Suçu kabullenmeyen de var, başkasına atan da! Grand Kartal davasında müebbet alan 11 kişi kendilerini böyle savunmuştu
Bolu'da 78 kişiye mezar olan Grand Kartal Otel faciasında 11 sanığa ağırlaştırılmış müebbet cezası verildi. Sanıkların dava sürecinde yaptıkları ifadeler tepki çekmişti. İşte o ifadelerden öne çıkanlar..
Bolu’da 78 kişinin hayatını kaybettiği Grand Kartal Otel yangınına ilişkin dava sona erdi. Yangın faciasına ilişkin davada otel sahibi Halit Ergül'ün de aralarında bulunduğu 11 kişiye ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.
Ağırlaştırılmış müebbet alan isimler şöyle sıralandı:
Otel sahibi Halit Ergül, eşi Emine Ergül, kızı Elif Aras, kızı Ceyda Hacıbekiroğlu, damadı Emir Aras, Otel Müdürü Zeki Yılmaz, Gazelle Otel Genel Müdürü Ahmet Demir, Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun, İtfaiye Eri İrfan Acar ve Otel Muhasebe müdürü Kadir Özdemir.
Sanıkların dava sürecinde yaptığı ifadeler kamuoyunda tepki çekmişti.
İşte o ifadelerden öne çıkanlar:

OTEL SAHİBİ HALİT ERGÜL: OLACAKLARI BİLSEYDİM OTELİ KENDİM KAPATIRDIM
Otelin sahibi Halit Ergül verdiği ifadede, "Bu olayın olabileceğini bilseydim ne misafirleri ne eşimi kaldırırdım, ne kendim kalırdım. Oteli kendim kapatırdım." demişti.

EMİNE ERGÜL: YAPTIĞIM HİÇBİR ŞEYİN BU ACI OLAYA NEDEN OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUM
Grand Kartal A.Ş. Yönetim Kurulu üyesi Emine Murtezaoğlu Ergül, yaptığı hiçbir şeyin yaşananlara neden olmadığını düşündüğünü belirterek "O gece otelden hasbelkader çıktım. Benim kızlarım ve benim yönetim kurulu üyesi olmam dışında bir görevim yoktur. Benim eksikleri bilecek durumum yok. Ben çocuklarımı büyüttüm, onların eğitimleri ile ilgilendim. Anne ve babamın bakımları için uğraştım" ifadelerini kullanmıştı.

ELİF ARAS: ŞANS ESERİ KURTULDUM
Halit Ergül'ün kızı ve şirketin yönetim kurulu üyesi Elif Aras da şans eseri kurtulduğunu belirterek şunları söylemişti:
"Bütün gece insanlar ne yapabiliyorsa onları yaptık. İnsanlara camlardan atlamamaları gerektiğini söylüyordum, yardıma ihtiyacı olanlara yardım ediyordum. Benim telefonum oda da kalmıştı, bu sebeple yanımda kim varsa sürekli 112 Acil Çağrı Merkezi'ni arattırıyordum. Yangını söndürmek için gelecek olan araçları yönlendirmek için vatandaşları ve araçları güvenli bölgelere yönlendirdik. Eşim o gün tutuklandı ve biz İstanbul’a gittik. Bende o koridorda takılıp düşseydim, dumana biraz daha maruz kalsaydım bugün burada olmazdım"

"BENİM OTELDE HERHANGİ BİR YETKİM YOK"
Grand Kartal A.Ş. Yönetim Kurulu üyesi Halit Ergül’ün kızı tutuklu sanık Ceyda Hacıbekiroğlu savunmasında şöyle konuşmuştu:
"İstanbul'dan eşim geldi. Çocuklarımı, beni ve ablamı Bolu merkeze götürdü. Ben otel sahibi olarak orada değildim, diğer müşteriler gibi sömestr tatili için oradaydım. Böyle bir trajedi yaşanması beni gerçekten derinden üzüyor. Bu oteli rahmetli dedem kurdu, şirkette 5 kişinin bulunması zorunluluğu vardı. Bizde yönetime alındık. Bizim sorumluluğumuz ve yetkimiz olmamasına rağmen babam bizi yönetime aldı. İstanbul'da yaşıyorum, sadece tatil zamanlarında otele gidiyorum. Benim otelde herhangi bir yetkim yoktur"

EMİR ARAS: ÇIKARKEN YANGIN VAR DİYE BAĞIRDIM
Yangının ilk başladığı dakikalarda odadan çıkarak koridora bakan ve sonrasında yaklaşık 1 dakika içerisinde eşyalarını toplayarak ailesiyle kimseye haber vermeden kaçan otelin genel müdürü Emir Aras da ifadesinde "Yangının hızla yayılacağını bilsem eşimi ve çocuğumu orada kaldırır mıydım?" demişti.
Aras "Görüntülerin zaten çıkacağını biliyorum. Ben o an dumana odaklanmışım. Benim nasıl çıktığım orada belli. O ana kadar ne yapacağımın bilincinde değildim. Çıkarken yangın var diye bağırdım. O andaki panikle dumana doğru gidiyorum." sözleriyle kendini savunmuştu.

