Gıda güvenliğine jeotermal çözüm! Kurulum hızlanıyor, Türkiye dünyanın merkezi olabilir

Geçtiğimiz günlerde ‘zirai don’un vurduğu tarım sektöründe hem üretimi artırmak hem de fiyat istikrarını sağlamak için jeotermal kaynaklar daha fazla kullanılacak. Uluslararası Jeotermal Yatırım Zirvesi’nde konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz “Jeotermal enerji kaynağı bulunan bölgelerde Sera Organize Tarım Bölgeleri kurulumunu hızlandırdık” dedi...
ÖNDER ÇELİK - Türkiye’de geçen ay 36 ili etkileyen zirai don olayı gıda fiyatlarını olumsuz etkilerken, gelecek döneme ilişkin gıda güvenliği endişelerini de artırdı. Jeotermal Yatırımcılar Derneği (JEMYAD) tarafından Kapadokya’da düzenlenen Uluslararası Jeotermal Yatırım Zirvesi’nde enerjiden turizme, madencilikten sağlığa ve tarıma kadar birçok alanda potansiyel barındıran jeotermalin özellikle gıda güvenliğine katkısı vurgulandı. Sektör temsilcileri jeotermal yatırımların tarımsal üretimi artırıp fiyatları dengeleyebileceğine dikkat çekti.
GÜNEŞ VE RÜZGÂRDAN DEĞERLİ
Zirvenin açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, jeotermal hacmi bakımından 66 santralle dünyada 4’üncü Avrupa’da birinci sırada yer alan Türkiye’nin bu kaynağın henüz çok sınırlı bir bölümünü üretime dönüştürdüğüne işaret etti. Yılmaz “Güneşten ve rüzgârdan çok çok daha değerli bir enerji kaynağından bahsediyoruz. Kurulu gücümüzü ilk etapta 1.734 megavattan 40 bin megavata çıkarabiliriz. Bu alanda küresel liderlik potansiyelimiz çok yüksek” ifademerini kullandı.
10 BİN DEKAR SERA ISITILIYOR
Türkiye’de jeotermalin seracılıkta kullanılarak tarımsal üretime büyük katkı sağladığına işaret eden Yılmaz, şöyle devam etti: Tarımda sürekliliğin ve verimliliğin artırılması önemli. Türkiye’de bugün jeotermal kaynaklarla 160 bin konut eş değeri yapı ve yaklaşık 10 bin dekar sera ısıtılıyor. Bunu artırmak için jeotermal enerji kaynaklarının bulunduğu bölgelerde Sera Organize Tarım Bölgeleri (OTB) kurulumunu hızlandırdık. Bu süreci hızlandırmak için akademisyenler, özel sektör, kamu olarak birlikte hareket edelim, planlayıp uygulayalım. Uluslararası iş birliklerini güçlendirelim.
DÜNYANIN TEKNOLOJİK SERA MERKEZİ OLURUZ
JEMYAD Başkanı Ömer Tosun Türkiye’nin jeotermal potansiyelinin çok azını kullandığını ifade ederek, şu değerlendirmeyi yaptı: Mevcut kapasitemiz yaklaşık 60 bin megavat ama seralarla birlikte 2 bin megavat kullanıyoruz. Yani 30 kat büyüme potansiyeli mevcut. Jeotermal sadece elektrik değil. Aynı zamanda ülkemizin gıda sürekliliğini sağlayacak en önemli kaynaklardan biri jeotermal. Geçtiğimiz günlerde yaşanan don, meyve ve sebze fiyatlarını büyük oranda artıracak, enflasyonu olumsuz etkileyecek. Oysa ülkemizin her yerine teknolojik seralar kurabilir, dünyanın en önemli jeotermal sera merkezi olabiliriz. Avrupa, Rusya, Orta Doğu’ya, dünyanın her yerine gıda ihraç edebiliriz. Bu konuda stratejik masterplan oluşturmalıyız” diye konuştu.
SU KULLANMADAN TARIM YAPABİLİRİZ
Ömer Tosun, geleceğin en büyük stratejik probleminin su olacağını hatırlattı ve “Teknolojik seralarda suyu geri dönüştürerek kullanıyoruz. Bu enerjide tarımda su da kullanmıyoruz. Çok yüksek oranda su kullanan geleneksel tarım yerine teknolojik tarıma geçebiliriz” dedi. Termal suların içinde çok değerli madenler olduğunu da söyleyen Tosun “Termal sularda lityum var. Lityumu ayrıştırıp batarya sektöründe söz sahibi olabiliriz. Karbondioksit üretip yüzde 50-60’ını ihraç ediyoruz” ifadelerini kullandı..
JEOTERMAL TURİZM BÜYÜMELİ
Dünyada 100 milyar dolar hacme ulaşması beklenen termal turizmde, Türkiye’nin sahip olduğu kaynaklara bakıldığında yeterli payı alamadığını söyleyen Yılmaz, güç elektroniğinden gaz türbinine, egzos sisteminden yağlama sistemlerine kadar tüm ürünlerin iç piyasada üretildiğini, yerliliğin yüzde 55’lere vardığını söyledi. Sektör, 50 bin kişiye de istihdam sağlıyor.