Erzincan'da altın madeninde toprak kayması! Siyanür ve sülfürik asit Fırat Nehri'ne karışır mı?

Erzincan'ın İliç ilçesinde bir altın madeninde toprak kayması meydana geldi. 9 işçinin toprak altında kaldığı tahmin edilirken ekipler hızla çalışmalara başladı.

Madendeki toprak kaymasına neden olduğu iddia edilen siyanür ve sülfürik asit dağlarının çökmesi ise endişeye neden oldu. Öte yandan toprak kaymasının meydana geldiği maden ile Fırat Nehri'nin arasındaki mesafe ise oldukça az. 

Bu maden daha önce de siyanür sızıntısıyla gündeme gelmişti. Çöken siyanür ve sülfürik asit dağlarının Fırat Nehri'ne doğru ilerlediği iddia ediliyor.

'HERHANGİ BİR SIZMA SÖZ KONUSU DEĞİL'

Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Aydoğdu, "Şu anda Fırat Nehri'ne herhangi bir sızma söz konusu değil. Burada olan toprak kaymasıdır" dedi.

2022'DE ŞİRKET KABUL ETMİŞ, BAKANLIK SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMUŞTU

Fırat Nehri'ne siyanür akıntısının olup olmadığı yetkililer tarafından doğrulanmazken toprak kaymasının gerçekleştiği maden şirketi, 2022 yılında meydana gelen sızıntıyı kabul etmişti. Sızıntı miktarının 8 kg olduğunu belirten şirket, bölgenin hemen temizlendiğini aktarmıştı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, altın madeninin faaliyetinin durdurulduğunu açıklamıştı.

Erzincan Valiliği de o dönem yaptığı açıklamada, "Siyanür içerikli solüsyon taşıyan boru hatlarında meydana gelen arıza nedeniyle yaklaşık 20 metreküp solüsyonunun aktığı, solüsyonla kontamine olan alanın hipoklorit kullanılarak nötralize edildiği, kontamine toprağın iş makinaları vasıtasıyla temizlenerek liç sahasına taşındığı tespit edilmiştir" denilmişti.

Bakanlık ise çevre kirliliğine neden olan altın madenine en üst sınır olan 16 milyon 441 bin TL idari para cezası uygulandığını ve olayla ilgili gerekli adli soruşturmanın yapılması için Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulduğunu kaydetmişti.

BÖLGEYİ BEKLEYEN DİĞER TEHLİKE: DEPREM

Toprak kaymasının meydana geldiği madenin bulunduğu bölgede bir diğer tehlikenin ise deprem olduğu biliniyor. Çünkü, maden aktif bir fay hattı üzerine kurulu. Prof. Dr. Naci Görür de defalarca kez bölgeyi uyararak, "Orada en son deprem 1766 gibi oldu, oradan endişe ediyoruz" demişti. 

Görür'ün uyarıları sonrası Bingöl Yedisu fay zonunda 4,1 büyüklüğünde deprem meydana gelmiş ve Görür uyarılarına bir yenisini daha ekleyerek şunları söylemişti:

"Yeşilgöl-Yedisu/Bingöl’de 4,1 deprem oldu. Deprem Erzincan-Karlıova arasındaki ‘Yedisu Fay Zonu’nda. Bu zonda en az 7 büyüklükte bir deprem bekliyoruz. Bu zon içindeki ve yakınlarındaki yerleşim merkezlerinde deprem risk yönetimi ve zarar azaltıcı çalışmalar yapılmalı."

Uzmanların da uyarılarda bulunduğu Bingöl-Yedisu zonunda meydana gelebilecek herhangi bir depremin, siyanür ve sülfürik asit dağlarında büyük bir çökmeye neden olması ise kaçınılmaz. 

2020'DE HASTANE RAPORLARINA YANSIYAN ÖLÜM: SİYANÜR ZEHİRLENMESİ

Avukat İsmail Hakkı Atal, bölgedeki siyanür sızıntısının neden olabileceği kanser riskine ilişkin çarpıcı bir belge paylaşmıştı. 

Belgede Acıbadem Hastanesi’nde tedavi görürken 14 Eylül 2020’de hayatını kaybeden Fatma Tiftik’in ölmeden önce yaptırdığı tahlillerine yer verilmiş. Hastanedeki doktorların resmî değerlendirmesine göre Tiftik’in hastalığının en olası nedeni siyanür zehirlenmesi. Tiftik’in MR tahlil sonucunda şu ifadeler yer alıyor:

“Tanımlanan bulgular hastanın akut kliniği ile birlikte değerlendirildiğinde geniş ayırıcı tanı skalasına sahiptir. Bulgular non-spesifiktir. Siyanür zehirlenmesi ihtimali olan hastalarda radyolojik bulgular patognomonik olmamakla birlikte bu tanı ile uyumludur. Başta siyanür zehirlenmesi olmak üzere toksik metabolik nedenler ayırıcı tanıda başta düşünülmemelidir.”

İşte 'siyanür zehirlenmesi'nin neden olduğu belirtilen belge:

BAKANLIK: FIRAT, SİYANÜR RİSKİ ALTINDA DEĞİL

Fırat Nehri’nin karşı karşıya olduğu iddia edilen siyanür tehlikesine ilişkin eski Saadet Partili Konya Milletvekili Abdülkadir Karaduman, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na soru önergesi vermişti. Soru önergesine bakanlık tarafından Haziran 2022’de verilen cevapta, Fırat'ın siyanür riski altında olmadığı ve bölgede bir siyanür havuzu bulunmadığı bildirilmişti.