OTEL MÜDÜRÜ ZEKİ YILMAZ SUÇU BAŞKALARINA ATMIŞTI
Grand Kartal Otel'in müdürü Zeki Yılmaz, "Her ne kadar otel müdürüysem de çok fazla yetkim ve sorumluluğum yoktur" ifadelerini kullanmıştı. 3. kata inip insanları 1. katta bulunan kayak odasından çıkmaları için yönlendirdiğini anlatan Yılmaz, "Daha sonra kendim de otelden dışarı çıktım. Otel ile ilgili güvenlik ve diğer tüm önlemler, otel sahibi Halit Ergül'ün damadı Emir Aras tarafından takip edilmektedir. Ben de bu süreçlerde Emir Aras'a yardımcı olmaktayım. Otel sahibi Halit Ergül'ün bu denetimlerden ve alınan önlemlerden bilgisi bulunmaktadır." diye konuşmuştu.
Yılmaz, ocak ayında verdiği ifadesinde şunları söylemişti:
"Benim otel yönetiminde tam bir yetkim olmaması nedeniyle işleyen süreçlerle ilgili olarak ayrıntılı bilgim olmuyor.Benim işletme müdürü olarak ayrı bir odam da bulunmamaktadır. Gün boyu resepsiyonda bulunurdum. Her ne kadar otel müdürü isem de çok fazla yetkim ve sorumluluğum yoktur. Duman sensörleri, yangın tüpleri ve yangın hortumlarından, otelin teknik personeli olan Hüseyin Bey sorumludur.Meydana gelen yangın olayında, Grand Kartal Otel isimli işletmede alınması gereken tedbirler konusunda benim herhangi bir kusurum olup olmadığını bilemiyorum."

"SORUMLU OLMADIĞIMI DÜŞÜNÜYORUM"
Gazelle Otel Genel Müdürü Ahmet Demir, yaşanılan elim olay sebebiyle çok üzgün olduğunu ifade ederek, "Yitirilen her bir can, benim için çok ama çok büyük bir üzüntü sebebi olmuştur. Bu olaydan duyduğum üzüntü sebebiyle günlerce uykusuz kaldım. Yaşanılan acı aklımdan çıkmıyor. Elbette yaşanan acı tarif edilemez." demişti. Demir bir diğer savunmasında "2010 yılından beri bulunmadığım işletmede sorumlu olmadığımı düşünüyorum." diyerek tahliyesini talep etmişti.

SEDAT GÜLENER: BU ŞEKİLDE SUÇLANMAMIZ MADDİ GERÇEKLE ÖLÇÜLEMEZ
Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, "Bu işlemlerin hiçbirinde benim dahlim yok. Denetimi iptal etmek ve bildirmemekle suçlanıyorum. Denetim iptal edilmemiş. İtfaiye uygunluk raporundan vazgeçilmiş. Ahmet Demir'le telefon görüşmemde iptalle ilgili bir görüşmem olmadı. Ahmet Demir'e konuyla ilgili bilgimin olmadığını söyledim. İtfaiye müdürlüğüne yönlendirdim. Zorla 'bu raporu alacaksın' deme gibi bir gücümüz yok. Talep üzerine iptal işlemi yapılıyor. Bu şekilde suçlanmamız maddi gerçekle ölçülemez. Bizim görevimiz olmadığı halde muhtemel kastla suçlanırken burayı kapatmakla görevli olanların yargılanmaması veya taksirle yargınlanması hedef saptırmaktır" demişti.

KENAN COŞKUN DA SUÇUNU KABUL ETMEMİŞTİ
İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun ise ifadesinde "Olay yerine vardık. Tüm ekip olarak üzerimize düşen kurtarma eylemlerinde bulunduk. Onlarca insanımızın da kurtarılmasına vesile olduk. Üzerimize atılı olan bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma suçunu kabul etmiyorum. Zira buna dair somut bir delil ibrazı tarafıma yapılmamıştır. Bu aşamada tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmamı talep ederim" diye konuşmuştu.

İRFAN ACAR BAYGINLIK GEÇİRMİŞTİ
İtfaiye Eri İrfan Acar ifadesinde şunları söylemişti:
"Grand Kartal Otele gittiğimde kapıda beni karşıladılar. Otelin en üst katına çıkarak yaptığım denetim sonucunda en alt kata kadar girmediğim yer kalmadı. Işık yönlendirme levhaları uygun değil, acil aydınlatmalar uygun değil, sprinkler sistemi yok, algıla sistemi mevcut. Vanaya gidip baktığımda arıza ışıkları yanıyordu, duman tahliye yoktu. Havuz ve SPA bölgesinde ikinci acil çıkışları yok restoran kısmında ikinci acil çıkışlar mesafeyi kurtarmıyor. Bu eksikleri söyledim. Benim görevim denetime çıkmaktır. İptalini daha sonradan öğrendim. Burada yasal süre 15 gündür. Aşağıdaki kafenin denetimi geldi. 70 metrekare kafe, aranan şartlara baktım, ikinci acil çıkışlara gerek yoktur. Bu kafeterya 2021 ya da 2022 yılında rapor düzenledik. Burada uygunluk verdik. Binayı komple değerlendirmedim. Sadece kafeyi değerlendirdim. Benim yaptığım işler bunlar. Grand Köroğlu isimli tesiste işletme belgesi verilmek üzere denetim yapılmıştır. Yapılan denetimde yangın kaçışlarını gösteren kat planı bulunmuştur"
İrfan Acar, savunmasını yaptıktan sonra baygınlık geçirmesiyle gündem olmuştu.

KADİR ÖZDEMİR: YANGIN EĞİTİMİ VERİLMEDİ
Otel Muhasebe müdürü Kadir Özdemir de ifadesinde "Otelde yangın eğitimi verilmedi, tatbikat yapıldığını bilmiyorum, tahminen yapılmamıştır." diyerek tepki çeken bir açıklamada bulunmuştu.







