Gagarin’den 60 yıl sonra...

Gagarin’den 60 yıl sonra...

GÜNDEM Haberleri

Yıllardır Neil Armstrong’un ezan sesi duyup duymadığı, Müslüman olup olmadığı konuşulur. Ezan sesi isteyen Ay’da olur, kendi okur.

İRFAN ÖZFATURA

Çocuklarına Gülay, Nuray, Şenay, Hilâl, Zuhal, Necmi, Necmiye, Yıldız, Asuman, Ülker,  Sema, Feza, Süreyya koyan bir millet meraklı olmalıdır uzaya.  
Uluğ Bey, Kadızâde-i Rûmî, Gıyâsüddin Cemşid, Ali Kuşçu, Piri Reis, Hezarfen ve nicelerini yetiştirmişsin, başka söze hacet var mı daha?
Düşünün otobüslerimiz bile havalı Apollo adını taşırdı, Jet Turizm'le çıkardık yollara.
Hepimizin çocukluk hayali  bir rokete binip Ay’a gitmek, kraterler arasında gezinmekti. Yer çekimsiz alanlarda uçarcasına, yüzercesine dolaşmak, lüp lüp havada asılı damlaları yutmak.
Bunu biraz da o hayalperest Fransız sokar kafamıza.
Jules Verne'in işi ansiklopedilere hikâye uydurmaktır. Bir çocuğa güneş sistemi, peykler, yörüngeleri hususunda iki sayfa okutamazsınız ama işin içine macera katarsanız iki cildi yalayıp yutar.
Mösyö Jules birçok ilk gibi “Ay’a seyahat” mevzuuna da kafa yorar. Bir kaç kahraman ayarlar, bir mermiye bindirip fezaya yollar.
Kitabın büyük kısmı o mermiyi atacak topun inşaası ile geçer. Barut, itme gücü, ivme, atmosfer, sürtünme, ısınma hakkında bir sürü teferruat...

Gagarin’den 60 yıl sonra...

ELLER YUKARI
Her hikâyede olduğu gibi iyi adamlar projenin selameti, kötüler de nihayeti için uğraşırlar. Hatta iş düelloya varır. İki taraf ellerini kabzaya atar ama ateş edemezler, rakiplerinin suiniyetli olmadığını anlar, vuruşmaktan vaz geçerler son anda.  Hasılı hasımlar hısım olur, aynı mermi içinde uzanırlar uzaya.
Efendim zikrolunan top için 200 metre derinliğinde bir kanal kazılmış, on binlerce ton metal dökülmüştür dev potaya.
Mermi ise alüminyumdan mamuldür, gövdesinde lombozlar vardır ki, manzara kaçırılmaya.  
Yüzlerce ton barut patladığında Florida'da zemin sarsılır, civar evler yıkılır, limandaki gemiler çarpışır ama mermi deforme olmaz, mürettebat sıhhat ve afiyet içinde uçar. Hâlbuki saniyede on bin metrelik bir ivme insanı n’apar?  
Ay’a Seyahat romanının değişik baskıları var. Elime geçenlerden birinde merminin Ay yörüngesine oturduğu, kıyamete kadar dönüp duracağı, diğerinde ise okyanusa düştüğü yazar.
Belki de mütercimler sonu tatsız bitmesin diye böyle bir final uydurdular.

ÇOK VAKİT KAYBETTİK
Jules Verne 1800’lerde yaşamış, demek o gün itibarıyla Avrupa’da roket, fişek bilinmiyor.
Hâlbuki Çin bu konuda hayli ileridir, Türkler desen ona keza.
Lagari Hasan Çelebi bizzat füzeye biner uçar, maharetini gösterir dosta düşmana. Ki 17 YY. Jules’ün dedesi doğmamıştır daha.
Ay bizim için çok önemli, bir kere bayrağımızda nazlı hilal var, mübarek gün ve geceler ona bakılarak tayin edilir sonra.
Osmanlı, geçtiğimiz yüzyıllarda işgaller ihanetler yaşar. Gailelerden başını kaldırıp da fezaya bakamaz.
Ama bu gün yetişmiş insandan yana şanslıyız. On yaşında çocuklarımız on ayrı programda klavye ağlatıyor.
Artık birinin daktilo kullanması, ehliyeti olması, lisan bilmesi,  seminerlere katılması, duvarlar dolusu sertifika alması meziyet sayılmıyor. Bir eleman bırakıp gitti diyelim işiniz aksamıyor, yerine bir başkasını bulabiliyorsunuz rahatlıkla.

