Depremin birinci yılında önce kadın ve çocuklar

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Depremin birinci yılında önce kadın ve çocuklar

Ekonomi Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Sosyal projelerini deprem bölgesinde yoğunlaştıran Vodafone ‘Bu Atıklar Kod Yazıyor’ projesinde son iki sınıfını açtı. AÇEV’le anne ve çocuk eğitimlerini devam ettirirken ‘Dijital Benim İşim’ projesinde de deprem bölgesine ağırlık verdi...

CANAN ERASLAN'IN HABERİ - On binlerce canımızı yitirdiğimiz 6 Şubat depreminin üzerinden yaklaşık 1 yıl geçti. Herkesin ‘hiçbir ülkenin tek başına altından kalkamayacağı büyüklükte bir yıkım’ olduğu konusunda birleştiği depremin yaralarını sarmak için devlet, özel sektör ve vatandaşların güç birliği yaptığı bu bir yılın sonunda yüz güldüren sonuçlar alınmaya başlandı. Depremin ilk gününden bu yana bayi ağı sebebiyle zaten bölgede olan şirketlerden olan ve sosyal çalışmalarını bölgede yoğunlaştıran Vodafone, çalışmalarından oldukça sevindiren sonuçlar aldı. Önceki hafta Vodafone İcra Kurulu Başkanı Engin Aksoy ve Vodafone Vakfı Başkanı Hasan Süel’in Hatay’da destek verdikleri projelerin geldiği seviyeyi görmek üzere yapacakları seyahate davetlerini büyük bir heyecanla kabul ettim. Başladığı günden itibaren takip ettiğim ‘Bu Atıklar Kod Yazıyor’ projesinde bölgede 2 sınıf birden açılarak 10 sınıfa ulaşılmıştı. AÇEV’le yürütülen projede anne ve çocuklarla ilgili çok önemli adımlar vardı ve yine bir başka proje olan ‘Dijital Benim İşim’ ile birçok kadın hayata yeniden tutunmak için bir sebep bulmuştu.

Depremin birinci yılında önce kadın ve çocuklar

KADIN VE ÇOCUKLARA DESTEK

Vodafone CEO’su Engin Aksoy, deprem bölgesine dair projelerini anlatırken “Depremden sonraki bir yılda bölgenin toparlanmasına yönelik çalışmalarımızı yerinde görmek istedik. Bu projeden yararlanan kişilerle konuşmak, geri bildirimlerini almak çok değerli. Vodafone olarak sosyal sorumluluk faaliyetlerimizle deprem bölgesinin yanında duruyoruz. Sosyal Hayata Destek projemizle depremden etkilenen çocukların psikososyal ihtiyaçlarını karşılamaya ve teknolojiyle bağlantılarını sıcak tutmaya çalışıyoruz. Deprem bölgesine uyarladığımız Dijital Benim İşim Projemiz ile kadınların dijital becerilerini geliştirerek sosyo-ekonomik hayata katılmalarına destek oluyoruz. AÇEV iş birliği ile açtığımız Çocuk ve Aile Merkezimiz ile çocukları, genç kadınları ve ebeveynleri desteklemeye yönelik çeşitli programlar uyguluyoruz” diye anlattı çalışmalarını.

5 YILDIR ATIKLAR KOD YAZIYOR

“Bu Atıklar Kod Yazıyor” adlı projeyle ilgili detay veren Hasan Süel de “Proje kapsamında Kahramanmaraş ve Hatay’da 2 kodlama sınıfı açtık, 10 sınıfa ulaştık. Daha önce Mardin, Samsun, Adana, Gaziantep, Bingöl, Çanakkale, Uşak, Bursa’da kodlama sınıfları açmıştık. Hem çevreye sorumluluğumuzu yerine getiriyor, hem depremden etkilenen illerde e-Atıkları artı değere dönüştürmeye, çevresel ve sosyal etki sağlamaya çalışıyoruz. Bu sınıfları geri dönüşümden elde edilen gelirle açıyoruz” dedi. Süel, “Çoğumuz evimizde ne kadar çok elektronik atık olduğunu, ancak toplamaya başladığımızda fark ediyoruz” derken, kurumları ve bireyleri de bu atıkların değerlendirilmesine katkı vermeye davet etti.

HEDEF 4 BİN 500 ÇOCUK VE 2 BİN 500 KADINA ULAŞMAK

Şimdiye kadar Vodafone Vakfı ve AÇEV iş birliği ile Adıyaman, Gaziantep ve Hatay’da Anne ve Çocuk Merkezleri kuruldu. Çocuklar okul öncesi eğitim alırken, anneler de sosyal destek alarak hayata tutunuyor. Projeyle 1 yılda 4.500 çocuk ve ebeveyn ile 2.500 genç kadına ulaşılması hedefleniyor. Bu merkezlerde açılacak teknoloji sınıflarında çocuklara gönüllü eğitmenlerce kodlama eğitimi verilecek.

