Kariye’nin Osmanlı yadigârları kayıp! Bilim Kurulu Üyesi Hayri Yılmaz mabedin hikâyesini anlattı

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Kariye’nin Osmanlı yadigârları kayıp! Bilim Kurulu Üyesi Hayri Yılmaz mabedin hikâyesini anlattı

Kültür - Sanat Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Tarihî 1.500 sene önceye uzanan Kariye, yaklaşık on sene devam eden restorasyondan sonra cami sıfatıyla tekrar kapılarını açtı. 1945'te kapatılan, 1948'de müzeye çevrilen mabet, 2020’de alınan kararla “Kariye Camii” olarak anılmaya başlamıştı. Kariye Camii Bilim Kurulu Üyesi ve sanat tarihçisi Hayri Fehmi Yılmaz, tarihî mabedin hikâyesini ve geçen asırda başına gelenleri gazetemize anlattı. 

MURAT ÖZTEKİN'İN HABERİ - Yılmaz, 6. yüzyıldan beri Kariye’nin yerinde bir yapı bulunduğunu, binanın sık sık tahrip olup yeniden yapıldığını, bugün gördüğümüz yapının ise meşhur Bizans devlet adamı Theodoros Metokhites tarafından 1300’lü yılların başında inşa edildiğini söylüyor.

Bilim Kurulu Üyesi Hayri Yılmaz mabedin hikâyesini anlattı: Kariye’nin Osmanlı yadigârları kayıp - 1. Resim

CAMİYE DÖNÜŞTÜRÜLMESEYDİ AYAKTA KALAMAZDI

Hayri Fehmi Yılmaz, Kariye’nin İstanbul’un fethinde sistematik bir tahribat görmediğini ancak Bizans’tan sonra cemaatini kaybedip harap olduğunu söylüyor.

Kariye’nin Osmanlı yadigârları kayıp! Bilim Kurulu Üyesi Hayri Yılmaz mabedin hikâyesini anlattı - 2. Resim

Yılmaz sözlerine şöyle devam ediyor: Sultan II. Beyazıd döneminde kendisi de sonradan Müslüman olan Atik Ali Paşa, Kariye’yi camiye çevirdi; İslam’a döndüğü gibi, bu yapıyı da döndürdü. Atik Ali Paşa, Kariye’nin bugüne ulaşmasında en önemli aktördür. Eğer harap hâldeki Kariye, camiye dönüştürülmeseydi, bugüne ulaşamazdı. Çünkü kendisi cami için vakıf da bağışladı. 
Osmanlı döneminde suret hassasiyetine rağmen buradaki freskler tahrip edilmedi, üzerleri örtüldü. Osmanlıların çok enteresan bir koruma kültürü vardı. 

Bilim Kurulu Üyesi Hayri Yılmaz mabedin hikâyesini anlattı: Kariye’nin Osmanlı yadigârları kayıp - 2. Resim

MİHRAP VE MİNARESİ KALDI!

Caminin 1945’te kapatılma safhasını da anlatan Yılmaz “Cami boşaltıldı ve müze olması için  restorasyon başlatıldı. Amerikan Bizans Enstitüsü tarafından mozaikler, freskolar açıldı. Sonra 1958’e kadar Dummbarton Oaks Reserch restorasyona devam etti. Bu esnada binaya bir ek yapılmadı ama maalesef Kariye’deki Osmanlı yadigârları yapıdan çıkarıldı. Bunlardan özgün bir minber, Zeyrek Camii’ne götürüldü ve sonra ortadan kayboldu. Ayrıca bir sürü şamdan, kandil, vaiz kürsüsü ve hat eserlerinin de akıbeti meçhul. Bir tek mihrap ve minare yerinde kaldı” diyor.

2012 yılında başlayıp bu sene biten son restorasyonu da anlatan Yılmaz “Bu yapı, mümkün olduğu kadar her iki dönemi de koruyarak restore edilmeye çalışıldı. Öncelikle bazı statik sorunları ve zemin problemleri ele alındı. Sonra mozaik ve freskolar için çalışma yapıldı. Yapıya hiçbir şey eklenmedi” şeklinde konuşuyor.

Düzenleyen:  - Kültür - Sanat
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...