KOMŞU HATIRI!..

Sesli Dinle
A -
A +

Cumhur İttifakı, rakibinin aksine 3 ayrı parti ve 3 ayrı lider hâlinde ve fakat birbiriyle dayanışma ve ahenk içinde yerli ve millî bir üslupla 2023 Seçimlerine doğru yoluna devam ediyor… Şu güne kadar AK Parti, MHP ve BBP arasında birbirlerine ters düşen hiçbir durum yaşanmadı. Niyet aynı, cihet aynı. Her parti, kendi usulünce mitingler yapar, çalışır, vatandaşla kucaklaşırken esas gâyeden kopmamaktadır...

 

MHP, 2023 Haziran seçimlerine dönük olarak "Anlatma ve aydınlatma toplantıları" üst başlığıyla 3 ayrı faaliyet tertiplemiş bulunuyor.

 

Bunlardan ilki:

 

"Aday Belli Karar Net!" mitingleridir.

 

Bu buluşmalarda MHP lideri Sn. Devlet Bahçeli konuşmaktadır. Eylülden bu yana bölge bölge devam ediyor. Her defasında meydanlar, lebalep dolmaktadır. Bir önceki hafta Elâzığ’daydı. Geçen hafta Samsun’da yapıldı. Böylece sürüp gidecek. Bu şahlanışları gören her dürüst insan, MHP’nin seçimlerde kazanacağı yüksek başarıyı söyleyebilir. Manzara o ki ısmarlama anket şirketleri yanılacaklardır.

 

İkinci faaliyet:

 

"Köyüm benim!" başlığını taşıyor. "Köyüm benim!" sözü ile sadece seçim çalışması yapılmamaktadır. Seçim propagandasının köyden başlaması ilktir. Köyde vatandaş siyaseten aydınlatılırken aynı zamanda bu ziyaretlerle köyün kıymeti, ihmalinin doğru olmadığı, köylünün soframızdaki nimetlerin müsebbibi olduğu, köyün yeniden öne çıkarılmasının kalkınmamıza destek olacağı, o köy topraklarının mukaddes kıymetlerimiz olduğu gibi gerçekler ifade edilmektedir. "Köyüm benim!" bir sevgi ve hasret sözüdür. Aynı zamanda bir sosyolojik tamir maksadı da güdüyor.

 

Üçüncü faaliyet:

 

"Komşum nasılsın?" başlıklıdır.

 

Bu hitapla yapılacak ziyaretler de sosyolojik ve mânevî tashihlere vesile olur. Komşumuzun ihtiyacına, derdine, kederine kayıtsız kalmanın Peygamberler Peygamberinin -aleyhisselâm- buyruğuna uymamak olacağını hatırlayarak kendimize dönüşte, medeniyetimizi yeniden keşifte çok değerli adımlar atılmasının başlangıcı yapılabilir. Komşuyu hatırlamak, aynı zamanda aileye sorumluluk şuurunu hatırlatmaktır. Dar gününde, zor gününde, söz kesmede, nişanda, düğünde, cumada, kandilde, iftarda, bayramda, sünnette, cenazede… komşu akla gelmiyorsa orada evler, yuvalar değil binalar yığını var demektir. Komşuluklar bizde kardeşlik, hısımlık, akrabalık gibiyken şimdilerde medeniyetimize ve mâneviyatımıza yabancılaşmanın neticesi olarak çok zarar gördü. Mahalle hayatı neredeyse çöktü. Komşuluk, ziyaret, hatır sorma, hatta belki akrabalık bile kalmayınca yahut da cılızlaşınca mahalle varlığını koruyamadı.

 

Gerek köy ve gerekse komşuluk ve mahalle gerçeği başlı başına yazılacak-konuşulacak çok ehemmiyetli bahislerdir. Bu iki faaliyet, yalnızca siyasî çalışma değildir. Yitiklerimizi keşif, tamir ve düzeltme derdidir. Bu hayatî mes’eleyi bir seçim canlılığında ele alıp gündeme taşımak takdire layıktır. Kapıları çalıp güler yüzle "komşum nasılsın?" demek ne hoş, ne gönül alıcı bir harekettir. Bir küçük hediyeyle gidilir, "içeri buyurun" dâvetiyle bir bardak çay içilir ve dinlenen dert ve tekliflerden oluşan kayıtlar, cildler doldurur.

 

Komşuluk yoksa köy olmaz, mahalle olmaz, şehir olmaz.

 

Aile, mahalle, köy, kasaba, şehir değer kaybederse devlet zaafa uğrar.
Devlet zaafa uğrayınca millet himayesiz kalır.

 

Dediklerimiz daüssıla, nostalji duyguları değil, varlığımıza dair hücre tahlilleridir. Necip Fazıl da bunu söylüyor. Merhumun "Evim" şiirinden birkaç mısra, çok şey anlatıyor:

 

…..

 

Komşuya hatır soran sıra sıra terlikler.

 

Ölçülü uzaklıkta yakın beraberlikler…

 

Seni yiyip bitiren, kırk katlı ejder oldu;

 

Komşuluk, mânâ ve ruh, ne varsa heder oldu;

 

…..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.