EVLERDE MİDepremin birinci yılında önce kadın ve çocuklarLYONLARCA ELEKTRONİK ATIK VAR

 “Bu Atıklar Kod Yazıyor...” Hepimizin evlerinde saç kurutma makinesinden şarj kablosuna, eski bir masa üstü bilgisayardan klavyeye kadar onlarca çeşidi bulunan elektronik atıkların toplanmasıyla yürüyen proje... 5 yıl önce başlayan, her adımını takip ettiğim proje ile atıklar toplanıyor, elde edilen gelirle dezavantajlı okullara bilgisayar sınıfları kuruluyor. O sınıfların yazıcıdan akıllı tahtaya kadar tüm ihtiyaçları karşılanıyor ve ilköğretim çağındaki öğrenciler kodlama öğreniyor, yazılımcı olmak için büyük bir adım atıyor. Hatay ziyaretinde gördük ki, açılan sınıflardaki öğrencilerden en az yarısı “Yazılımcı olacağım” diyor. Bu bile projedeki hedefe ulaşmada büyük bir adım atıldığını gösteriyor.

DİJİTAL BENİM İŞİM İLE 15 EĞİTİM KONTEYNERİ

Bölgede depremzede kadınlar, ‘Dijital Benim İşim’ projesi ile dijital hayata adım atıyor. Proje 3 yıl önce hayata geçirilmişti. Depremle birlikte afet bölgesine ağırlık verildi. Bölgede 15 eğitim konteyneri kuruldu. Buralarda taş sanatı, el işleri gibi geleneksel el sanatları öğretilirken, dijital teknolojiler konusunda da eğitimler veriliyor. Böylece el emeği ürünleri nasıl pazarlayacakları anlatılıyor. Millî Eğitim Bakanlığı yetkililerinin de bulunduğu ziyaretlerde kadınların “Kendimize güvenimiz arttı. Ne öğrenebileceğimi öğrendim, nasıl gelir elde edeceğimi biliyorum artık” cümleleri de projenin hızla hedefe ulaştığını gösteren detaylar oldu. Millî Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürü Cengiz Mete’nin verdiği bilgiye göre, dijital okuryazarlık, dijital pazarlama eğitimleri verilen 20 ildeki halk eğitim merkezlerinde ve deprem bölgesindeki merkezlerde çalışma yürütülüyor. 15 bin kadına ulaşılan projede her 1 TL’lik yatırım 5 TL değerinde sosyal getiri sağladı.

KOD YAZAN ATIKLARLA 10 BİN ÇOCUĞA FAYDA

Vodafone Vakfı, iş ortaklarıyla birlikte 22 ton e-Atığı topladı. Elde edilen gelir ve Habitat Derneği iş birliğiyle yürütülen projede yaklaşık 10 bin çocuğun hayatına dokunuldu.
Projeye destek veren 53 kurum çalışanlarından elektronik atık topluyor. Tabletler, bilgisayarlar, şarj cihazları, müzikçalar, kablo, kumanda, elektrikli süpürge, dikiş makinesi, saç kurutma makinesi, küçük ev aletleri, kulaklıklar, video oyunları gibi çok sayıda atık cihaz geri dönüştürülüyor.

 

"BOŞANACAKTIM, AÇEV SAYESİNDE VAZGEÇTİM"

Türkiye Vodafone Vakfı’nın önemli projelerinden biri de Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) ile birlikte açtığı Çocuk ve Aile Merkezleri. Yaptığımız ziyaretlerde, Engin Aksoy ve Hasan Süel’in “Bu merkezlerin hayatınıza ne katkısı oldu, paylaşır mısınız?” şeklindeki sorusuna verdiği cevap, merkezin amacını açıklayan bir nitelik taşıyordu: “Daha önce çocuğumla geçirdiğim vakitlerin hepsi boşmuş. Şimdi onunla geçirdiğim vakit eğitimine ve geleceğine katkı sağlıyor. Ağlamayı bırakıp çocuğuma ve bütün aileme daha faydalı olmaya başladım.” Bir başka anne de “Deprem sonrasında eşimle boşanacaktık. Buraya geldim, iletişimi öğrendim, ailemiz dağılmaktan kurtuldu. Etrafımda da buranın önemini anlatıyorum” diyerek gördüğü faydayı anlattı.

Düzenleyen:  - Ekonomi
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...