Bahçeli'den çok sert 'Sur' tepkisi: Vatandaşlıktan derhal çıkarılsınlar!

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Bahçeli'den çok sert 'Sur' tepkisi: Vatandaşlıktan derhal çıkarılsınlar!

Politika Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Diyarbakır Sur Belediyesi'nin mazbata töreninde, Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik hakarete bir tepki de MHP lideri Bahçeli'den geldi. Bahçeli, "Türk bayrağını kabullenemeyen şerefsizlerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından derhal çıkarılması tarihe, ecdada, vatana ve millete namus borcudur" dedi.

Diyarbakır Sur Belediyesi'nde mazbata töreni sırasında bazı DEM Partililerin, başkanlık odasındaki Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın portrelerine yönelik hakaret içeren ifadeler kullandığı görüntüler büyük tepki topladı. Görüntülerin kısa sürede yayılmasının ardından İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, mülkiye müfettişi görevlendirildiğini açıkladı. Olayla ilgili bir kişi tutuklandı.

'VATANDAŞLIKTAN DERHAL ÇIKARILMALILAR'

Gündem olan olay ilgili bir tepki de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den geldi. Bahçeli, "Türk bayrağını kabullenemeyen şerefsizlerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından derhal çıkarılmalı" ifadelerini kullandı.

Bahçeli'nin açıklaması şöyle:

"31 Mart seçimlerinden kısa süre sonra, DEM’lenmiş bazı belediye başkanlıklarında sahnelenen azgın tahrikler, Türkiye Cumhuriyeti’nin hükmü şahsiyetine yönelik hakaretamiz muamele ve haince tacizler geçmişten ders almayan muhasım tortularının dış bağlantılı sipariş eylemleridir.

'BÖLÜCÜ ALÇAKLAR...'

Vatanımızın bir bölümünde İstiklal Marşının söylenmesine direnen, Türk bayrağının asılmasını ve şehitlerimize saygı duruşunu reddeden, Aziz Atatürk ile Cumhurbaşkanımıza kaba ve yaralayıcı ifadeler kullanan bölücü alçaklar bu milletin evladı, Türkiye Cumhuriyeti’nin de mensubu olamazlar. Ülkemizi fiilen işgal altında gösterme provalarını hazmetmek mümkün değildir.

Türk bayrağını kabullenemeyen şerefsizlerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından derhal çıkarılması, mallarına-mülklerine el konulması, bunun yanında DEM Parti hakkında kapatma davasının açılarak bölücü milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması, müfettiş görevlendirilmesiyle oyalanmaktan ve zamana oynamaktan vazgeçilmesi tarihe, ecdada, vatana ve millete namus borcudur."

"SKANDALLARIN ASAL SORUMLUSU..."

Türk milletini 'yerel halk' ifadesiyle değersizleştirmeye hizmet eden müfsit zihniyetin, son günlerde maruz kaldığımız skandalların asal sorumlusu olduğunu hiç kimse inkar edemeyeceğinin altını çizen Bahçeli, "Küresel emperyalizmin tasallut ve telkini altında iç huzur ortamını zedelemek suretiyle faal halde bulunan terör sevicilere boyun eğmek, serpilen hıyaneti özgürlük ve demokrasi çerçevesinde normalleştirip yumuşatmak, bilinmelidir ki, milli felakete çanak tutmak, devlete ve millete kastetmektir. Ay yıldızlı al bayrak bağımsızlığımızın simgesi, İstiklal Marşı hürriyet namusumuzun, birlik ve beraberlik hissiyatımızın manzum seslenişidir. Bunlara kim karşı geliyorsa, bunlarla kimlerin sorunu varsa, mutlak surette hukukun amir hükümleri işletilerek hesaba çekilmelidir. Gelişmeler karşısında aziz milletimiz infial halindedir" dedi.

"DEM Parti hakkında kapatma davasının açılarak bölücü milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması, müfettiş görevlendirilmesiyle oyalanmaktan ve zamana oynamaktan vazgeçilmesi tarihe, ecdada, vatana ve millete namus borcudur"
Bahçeli, "Türk bayrağını kabullenemeyen şerefsizlerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından derhal çıkarılması, mallarına-mülklerine el konulması, bunun yanında DEM Parti hakkında kapatma davasının açılarak bölücü milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması" gerektiğini ifade ederek, müfettiş görevlendirilmesiyle oyalanmaktan ve zamana oynamaktan vazgeçilmesinin tarihe, ecdada, vatana ve millete namus borcu olduğunu vurguladı.

