Kadın cinayetlerinin baş sebebi ani öfke! Şüphe, kıskançlık ve ayrılığı kabul etmeme önemli nedenler...

Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Kadın cinayetlerinin baş sebebi ani öfke! Şüphe, kıskançlık ve ayrılığı kabul etmeme önemli nedenler...
Gündem Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Kadın cinayetlerinin yüzde 48’i anlık gelişen tartışmalar, yüzde 25’i kıskançlık, yüzde 10’u ayrılığı kabul etmeme sebebiyle işleniyor.

ESMA ALTIN - TBMM Kadına Karşı Şiddet ve Ayrımcılığı Araştırma Komisyonu tarafından hazırlanan taslak raporda, kadın cinayetleri ve şiddetin sebepleri tek tek sıralandı. İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan kadın cinayeti olaylarının sebepleriyle ilgili yapılan çalışmaya atıfta bulunulan raporda, kadın cinayetlerinin yüzde 48’inin anlık gelişen veya kronik hâle gelmiş tartışmalardan kaynaklandığı belirtilirken, yüzde 25’inin kıskançlık, yüzde 10’unun ayrılığı kabul etmeme, yüzde 9’unun boşanma süreci ve yüzde 8’inin diğer (ekonomik problemler, namus, cinsel ilişkiyi kabul etmeme vb.) sebeplerle gerçekleştiği aktarıldı.

ALKOL VE UYUŞTURUCU 

Raporda kadına yönelik şiddetin riskini artıran sebeplere de yer verildi. Buna göre, kadının yaşının genç olması, düşük sosyoekonomik durum, düşük eğitim düzeyi, kadının ayrılmış veya boşanmış olması, gebelik, çocukluk çağında cinsel istismara ve ebeveynler arasında şiddete maruz kalma, depresyon, aşırı alkol-uyuşturucu kullanımı, şiddeti kabul etmesi gibi faktörlerin, kadına yönelik şiddet riskini daha da artırdığı belirtildi.

ÇOCUKLARI İÇİN AYRILAMIYORLAR

Kadın cinayetlerinde mükerrer suçların söz konusu olduğu vakalarda, reddedilme, ayrı kalma ve yeniden birleşme, üçüncü şahıslarla ilişki (aldatılma durumu veya şüphesi), psikiyatrik bozukluk (özellikle kronik şizofreni gibi hastalıklar), ayrılık sonrası çocuklarla görüşme konusunda yaşanan sorunlar ve toplumsal baskılar gibi hususların kadın cinayetlerinde belirleyici etkenler olduğunun tespit edildiği kaydedildi. Ayrıca, eşi tarafından şiddete maruz bırakılan evli ve çocuk sahibi kadınların, mükerrer ve ağır derece şiddete rağmen, çocuklarının geleceğini düşünerek ayrılmaktan kaçındığı, bu durumun ise kadınların koruma tedbirlerine başvurmasını engellediği bildirildi. Kadına yönelik şiddetin önüne geçmek için Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından hayata geçirilen “Beyaz Ev Projesi”nin kanuni dayanağa kavuşturulması, bu tür merkezlerin yaygınlaştırılması ve merkezlerde sadece erkeklere psikososyal destek hizmetlerinin verildiği ayrı birimler oluşturulması gerektiği önerildi. Ayrıca şartlı salıverme hükümlerinin uygulanamayacağı suç kapsamının kadına yönelik şiddet suçlarını da içine alacak şekilde genişletilmesi veya bu suçlarda şartlı salıverme sürelerinin uzatılması gerektiği vurgulandı.

Kaynak: Türkiye Gazetesi

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...