Kazı başkanı Prof. Dr. Kutalmış Görkay anlattı: Zeugma’da Mithras sırları aydınlanacak

Zeugma’daki tarihi Muzalar evi koruma çatısına kavuştu. Antik şehir yeni keşiflere de gebe. Onların en mühimi ise illuminati gibi kült inanışların kaynağı olduğu iddia edilen Mithras’a dair muhtemel yapı. Mermer bir eserin bulunduğu alanda yapılması düşünülen kazılarla Mithras’ın sırlarının aydınlatılması planlanıyor.
MURAT ÖZTEKİN GAZİANTEP - Bundan 1900 sene evveline gittiğimizde Fırat Nehri’nin doğusundan itibaren Part İmparatorluğu uzanıyor, nehrin hemen batı kıyısında ise Roma’nın sınır yerleşimi olan Zeugma yer alıyordu. Günümüzde Gaziantep’in Nizip ilçesi sınırlarında bulunan Zeugma antik şehri sadece askeri garnizon değil, içerisinde konutların da olduğu büyük bir şehirdi. Ancak buraya, Roma’nın önemli kısmında olduğu gibi askerler arasında yayılmış esrarengiz Mithras inanışı hakimdi. “İlluminati” gibi kült inanışların kaynağı olduğu iddia edilen Mithras, Zeugmalılarca Suriye’ye de yayılmıştı.
Bütün bu bilgileri doğrulayan mermer bir stel (dikme taş) geçtiğimiz yıllarda Zeugma’da çıkarıldı. Eser, antik şehirde Mithras inancına dair bir tapınak olma ihtimalini kuvvetlendiren büyük delil olarak dikkat çekti. Ancak daha yüzde biri bile kazılmayan Zeugma’da ortaya çıkarılacak çok şey var.
ÖZEL BİR ASKERİ BİRLİK VARDI
Zeugma antik şehrinde sorularımızı cevaplayan Kazı Başkanı Prof. Dr. Kutalmış Görkay “Zeugma’nın tarihine baktığımızda özellikle MS 70’li yıllarda çok büyük bir Roma askeri birliği olan 4. Lejyon’un buraya konuşlandığını biliyoruz. Bu özel birlik, bölgeyi kalkındırmak için gelen istihkam askerlerinden oluşuyordu” diye konuşuyor.
RİTÜEL YERİ ÇIKABİLİR
Ancak Prof. Dr. Görkay, bu askerlerin gizli bir inanca mensup olduklarını kaydediyor ve mermerden yapılmış en eski Mithras stellerinden birinin Zeugma’da keşfedildiğini hatırlatıyor. Görkay sözlerine şöyle devam ediyor: “Bu eser, arazisini süren bir köylü tarafından tesadüfen bulunarak bize getirildi. 2015’te bulunan stelde ‘tauroctony’ denilen boğa kesme töreni tasvir ediliyor. Anadolu’da boğa keserek ‘yıkanma’ ritüelinin pek yaygın olmadığını biliyoruz. Ancak Zeugma’da bu ritüellerin yapılmış olabileceği alanın yeri tespit edildi. Bu alan, lejyon kampının olduğu arazide yer alıyor. Henüz kamulaştırma yapılmadığı için kazı yapamıyoruz ama yakında bunun için teşebbüslerde bulunacağız. Böylece Zeugma üzerinden Mithras inancının sırlarını aydınlatmayı planlıyoruz.”
TARİHE KORUMA ÇATISI
Zeugma antik şehrinin gözde noktalarından biri Muzalar Evi. Yaklaşık 1800 yıllık iyi korunmuş bir Roma konutu olan mekanda, Türkiye İş Bankası’nın da destekleriyle 2012-2019 yılları arasında arkeolojik kazılar yapıldı. Bu kazılarda toplam 938 eser gün yüzüne çıkarılarak Gaziantep Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmeye başladı. Son olarak Muzalar Evi’nin daha iyi korunması ve rahatlıkla gezilebilmesi için Gaziantep Valiliği tarafından Türkiye İş Bankası’nın katkılarıyla korugan inşa edildi. Biz de bu desteği İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat Sözen’le birlikte yerinde görme fırsatı bulduk.
Muzalar Evi’ni anlatan Kazı Başkanı Prof. Dr. Kutalmış Görkay “Zeugma tam bir kale gibi değildi. MS 70’li yıllarda genişleyen şehre yeni konut alanları yapıldı. Muzalar Evi de o dönemde tasarlanmış meskenlerden biriydi. Kime ait olduğunu tam olarak bilmiyoruz ama duvar yazılarından askeriye ile ilişki içerisinde olan zengin bir şahsın mülkü olduğunu anlıyoruz. Muzalar olarak adlandırılan kısımda çok zengin mozaikler ve diğer mimari dekorasyonları görüyoruz. Mozaiklerde o dönemde ‘ilham perileri’ olarak kabul edilen muzalar tasvir ediliyor. Burası, akademisyenlerin Zeugma için söylediği mozaik tarihlendirmesini yüz sene erkene çekti” diyor.
BU ANTİK DUVAR KONUŞUYOR
Muzalar Evi’nin en dikkat çeken noktalarından biri Kazı Başkanı Prof. Dr. Kutalmış Görkay’ın “konuşan duvar” diye tabir ettiği kısmı. Binanın avlusundaki bu duvarda evin hanımının ve diğer fertlerinin Yaratıcıya niyazda bulunduğu yazılar yer alıyor. Prof. Dr. Görkay, duvar hakkında şu enteresan bilgileri veriyor: “Bu duvar adeta konuşuyor. Çünkü üzerindeki grafitiler bize mesaj veriyor. Zamanında evde yaşayanlar korku ve isteklerini bu duvara işlemişler. Mesela bir bebek çizilmiş ve altına ‘doc’ (ver) yazılmış. Yine Sasani askerini kovmak için bir çizim yapılmış. Bir deve figürü de resmedilmiş. Bazen de duvara beddualar işlenmiş. Bütün bunlar evin kültürü hakkında bize bilgiler veriyor.”