Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'ndan yerli SMA ilacı müjdesi
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu Tekirdağ'da Polifarma tarafından kurulan AR-GE merkezinin açılışında, Türkiye’nin ilk yerli SMA ilacının geliştirilmeye başlandığını müjdeledi. Polifarma Yönetim Kurulu Başkanı Ufuk Süleyman Kumrulu da "Ürünün klinik çalışmalarına şu an başlıyoruz. Bir de ruhsatlandırma süreci olacak. Zannediyorum 1,5 ile 2 yıl arasında bir zaman alacak." ifadelerini kullandı.
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu Tekirdağ'ın Ergene ilçesinde Polifarma tarafından kurulan AR-GE Hammadde ve İlaç Üretim Merkezi'nin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin sağlık alanında tarihi bir adım attığı bir törende katılımcılarla bir arada olmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi.
Bakan Memişoğlu, Anadolu topraklarının binlerce yıldır yalnızca medeniyetlerin değil, ilmin, hikmetin ve şifanın da beşiği olduğunu belirtti. Memişoğlu, Polifarma AR-GE Hammadde ve İlaç Üretim Merkezi'nin sadece bir teknik destek olmadığını bu millete ve bu ülkenin potansiyeline gönülden inanan bir vizyonun vücut bulmuş hali olduğunu ifade etti.
"EN ÖNEMLİ ÇALIŞMA, SMA İLACI GELİŞTİRME FAALİYETLERİ OLACAK"
Bu anlamlı yatırımın, uzun soluklu bir inancın, bilim ve teknolojiye duyulan güvenin ve ülkemizin sağlıktaki bağımsızlığına verilen stratejik bir desteğin somut ifadesi olduğunu vurgulayan Memişoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu vizyoner yaklaşımı ortaya koyan Polifarma ailesini yürekten tebrik ediyorum. Kendileri yalnızca ilaç üretmiyor, aynı zamanda geleceğin bilim insanlarına alan açıyor, bilgiye dayalı üretim kültürünü yaygınlaştırıyor ve Türkiye'nin sağlıkta küresel rekabetçiliğine yatırım yapıyorlar. Bu merkez, genç araştırmacılarımızın yetişeceği, yenilikçi moleküllerin geliştirileceği, nadir hastalıklar için yerli çözümlerin üretileceği, çok yönlü bir AR-GE üssüdür. Sadece üretim değil, öğrenme, geliştirme, birlikte inşa etme anlayışıyla hareket eden, insan odaklı bir ekosistemin kalbidir.
Hiç kuşkusuz, burada yürütülecek en önemli çalışmalardan biri de, Türkiye’nin ilk yerli SMA ilacına ve etken maddesine yönelik geliştirme faaliyetleridir. Bu adım, 'Üreten Sağlık' vizyonumuzun sadece ekonomik değil, aynı zamanda insani ve vicdani boyutunu da açıkça ortaya koymaktadır. Çünkü biz, sağlık hizmetini bir hak, tedaviyi bir sorumluluk, ilaç üretimini ise bir egemenlik meselesi olarak görüyoruz. Her bir vatandaşımızın hayatına dokunan çözümleri, artık dışarıdan beklemiyoruz. Kendi bilim insanlarımızla, kendi teknolojik kapasitemizle geliştiriyoruz."
Memişoğlu merkezin yalnızca Türkiye'nin ihtiyacını karşılamakla kalmayıp aynı zamanda uluslararası pazarlara açılan bir kapı olacağı, yerli ve milli çözümlerimizi küresel taleple buluşturacağını belirtti.
"İNSANLIĞA FAYDA SAĞLAYACAK ÜRETİM ÜSSÜ HALİNE GELECEK"
Polifarma ailesine yatırımları için teşekkür eden Memişoğlu, "Sağlıklı Türkiye Yüzyılı'nın üretimle taçlandığı, bilimin tesisleştiği, şifanın yeniden vücut bulduğu bir ana tanıklık ediyoruz. Bu tesisin sadece ülkemize değil, bölgesine ve insanlığa fayda sağlayacak bir bilgi ve üretim üssü haline geleceğine olan inancımız tamdır." dedi.
Memişoğlu, üretenin önünü açmak için çalıştıklarını ifade etti.
