Orta Doğu'daki ateş çemberi harekete geçirdi! ABD, Rusya ve Çin nükleer silahı test ediyor

Rusya-Ukrayna, İsrail-Hamas savaşı, Kuzey Kore’nin balistik denemeleri derken The Economist dergisi, dünyayı daha da terdirgin edecek bir makale yayımladı. Habere göre ABD, Rusya ve Çin nükleer silah testleri yapmaya başladı. Bu ülkelerin nükleer silah başlıklarını da artıracağı iddia edildi.

İsrail ve Hamas arasında 7 Ekim'den bu yana süren çatışmalar hız kesmeden devam etti. Sivil ayrımı gözetmeyen İsrail ordusu Gazze'de hedefine aldığı noktaları bombalamayı sürdürdü. Çatışmaların başından bu yana çoğu kadın ve çocuklardan oluşan binlerce sivil canından oldu. Dünya liderleri savaşın yayılmasından duydukları endişeleri dile getirdi. Bunlardan biri de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin oldu. Putin geçtiğimiz günlerde yapmış olduğu açıklamada "Asıl görevimiz kan dökülmesini ve şiddeti durdurmaktır. Aksi takdirde krizin daha da tırmanması ciddi, son derece tehlikeli ve yıkıcı sonuçlar doğurur. Üstelik sadece Orta Doğu bölgesi için değil, Orta Doğu sınırlarının çok ötesine de yayılabilir." uyarısında bulunmuştu. Rusya Parlamentosu da geçtiğimiz aylarda Moskova'nın nükleer silah denemelerinin yasaklanmasını öngören "Kapsamlı Nükleer Testlerin Yasaklanması Anlaşması"ndan (CTBT) geri çekilme sürecini tamamladığını duyurmuştu. İngiltere merkezli The Economist dikkat çeken bir makale yayınladı. Haberde ABD, Rusya ve Çin'in nükleer silah denemeleri yaptığı yer aldı.

SİSMİK DEDEKTÖRLER YERALTI NÜKLEER PATLAMALARINI ALGILAYACAK

Dünyanın dört bir yanındaki sismik dedektörlerin sadece deprem sarsıntılarını değil, yeraltı nükleer patlamasını da algılayacağı iddia edildi. Diğer adıyla titreşim ölçer dedektörler sayesinde Rusya'nın Kuzey Kutbu bölgesindeki Novaya Zemlya'da, Çin'in Sincan bölgesindeki Lop Nur'da ve ABD'nin Nevada Çölü'nde yer alan Nevada Ulusal Güvenlik Bölgesi'nde nükleer test sahasında meydana gelebilecek herhangi bir patlamanın anında algılanabileceği ifade edildi.

UYDU GÖRÜNTÜLERİ ORTAYA ÇIKARDI FAALİYETLER ARTTI

ABD, Rusya ve Çin'in CTBT'nin müzakere edildiği 1996 yılından bu yana nükleer bomba patlatmadığının hatırlatıldığı haberde dikkat çeken bir diğer nokta ise uydu görüntülerinde test alanlarında yoğun faaliyetlerin tespit edilmesi oldu.

İLK PATLAMA TEHLİKENİN BAŞLANGICI OLUR

Haberde şu ifadeler yer aldı: Bunlardan herhangi birinde meydana gelecek bir patlama, 'Soğuk Savaş'takinden daha tehlikeli bir silahlanma yarışını başlatabilir. ABD'nin Anti-Balistik Füze Anlaşması'ndan 2002 yılında çekilmesinden bu yana nükleer silah kontrolü aşınıyor. Ancak Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmeye başlaması ve nükleer silah kullanma tehdidiyle bu tehlikeler daha ciddi bir hal aldı. ABD ve Rusya, her iki tarafın da uzun menzilli 'stratejik' nükleer silahlarını sınırlayan 'Yeni Başlangıç ​​Anlaşması' kapsamında bilgi alışverişini durdurdu. Rusya, Belarus'a taktiksel nükleer silahlar konuşlandırıyor ve 2023'ün sonlarında CTBT'ye verdiği onayı geri almak için yola çıktı. Pentagon'a göre Çin'in nükleer silah stoku 2030 yılına kadar 500 savaş başlığından 1000'in üzerine çıkacak.

BM'NİN NÜKLEER DENEME YASAĞI

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu (BMGK), 10 Eylül 1996'da Kapsamlı Nükleer Deneme Yasağı Antlaşması (CTBT) gereğince hem sivil hem de askeri amaçlarla nükleer silah testlerinin durdurulmasına karar vermişti. Rusya'nın aksine ABD ve Çin, anlaşmayı imzalamış fakat onaylamamıştı.

CTBT'nin yürürlüğe girebilmesi için bütün ülkelerin antlaşmayı hem imzalaması hem de meclislerinde onaylaması gerekiyor. Anlaşma ancak ABD, Çin, İsrail, İran, Kuzey Kore, Mısır, Hindistan ve Pakistan tarafından imzalanıp onaylandıktan sonra yürürlüğe girecek.

BM verilerine göre ABD, ilki 1945'te sonuncusuysa 1992'de olmak üzere toplamda 1032 nükleer silah testi gerçekleştirdi. Sovyetler Birliği, 1949-1990'da 715, Çin ise 1964-1996'da 45 kez nükleer test yaptı.