca çıkıyor kartlar. Televizyonlar naklen veriyor, hakem arkadaşlara tavsiyem İngiliz Ligi'ne biraz baksınlar....