"SMA İLACININ ETKİN MADDESİNİ ÜRETMEYE BAŞLADIK"
Polifarma Yönetim Kurulu Başkanı Ufuk Süleyman Kumrulu ise "Bizleri çok üzen SMA hastalığına yönelik ilacın etkin maddesi olan nusinerseni üretmeye başladık, burada büyük bir ihracat potansiyeli var. Bitmiş ürünü ruhsatlandırmadan önce tüm dünyaya hammadde olarak satmayı hedefliyoruz.
Aynı zamanda farklı nadir ve genetik hastalıklara yönelik etkin madde ve ilaç üretimini de yapacağız. Ülkemiz ekonomisi için ilaç etkin maddesi ve bitmiş ürün üretebilen, Türkiye’nin en kapsamlı AR-GE Merkezi olan bu tesisimizde, değer oluşturacak projelerimiz ile ihracat potansiyelini artırarak ‘global sağlık’ üssü olma yolunda emin adımlarla ilerlemeyi hedefliyoruz." dedi.
"1,5-2 YIL ARASINDA BİR ZAMAN ALACAK"
Yerli SMA ilacının etken maddesini üreten ve bitmiş ürünü de üretmeye başlayacak olmaktan gurur duyduklarını ifade eden Kumrulu "Bütün dünyada ilacın etkin maddesini üreten ikinci firmayız ve diğer firmalardan çok daha öndeyiz. Ürünün klinik çalışmalarına şu an başlıyoruz. Bir de ruhsatlandırma süreci olacak. Zannediyorum 1,5 ile 2 yıl arasında bir zaman alacak. Aynı zamanda 2030 yılına kadar da patentli ama klinik araştırmalar çerçevesinde de ürünün kullanımlarına yavaş yavaş başlanacak." diye konuştu.
Polifarma Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Vildan Kumrulu da merkezin aynı zamanda Türkiye'de İlaç Etkin Maddesi (API) sentezi yetkinliğine ve onayına sahip yalnızca 6 ilaç firması merkezinden biri olma özelliğini de taşıdığının altını çizdi.
"SMA VE GENETİK HASTALIKLARA ŞİFA OLACAK"
Vildan Kumrulu, yeni AR-GE merkezleri ile "antisens oligonukleotid" üretim platformuna yatırım yapan ilk ve tek Türk firması olduklarının altını çizerek bu teknoloji sayesinde mRNA teknolojisi kullanıp kısa RNA zincirleri oluşturarak genetik hastalıkların tedavisine daha kolay odaklanabileceklerini ifade etti.
Yeni AR-GE merkezinde, SMA hastalığının tedavisine yönelik etken madde ve ilaç üretileceğini de belirten Kumrulu, şöyle devam etti:
"Ülkemizin sağlık alanında kanayan yarası, kalıtsal yolla ortaya çıkan nadir bir kas hastalığı olan ve yüzlerce aileyi mağdur eden SMA hastalığına kayıtsız kalmayarak gerekli altyapı çalışmalarına başladık. Özellikle SMA gibi nadir ve yüksek maliyetli hastalıkların tedavisinde kullanılacak ilaçlarda kendi etkin maddemizi sentezleyip üretmek, yalnızca bilimsel değil; aynı zamanda sosyal sorumluluğumuzun da bir yansımasıdır. Bir annenin televizyonda ağlaması ve çaresizliğinden etkilenerek başlattığımız bu projede son aşamaya geldik.
Her annenin en büyük dileği, evladını sağlıklı görmek ve geleceğe umutla bakabilmektir. Artık anneler ağlamasın, gözyaşları umuda dönsün istiyoruz. Kritik öneme sahip bu ilacı, en kısa sürede hastaların erişimine sunmak için çalışmalarımıza yoğun bir şekilde devam ediyoruz. SMA hastalığı başta olmak üzere farklı nadir ve genetik hastalıkların tedavisine yönelik geliştireceğimiz yenilikçi çözümler ile yüzlerce ailenin hayatına dokunacak olmaktan dolayı büyük bir mutluluk ve heyecan içerisindeyiz. Çünkü biz biliyoruz ki, bir çocuğun, bir hastanın hayatına dokunmak; yalnızca ilaç üretmek değil, aynı zamanda şifa vermektir. Gelecek dönemde de yenilikçi çözümlerimiz ile dünyanın dört bir yanına şifa dağıtmaya devam edeceğiz."