Bursa Müftüsü Molla Zeyrek

A -
A +

Câmide, evde kapanıp hep ibâdet etmek ve yiyip içip, evlenmek, gezmek gibi eğlenceleri ve helâl kazanmayı terk etmek, tahrîmen mekruhtur.

Molla Zeyrek hazretleri Osmanlı Hanefî fıkıh âlimidir. Asıl adı Mehmed olup Hacı Bayrâm-ı Velî'nin talebelerindendir. Zeyrek ismi de onun tarafından verildi. Hızır Şah Efendi'nin derslerine girerek tahsilini ilerletti. Fatih Sultan Mehmed, Zeyrek semtindeki Manastırı medreseye çevirip kendisine tahsis etti. II. Bayezid zamanında Bursa Müftülüğüne tayin edildi. 903 (m.1497)'de orada vefat etti.

Bu mübarek zat buyurdu ki:
Farzları yapamayacak kadar zayıflatan riyâzet, yâni az yemek câiz değildir. Kendisinin ve çoluk çocuğunun nafakasını kazanacak ve borçlarını ödeyecek kadar çalışıp kazanmak farzdır. Bu niyet ile çalışan kimse, borcunu ödeyemeden ölürse, azap çekmez. Hadis-i şerifte, (Her erkeğin çalışıp kazanması farzdır) buyuruldu. Bundan fazlası için çalışmamak câizdir. Âdem aleyhisselâm buğday eker ve ekmek yapardı. Nuh âleyhisselâm neccâr, marangoz idi. İbrâhîm aleyhisselâm kumaş tüccârı idi. Dâvüd aleyhisselâm demirci idi. Süleymân aleyhisselâm zembil yapardı. Muhammed aleyhisselâm, önce koyun güderdi. Sonra ticâret yaptı. Sonra cihâd yapardı. Asker idi. Ebû Bekr-i Sıddîk (radıyallahü anh), kumaş tüccârı idi. Ömer-ül-Fârûk (radıyallahü anh), kösele dikerdi. Osman-ı Zinnûreyn (radıyallahü anh) gıdâ maddeleri ithâlâtçısı idi. Ali (radıyallahü anh) işçilik ve cihâd yapardı...

Çoluk çocuğunun bir yıllık nafakasını toplayacak kadar çalışmak mübahtır. Hadis-i şerifte, (İnsanların en iyisi, insanlara faydalı olandır) buyuruldu. Gösteriş için, övünmek için kazanmak tahrîmen mekruhtur. Çalışmak rızkı arttırmaz. Rızkı veren, Allahü teâlâdır. Çalışmak, sebebe yapışmaktır. Sebeplere yapışmak sünnettir.

Çalışan insan beş türlü olur: Birincisi, rızkın yalnız çalışmaktan geldiğine inanır. Kâfirler böyledir. İkincisi, rızkın Allahtan geldiğine ve çalışmanın, sebebe yapışmak olduğuna inanır. Çalışırken, Allahü teâlâya âsî olmaz. Haram işlemez. Hâlis, sâlih müminler böyledir. Üçüncüsü, rızkın Allahü teâlâdan geldiğine inanır ise de, çalışırken Allahü teâlâya âsî olur. Fâsık müminler böyledir. Dördüncüsü rızkın hem Allahü teâlâdan, hem de çalışmaktan geldiğini sanır. Müşrikler böyledir. Beşincisi, rızkın yalnız Allahü teâlâdan geldiğini bilir. Fakat rızkı verir mi vermez mi bilmez. Münâfıklar böyledir...

Câmide, evde kapanıp hep ibâdet etmek ve yiyip içip, evlenmek, gezmek gibi eğlenceleri ve helâl kazanmayı terk etmek, tahrîmen mekruhtur.