Yalan motoru

A -
A +

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Beyaz Saray’daki tarihî görüşmenin ardından ABD’de düzenlediği basın toplantısında, ABD’nin Türkiye’ye uyguladığı CAATSA yaptırımları ve Millî Muharip Uçağımız KAAN’ın ilk seri üretiminde kullanılacak motor alımı konusunda aslında herkesin bildiği bir meseleyi dillendirdi.

 

Söylediği şuydu;

 

"CAATSA bizim açımızdan şöyle bir sıkıntı; iki NATO müttefiki arasında birbirlerinden bir şey almayı engelleyen bir yasal kısıtlamanın olması sistemik olarak büyük bir problem.

 

Mesela almayı beklediğimiz KAAN’ın motorları… Şu anda ABD Kongresi’nde bekliyor, lisansı durmuş durumda. Onların lisansının hayata geçip motorların gelmesi lazım ki KAAN’ların üretimi başlayabilsin. Bütün bunların halli teknik bir konu iken, aslında bizim ABD ile ilişkimizde sınırlamaların olması, bizi ister istemez uluslararası sistemde daha farklı arayışlar içerisine itecek. Kendi niteliklerimizi zaten geliştiriyoruz, onda hiçbir problem yok… Ama hiçbir ülke kendi geliştirdiği yeteneği ile kendi kendine yeterli olmuyor.”

 

Fidan’ın söylediği yeni hiçbir şey yok.

 

Nitekim KAAN’ın piste çıktığı ilk günden bu yana, ilk seri üretimin ithal motorlarla yapılacağı, TEI’nin geliştirdiği yerli motor TF35000’in ise test aşaması tamamlandıktan sonra 2032 yılından itibaren KAAN’da kullanılacağı, en azından bu işlere az çok merakı olan herkesçe bilinmekte.

 

-Ki, bu takvimin de geri çekilmesi için geceli-gündüzlü çalışılıyor.

 

Şunu da ilave edelim, bu motorları başkaları en az 15 yılda geliştirirken, bizimkiler 7,5 yıllık takvimden daha da aşağı çekmeye uğraşıyor.

 

     ***

 

Sayın Hakan Fidan, konuşmasında özellikle “lisans” talebine dikkat çekiyor ki, bu özellikle ithalat için çok önemli.

 

Hatırlarsanız Pakistan’la anlaştığımız ATAK helikopterlerini sırf bu yüzden iptal etmek zorunda kalmıştık.

 

Kendi motorumuz hazır olana kadar ABD’den, F-16’larda da kullanılan General Electric’in F110 motorunu kullanmak için lisans izni talep ediyoruz.

 

Fidan, ABD bu izni vermezse uluslararası sistemde başka arayışlarımızın olacağına da özellikle dikkat çekiyor.

 

Yakın zamanda F-16 alamama sıkıntısından dolayı Eurofighter’a yöneldiğimizi hatırlayın…

 

Bakan Fidan, benzer bir sıkıntı olmaması için ABD’ye peşin peşin çağrıda bulunuyor, hepsi bu.

 

     ***

 

Peki ABD bize bu motor için lisans vermezse ne olacak?

 

Çin, KAAN’ın rakibi olan beşinci nesil J-20 savaş uçaklarında ilk prototipleri Rusya’dan aldığı Saturn/Lyulka 117S/AL-41F motoruyla yapmış.

 

Bizim prototip için buna da ihtiyacımız yok…

 

Çünkü prototip ilk 10 KAAN için biz F-16’larda kullanılan F110 motorunu temin etmişiz zaten.

 

İlk iki KAAN şu an bu motorla uçuyor.

 

Bize, kendi motorumuz TF35000 hazır hâle gelene kadar, 2028’de seri üretime başladığımızda gerekecek.

 

Onu da Çin’in yaptığı gibi Rusya’dan talep edebiliriz.

 

Şayet ABD’den alabilirsek, KAAN’ı bizden talep eden ülkelere daha erken teslim etmek için geçici bir çözüm olacak.

 

Yani, ABD bize motor vermezse KAAN projesinin çöp olduğu falan yok.

 

Ama muhalif zevata bakarsanız, böylesine bir tablo varmış, ABD’nin motoruna güvenerek böylesine devasa bir projeye girişmişiz gibi saçma sapan yorumlarla günlerdir gündemi meşgul ediyorlar.

 

     ***

 

Daha geçen sene bile ABD’den motor konusunda lisans istendiği haberlere konu olmuşken, bu konuyu Bakan Fidan dillendirir dillendirmez sanki ilk defa açıklanmış gibi davranmak akıl alır gibi değil.

 

Buna ya cehalet denir yahut kötü niyet.

 

En nihayetinde aynı zevat, KAAN görücüye ilk çıktığında da kabini tutan çubuğa ‘süpürge sapı’, üretilen en kritik parçasına ‘kalorifer peteği’ yakıştırması yapmamış mıydı?

 

“Motoru çalışmıyor kardeşim, tekerleklerine elektrikli motor takmışlar, bununla yürüyor” yalanını yaymamışlar mıydı?

 

Bunlar İHA ve SİHA’larımızı “Ne var bunda kardeşim? Markette bile bunlardan satılıyor” diye aşağılamaya kalkmamış mıydı?

 

     ***

 

Hülasa dertleri millî ve yerli üretimi teşvik etmek falan değil, aksine baltalamak. Bunun için de her türlü çarpıtma ve karalamayı kendilerine vazife biliyorlar.

 

Ama unutmasınlar; dünyada sadece 4 ülkenin üretebildiği beşinci nesil KAAN, en geç 2029’da onlara rağmen Türk Silahlı Kuvvetleri’ne teslim edilmeye başlanacak.

 

Belki de 2032’den çok önce, yerli motorumuz TF35000 ile hava sahamızı koruyacak.

 

Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, “KAAN seri üretimi yabancı değil, yerli motor üzerinden planlandı. KAAN savaş uçağının ana motoru TF35000 ve yardımcı güç ünitesi APU60 için geliştirme faaliyetleri başarıyla devam etmektedir. Savunma sanayisinde süreç daima bu şekilde işler. Önce mevcut motorlarla başlanır, ardından millî motor projeleri devreye alınır. Biz de KAAN’ı blok yaklaşımıyla üretiyoruz” dedi.

 

Aynı şekilde KAAN’ın teslimat takviminde bir gecikme olmadığını, sadece seri üretimi riske atmamak için farklı tedarik kanallarıyla çalışıldığını, alternatifleri eş zamanlı olarak değerlendirdiklerini söyledi.

 

İşte bu gerçek, bir İsrail’i titretiyor, bir de FETÖ güdümlü bu yalan motorlarını!..

 

 

 

Yücel Koç'un önceki yazıları... 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.