GEÇ OLDU GÜÇ OLMASIN
Ay’a ayak basmak hâlâ cazip mi bilemiyorum. Öyle olsa İngilizler parseller, bırakmazlardı sana bana. Ama şu var ki, fezada olmak zorundayız, artık muharebeden, muhabereye her işimiz uydularla. Birkaç yıl sonra kullanmaya başlayacağımız otonom araçların da gözü gökte olacak..
TOGG'a, “Çocuğu okula bırak, misafiri havaalanında karşıla, dönüşte kasaba uğra” diyebileceksiniz rahatlıkla. Tabii tepede uydunuz varsa.
TÜBİTAK, ASELSAN, ROKETSAN yıllardır hazırlanıyor. DeltaV’nin geliştirdiği hibrit motorumuz, hem katı hem sıvı yakıt kullanabiliyor.
Bu sahanın önü açık, bizi nano teknoloji ve robotlar konusunda da ileri taşıyacak inşallah.

ABD-USSR
Bunları herkesten önce hisseden iki ülke var: Amerika ve Rusya.
Zaten yarış da onlar arasında geçiyor, astronotlarla kozmonotlar çekişiyor. ‘Apollo’larla ‘Soyuz’lar köşe kapmaca oynuyor.
Peki gidip de ne bulacağız orada? Bilmem Bozes ve Musk neyi arıyorlarsa!
Ya para?
İlk işimiz eğitim, hoş 100 roket birden ateşleyecek değiliz ya, acele yok, ufak ufak, emin adımlarla…

SEMANURLAR, FEZACANLAR
Henüz bir Türkonotumuz yok, bunlar hususi eğitimlerden geçen insanlar, ha deyince bulamazsınız, fikren ve bedenen yetiştirilmeleri gerekiyor.
Bir savaş pilotu bile ne testlerden ne testlerden geçiyor.
Kolay değil, Ay’a ayak basmak için NASA’nın bütçesi %500 artırılmış, 400 bin devlet memuru ve özel sektör çalışanı (akademisyen, mühendis, teknisyen) yardıma çağrılmış.
Hatta Başkan Nixon, felaketle bitme ihtimaline karşı bir de “taziye konuşması” hazırlamış.

NEREDEN NEREYE
4 Ekim 1957... Sovyetler Sputnik1 uydusunu dünyanın yörüngesine gönderir ve macera başlar.
22 gün boyunca radyo sinyalleri yollayan uydu, dünya atmosferine girer ve yanarak yok olur.
ABD bir sene sonra “Explorer I”ı  dünya yörüngesine oturtur.

Gagarin’den 60 yıl sonra...
SSCB, 1959'da Luna 2 adlı uzay mekiğini Ay’a fırlatır.
12 Nisan 1961... Vostok 1 adlı uzay mekiği, kozmonot Yuri Gagarin’i dünyanın yörüngesine çıkarır. Yuri 108 dakikada 327 kilometre yüksekliğe ulaşır.
NASA da altta kalmaz, ürettiği mekiklerle önce maymunları, sonra astronot Alan Shepard'ı fezaya yollar. Ancak Shepard dünya yörüngesine ulaşamaz.
Bunu bir yıl sonra Astronot John Glenn başaracaktır (20 Şubat 1962), 4 saat 56 dakika kalacak ve dünyanın çevresini üç defa turlayacaktır.
Rus Valentina Tereshkova, Vostok 6 adlı uzay mekiğiyle uçarak “uzaya çıkan ilk kadın” unvanını alır (16 Haziran 1963).
ABD, Sally Ride ile cevap verir onlara.

Gagarin’den 60 yıl sonra...

 

BENİM İÇİN KÜÇÜK İNSANLIK İÇİN BÜYÜK
Ve ABD büyük paralar harcayarak dananın kuyruğunu koparır. 16 Temmuz 1969'da Ay’a iniş yapan ilk insanlı uzay gemisi Apollo 11 yola çıkar. 20 Temmuz’da Ay’ın yörüngesine girer ve inmeyi başarırlar. Neil Armstrong, Ay’a ilk ayak basan insan olur. Daha sonra Buzz Aldrin’in de iner, ikinciliği kapar. İnsan Michael Collins’e git sen de dolaş demez mi? Onu niye nöbete dikiyorsun, sanki uzaylılar gemiyi çalacak.

Gagarin’den 60 yıl sonra...
Derken heyecan biter, daha dün NASA’yı alkışlayanlar, sövmeye başlar. Yetti gari, nereye gidiyor bu paralar? 1972'den itibaren de Ay’a yolculuk yapılmaz.
Sonra sahneye Çinliler çıkar. ABD’nin Gemini mekiğini kopyalayıp yapıştırır (Shuguang- 1970) ama başarılı olamazlar. Peşini bırakmaz, Rus Soyuz mekiğinin taklit eder (Shenzhou) hedefe ulaşırlar. Taykonot Yang Liwei uzayda 21 saat kalır. Yıl 2003. Demek 33 yıl uğraşırlar.
NASA, 2011 yılında Columbia, Challenger, Discovery, Atlantis ve Endeavour gibi devlet bütçesiyle yürütülen çalışmaları rafa kaldırır.
Bundan böyle şirketleri teşvik etme kararı alır. (bk. Elon Musk, Şekil 1/A)

 

 

 

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...