Haftanın kitapları | Yahya Kemal’in şiirli dünyasında gezinti

Haftanın kitaplarında bu hafta “Prestij 2.0”, “Gideon’un Casusları / Mossad Gizli Tarihi” ve “Moğol Fırtınası” okurları bekliyor.
MURAT ÖZTEKİN - Haftanın kitaplarında bu hafta üç kitap öne çıkıyor.
YAHYA KEMAL'İN ŞİİRLİ DÜNYASINDA GEZİNTİ
Türk şiirinin son büyük şairlerinden Yahya Kemal, eserlerini büyük titizlikle kaleme almış bir isimdi. Öyle ki bazılarını kırk yılda tamamlamıştı. Onun mâzi ile gelecek arasında bir köprü vazifesi gören, hatta bir medeniyetin sesi olan bütün şiirleri VakıfBank Kültür Yayınları ve İstanbul Fetih Cemiyeti’nin ortak çalışmasıyla bir kitapta buluştu. Mehmet Samsakçı’nın hazırladığı “Yahya Kemal Bütün Şiirleri” adlı eser, Yahya Kemal’in “Kendi Gök Kubbemiz”, “Eski Şiirin Rüzgârıyla” ve “Rubâîler” adlı üç eserini bir ciltte topluyor. Kitapta şiirlerin nasıl kaleme alındıklarına dair anekdotlar, açıklayıcı notlar ve ilk defa neşredilen görseller yer alıyor. Eser, Yahya Kemal’in estetik ve fikir dünyasını günümüz okuyucusuna tekrar hatırlatıyor.
ÇOKLU ZEKADAN YENİ UFUKLARA DOĞRU
Psikolog Howard Gardner’ın 1980’lerde ortaya attığı çoklu zekâ kuramı, birçok sahada etkili oldu. O günden bu yana başka kuramcılar, araştırmacılar, uzmanlar, eğitimciler, ebeveynler ve çoklu zekâ kuramı ve çıkarımları üzerine düşünüyor. Gardner, ilk ortaya konuşundan bu yana hem kuramsal hem pratik sonuçlarını ve uygulamalarını izleyerek kuramı geliştirmeye devam ediyor. Alfa Yayınları etiketiyle okurla buluşan “Çoklu Zekâ” adlı eser de uzun yıllara dayanan bilimsel çalışmalardan ve uygulamalardan gelen yeni kanıtlar ve yeni tartışmalar sunuyor. Gardner eserinde ferdî farklılıkları hesaba katan “çoğulcu bir zihin görüşü” savunuyor.
EN KRİTİK GÜNLERDE BAĞDAT'TA NELER OLUYORDU?
Dışişleri Bakanlığı’ndaki kariyerinin ardından Millî İstihbarat Teşkilatı’nın ilk sivil müsteşarı olan Sönmez Köksal, Irak-İran Savaşı’nın son yılları ve Birinci Körfez Savaşı’na gidilen 1986-1990 yıllarında Bağdat’ta büyükelçi olarak vazife yapmıştı. Köksal’ın Kronik Kitap’tan çıkan “Bağdat Güncesi” adlı eseri, Türkiye-Irak ilişkilerinin en çalkantılı zamanlarından olan bu devre odaklanıyor. İstihbaratçı yazarın günlük notları ve değerlendirmelerinden meydana gelen eser, okuru Saddam ve Tarık Aziz’le yapılan görüşmelerin kapalı kapıları ardına, diplomatik yazışmaların perde arkasına ve savaş şartlarındaki bir başkentte hayatın ve siyasetin kılcal damarlarına taşıyor.