12 Eylül’ün tanıklarından Haluk Demir: Darbeciler fare yedirdi

Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
12 Eylül’ün tanıklarından Haluk Demir: Darbeciler fare yedirdi
12 Eylül Darbesi, İşkence, Cezaevi, Haber
Gündem Haberleri  / Türkiye Gazetesi

12 Eylül askerî darbesinin üzerinden 45 yıl geçmesine rağmen yaşanan acılar ve işkenceler hâlâ hafızalarda tazeliğini koruyor. O dönemde cezaevinde kalan Haluk Demir, gördüğü insanlık dışı muameleleri “kafesteki aslan gibi yaşadık” sözleriyle anlattı.

Dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren öncülüğünde yapılan 12 Eylül askerî darbesinin etkisi 45 sene geçmesine rağmen hâlâ sürüyor. Darbe sonrası 650 bin kişi gözaltına alındı, 171 kişi işkenceyle öldürüldü. O süreç ise akıllarda insan hakları ihlalleri, idam ve kötü muamelelerle anılıyor.

Dönemin cezaevlerinde tutuklu bulunan mahkumların yaşadıkları ise dün gibi taze. İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine cezaevinde yaşadıklarını anlatan Haluk Demir, ‘Milliyetçi Hareket Partisi ve Ülkücü Kuruluşlar Davası’ndan yargılandığını ve 11 yıl ceza yattığını söyledi.

Haluk Demir cezaevindeki işkenceleri şöyle anlattı:

“Yemeğin içerisine fare koydular. Asker ‘Bu ne diyor?’ dedi, ‘Fare’ dedik, dayak yedik. ‘Keklik’ dedik, kurtulduk. Kafesin içine atılmış bir aslan gibiydik. Asker, aslan terbiyecisi. Her hareketinizde, her kımıldamanızda, her nefesinizde sopa yiyorsunuz.

82’de o tipide ben hücredeydim. Anadan üryan soyunuyorsunuz. Suyun içindesiniz. Dursanız su donuyor. Hareketsizsiniz, insansınız bir noktada yoruluyorsunuz. İnsanlık dışı muameleleri gördük, yaşadık. Canımız yanıyor mu? Çok yanıyor. Askerimizin böyle bir şeye alet olmasından dolayı hâlâ vicdanen rahatsızlık duyarım.

Geliyorsun, oradan çıkışta yerleri ıslatıyorlar, mayi sabunlar sürülüyor. Zaten suyun içinden çıkmışsın. Zaten yorgun bitiksin. İki tarafa askerler diziliyor, ellerinde coplarla. Sen o sabunlu yerden yürüyene kadar zaten düşüp kalkıyorsun. Bir de üzerine aynı anda coplar iniyor. Bir geliyorsunuz, simsiyahsınız koğuşta.

Oradaki arkadaşlarımız Allah razı olsun, hemen seni sarıyor, sarmalıyor. Bunu da gizli yapıyor. Açık yaptığı zaman asker çağırıp onu da dövebiliyor. Ülkü Ocakları Genel Başkanı Hasan Çağlayan’ın yeğeni de Mamak Cezaevinde askerlik yapıyordu. Dayısını dövmek zorunda kaldı. ‘Dayı, yapmayayım’ dediğinde, (Çağlayan) ‘Yap’ dedi.

Cezaevi başlı başına insanlık dışı ilişkilerin başladığı ve bittiği yer oldu. O zamanki cezaevi iç emniyet amirlerinden, askerlerden bize yakın olan insanlar bizi buldu, görüştük, sohbet ettik, helalleştik. Efendim, bazılarıyla helalleşmedik. Çünkü hakikaten aşmışlardı, helalleşmedik.”

Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...