Krampon...

KASIMPAŞA’dan Halis Özkâhya, savunmada hatasız bir oyun ortaya koydu...
(..krampon)

∆∆∆

BURAK Yılmaz, seneye Başakşehir’e transfer olmak için Arda Turan’la görüşmelere başladı.
(…Jurnalspor)

∆∆∆

IGOR Tudor’un Fatih Terim’den başarılı olması, Kebapçı Selâhattin’i gölgede bıraktı…
(…Ömer_Ce)

Öğrendim ki;
“-Özgürlük; kişinin kendini kısıtlayabilme imkânıymış...”

Temel’in yeri...
DOKTOR: Kendinize çok iyi bakmışsınız beyefendi... Vücudunuz mükemmel... Kaç yaşındasınız?...
TEMEL: Yetmiş dokuz yaşındayım...
DOKTOR: İnanılmaz... Sanki daha yeni altmışlı yaşlara gelmiş gibi görünüyorsunuz...
TEMEL: Haklısınız... Evlendiğimizde Fadime ve ben bir anlaşma yaptık... Ne zaman kavga edecek gibi olsak o sakinleşmek için mutfağa gidecek ben de kapının önüne çıkarak bekleyecektim... Ne zaman yatışırsak, bir araya gelecektik...”
DOKTOR: Bunun sizin sağlıklı olmanızla ilgisini anlayamadım?...
TEMEL: Sağlığımı uzun süreler açık havada yaşamaya borçluyum...

Bizim pano
Serdar’ın “Tek telefon taşıyayım” diye şirket hattını kendi telefonuna yönlendirmesi...
Ama daha önce de kendi telefonunu şirket hattına yönlendirmiş olduğunu unutması... Günlerce kendisinden haber alınamayışı...

Ana Kumanda
(...BEYAZ TV / Beyaz Futbol)

ERTEM ŞENER: Hocam bu gibi durumlarda beyaz çizginin üstüne mi bakacağız?..
AHMET ÇAKAR: Yok hakemin falına bakacağız, öyle karar vereceğiz!..

∆∆∆

(...BEIN SPOR – Maç Sonu)

MUHABİR: Bütün yorumları okuyor musunuz, forumları falan?...
BÜLENT UYGUN: Sivilceli, bilgisayar başındaki insanların küfürlerini okumuyorum...

itirafım var...
(…isim: divanyolu ...şehir: bilinmiyor …yaş: hiç bilinmiyor)

Sabah çocuğu bırakıp eve geldim.
Telefonu attım bir kenara misafir de gelecek yemek yapmaya başladım.
Biraz sonra bir kedi sesi, “Miyavv, miyav” bağırıyor.
Hay Allah’ım dedim nereden geliyor bu ses, odaya gittim etrafa bakıyorum yok, diğer odaları dolaşıyorum yok.
Çıldıracağım nereden girdi, nasıl girdi eve bu hayvan diye dolanıyorum, bir yandan da pisi pisi diye kediyi çağırıyorum.
Evde aramadık köşe kalmadı.
O arada mesaj geldi telefona dedim bakayım.
A-aa bir de telefonu elime aldım ki o anda yine miyavv bir de ne göreyim, bizim ufaklık telefona kedili oyun yüklemiş.
Meğerse o bağırıyormuş, “Açım” yazıyor, bildirim geliyormuş.
Deli oldum evde “Gel pisi pisi” diye aranmaktan...

(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)

Dostluk...
“-Dostluklar, çıkar kaygısı ile kurulmaz...
Başkalarını minnet altına sokmak için iyilik sever ve eli açık olunmaz...
Bu nedenle de dostluk, bir ödül almak kaygısı ile değil, bütün kazancı o sevgide olduğu için aranmalıdır...
...
Bir insanın kendine güveni ne kadar tamsa, bir insan hiçbir şeye ihtiyaç duymayacak,
Her şeyin yalnızca kendisinde bulunduğuna inanacak erdem ve bilgeliğine sahipse, o denli dost edinir ve dostunun yakınlığını kazanır...
...
Dostların ahlakı temiz olmalı.
Aralarında her konuda, düşünüşlerinde, isteklerinde, ayrımsız, tam bir anlaşma olmalı...
İnsana sevgi kazandıran erdemden ayrılmamalı...
İnsanların dostluğa elverişli olup olmadıklarına bir karar vermek için görünür belirtileri yoktur...
Onun için sağlam, değişmeyen, hep aynı kararda olan dostlar seçin...”

(...Cicero)

Yıldız Abla Günlüğü
-Pes etmeyi sevmiyorum ama savaşmaya değmiyorsun...
…
-Müslüm Baba’nın dediği gibi, “Ne güzeldi ümitlerim, kırdı gitti sevdiklerim.”
…
-İnsanlar hata yapabilir, sen yanlış yaptın...
…
-Eğer düşüşümün sonu yoksa, uçuyorum demektir…
…
-Hayat delirmeden yaşamaya pek elverişli değil…
…
-Tek isteğim; seni, senin gibiler sevsin. O zaman her şeyi daha iyi anlayacaksın…
…
-Gitmemiz gereken insanlarda çok kaldık. Bu da bizim hatamız.