Dijital mi nakit mi? Elektrik kesintileri endişeleri artırdı

İspanya ve Portekiz’de elektrik kesintileri endişeleri artırdı. Dijital paraya geçiş için nakit kullanımına yavaş yavaş getirilen kısıtlamalar tartışmaları beraberinde getirdi.
ÖMER TEMÜR - Türkiye dâhil dünyada birçok ülke dijital paraya geçiş konusunda çalışmalar yaparken, nakit kullanımına yavaş yavaş kısıtlamalar getiriliyor.
Avrupa, yıl sonunda dijital avroyu piyasaya sürmeye hazırlanırken, Finlandiya 2029’a kadar, Norveç 2030’a kadar tamamen nakitsiz topluma geçmeyi hedefliyor. Çin’de şu an dijital yuan birçok eyalette kullanılıyor. Benzer uygulamalar devlet boyutunda olmasa da Türkiye’de yapılıyor.
Yakın zamanda büyük bir süpermarket zinciri belirli mağazalarında nakit ödeme kabul etmeyeceğini duyurdu. Bazı belediyeler sosyal tesislerinde nakit kabul etmiyor. Aynı şekilde 30 bin liranın üzerinde ödemelerin banka üzerinden yapılması mecburiyeti getirildi. Uygulama ile her ne kadar kayıt dışılık ve kara para ile mücadele hedeflense de İspanya ve Portekiz’de yaşanan elektrik kesintileri ile özellikle ödeme sistemlerinin ve iletişim altyapısının durma noktasına gelmesi, dijital para birimlerinin kriz anlarında ne kadar güvenilir olduğu sorusunu gündeme getirdi. Elektrik kesintileri sebebiyle süpermarketlerdeki kart okuyucular devre dışı kaldı, ATM’ler ise elektrik kesintisi sebebiyle çalışmadı. Sadece yanında nakit para taşıyanlar alışveriş yapabildi. Akıllı telefonlarla ödeme yapmaya alışkın olan pek çok kişi ise alışveriş dahi yapamaz hâle geldi. Dün de Türkiye’de özel bir bankanın mobil uygulamasının devre dışı kalmasıyla vatandaşlar benzer sıkıntıları yaşadı. Kimi alışveriş yapamadı, kimi vergisini ödeyemedi...
Elektrik kesintisi, İsveç Merkez Bankasının yaptığı bir uyarıyı da akıllara getirdi. Banka, vatandaşlara bir hafta boyunca temel ihtiyaçlarını karşılayacak kadar nakit para bulundurmalarını tavsiye etmişti. Dijital ödeme sistemlerinin zaten yaygın ve işlevsel olması (temassız kartlar, Apple Pay vb.) birçok tüketici için dijital avroyu gereksiz kılıyor.
Nakitsiz toplumun diğer bir boyutu ise mahremiyet ve dijital para yoluyla bireylerin harcama alışkanlıklarının izlenebileceği endişeleri. Sadece bu değil tabi. Dijital paranın uzaktan bloke edilerek el emeği alın terine el konulma riski. Çin’deki sosyal kredi sistemi bu uygulamanın uzak olmadığını gösteriyor. Sonuç olarak dijital para avantajlarının yanı sıra ciddi riskleri de beraberinde getiriyor. Nakit ve dijitalin birlikte kullanıldığı hibrit sistem riskleri minimize etmek bakımından en doğru seçenek olarak karşımızda duruyor.