Türkiye Cumhuriyeti'ni sömürge ülkesi veya çadır devleti görenlerin taşıdıkları sorumluluk ne olursa olsun bedel ödemelerinin hayat memat konusu olduğunun altını çizen Bahçeli, "Sandık sonuçlarını, bekamızın ve bağımsızlığımızın önüne, hatta üstüne çıkarmaya gayret eden terör maşalarının ateşle oynadıklarını ikazla bildirmek tarihi bir vazifemizdir. Bu nedenle, Millet Meclisimizin açılması ile başlayan sürecin manasını ayrıntıları ile bilmenin, devlet ve millet hayatımızda yeniden karşımıza çıkan tehditlerin doğru anlaşılmasında mühim bir tesiri olacağına inanıyorum. Türkiye'yi Mondros ve Sevr şartlarına tekrar sürüklemeye çalışan terör piyonları bu hesap hatasının sonuçlarına en ağır şekilde katlanmak durumundadır. En müşkül anlarda bile Türk milletine gücü yetmeyenlerin, bugün yeni metotlarla şanslarını bir kez daha denemeye kalkışmaları beyhude bir çabadır. Tarihin acı ve tatlı hatıralarla kapanmış sayfalarını, son bulmayan intikam duygularıyla, asla hak etmediğimiz insanlık dışı iftiralarla yeniden açılmasına heveslenmek dikkat etmemiz gereken bir tehlike olarak karşımızdadır" açıklamalarında bulundu.

"EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR VE MİLLET İSE TÜRK'TÜR"

Türkiye'nin yükselişi, tıpkı 23 Nisan 1920‘de tecelli eden şuurda anlamını bulduğu gibi; ayrışmayı değil birleşmeyi, dağılmayı değil buluşmayı, parçalanmayı değil kucaklaşmayı, farklılaşmayı değil bütünleşmeyi hedefleyen kolektif anlayışla mümkün olduğunu belirten Bahçeli, "Dün olduğu gibi bugün de, kardeşliğimize musallat olan gelişmeler karşısında en önemli direnç gücümüz milli birlik ve dayanışma ruhumuzdur. Meclis'i Gazi, varlığı Gazi, devleti Gazi olan bir milletin teröre ve hıyanete bulaşmış, dış düşmanlarla el ele vermiş siyasi bölücülere göz yumması düşünülemeyecektir. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ve millet ise Türk'tür. Hiçbir bölücü odağın, terörizme yardım ve yataklık yapan hiçbir menfur oluşumun, Mehmetlerimize kurşun sıkan hiçbir hain örgüt uzantısının, İstiklal Marşımıza ve Türk bayrağına düşmanlık besleyen hiçbir işgal artığının Gazi Meclis'te yeri olamaz, demokrasi adına söyleyecek tek bir sözleri dahi bulunamaz. Dün en buhranlı anlarda, en ağır şartlarda bile demokrasinin erdeminden ayrılmayan Gazi Meclis'te her fikre cevaz vardır, ama ihanete, bölücülüğe, bölünmeye icazet yoktur, izin yoktur, fırsat yoktur, katiyen de olamayacaktır. Bu tarihi ve milli kararlılığa herkesin riayeti samimi dileğimdir" ifadelerini kullandı.
"Cumhuriyetimizden üç yıl önce açılmış olan TBMM, nasıl ki yeni Türk devletinin doğuşunu müjdelemişse, pırıl pırıl çocuklarımız da ülkemizin onurlu ve yüksek geleceğini müjdelemektedir" diyen Bahçeli, "Milletimiz, bağrından yetişen yeni nesillerle varlığını sürdürecek, devletimiz genç kuşaklarla geleceğe umutla bakmaya devam edecektir. Bu vesileyle sevgili çocuklarımızın ve bugünün kendilerine ithaf edildiği dünyadaki bütün çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutluyor, hepsinin gözlerinden öpüyorum. Yüzyıllarca hüküm sürdüğümüz coğrafyalarda, varlığını feda ederek huzur içinde yatan meçhul kahramanların muhterem hatıralarını minnetle yâd ediyorum. Bugün Türkiye Cumhuriyeti'nde hayat ve vücut bulmamızı sağlayan kahraman şehitlerimizi, kutlu Meclis'i emanet eden büyük Atatürk'ü, ilk Meclis'in muhterem üyelerini, ebediyete irtihal etmiş tüm milletvekillerini rahmetle, hürmetle anıyorum" açıklamalarında bulundu.

Düzenleyen:  - Politika
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Teoman22 Nisan 2024 13:28

Doğrudur vatandaşlıktan çıkarılmaları lazım

Sonraki Haber Yükleniyor...