Şam trafiği hızlandı: Türkiye ve Suriye 'kırmızı çizgileri' görüşüyor

Türkiye ve Suriye arasında görüşmeler sıklaştı. Son temasta 'kırmızı çizgiler'deki esneme payı masaya geldi. Ankara, Suriye’ye dönenlerin savaştan önceki haklarına kavuşması ve el konulan mülklerinin iadesi için adım atılmasını istedi.

Yücel KAYAOĞLU

Suriyelilerin güvenli geri dönüşü konusunda Suriye’de oluşturulan güvenli bölgelerde çalışmalar sürerken, bir yandan da iki ülkenin istihbarat örgütleri arasında yapılan görüşmelerde bu dönüşlerin nasıl olacağı konusunda yol haritası hazırlanıyor.

Türkiye’nin bölge ülkeleri ile ilişkileri geliştirme politikası çerçevesinde en önemli başlık olan Suriye meselesi konusundaki süreç yavaş da olsa ilerliyor. Bu doğrultuda bir süredir iki ülkenin istihbarat örgütleri arasındaki görüşmeler sıklaşmaya başladı. Edinilen bilgilere göre, geçtiğimiz günlerde yapılan son görüşmede iki ülkenin kırmızı çizgilerindeki esneme payları masaya yatırıldı. Türkiye özellikle Suriyelilerin ülkelerine güvenli geri dönüşü, savaştan önceki haklarına kavuşması ve mülklerinin iadesi konusunda Suriye rejiminin yeni bir adım atmasını talep ediyor.

ÖNCELİK MÜLKİYET PROBLEMİ

Güvenlik kaynakları, Suriye’de geçmişte çıkarılan bir kanun ile Suriye’yi terk edenlerin mallarına devletin el koyduğunu, sonrasında çıkarılan bir başka kanun ile bir ay içinde başvurmaları durumunda bu mallarının iadesinin yolunun açıldığını, ancak milyonlarca Suriyelinin bu haktan faydalanmasının o dönemde mümkün olmadığını, ülkeden kaçan Suriyelilerin bütün mallarının devlete geçtiğini hatırlattı. İki ülkenin istihbarat örgütleri arasında yapılan görüşmelerde geri dönenlerin hayatlarını idame ettirebilmeleri için öncelikli olarak mülkiyet probleminin nasıl giderileceği üzerinde duruldu.

SOMUT SONUÇ ZAMAN ALACAK

Güvenlik kaynakları, iki ülke arasında istihbarat yetkililerinin yaptıkları görüşmelerin süreceğini, ancak bu görüşmelerden somut bir sonuç alınmasının zaman alacağını dile getiriyor. Türkiye ve Suriye arasında bakan düzeyinde veya cumhurbaşkanı düzeyinde bir görüşmenin ise yakın zamanda olmasının beklenmediğine dikkat çekiyor.