Ateşin yakamadığı ebrular: Hatib Mehmed Efendi'nin sanat mirası sergide

- Güncelleme:
Ateşin yakamadığı ebrular: Hatib Mehmed Efendi'nin sanat mirası sergide

Kültür - Sanat Haberleri

Osmanlı devrinde ortaya çıkardığı tarzla ebru sanatını canlandıran Hatib Mehmed Efendi, bir yangında eserlerini kurtarmaya çalışırken vefat etti. Ancak sanatçının yolu kül olup gitmedi. Kadırga Sanat’ta açılan “Hatib Ebrusu” adlı sergi ise onun izinden giden sanatçıların eserlerini bir araya getiriyor.

MURAT ÖZTEKİN'İN HABERİ - Klasik sanatların zirveye çıktığı Osmanlının 1700’lü yıllarında Ayasofya’nın Mehmed Efendi adlı sıra dışı bir hatibi vardır. Zira Mehmed Efendi’nin hitabeti kadar sanatı da kuvvetlidir... Kendisi Zühdü İsmail Ağa adlı meşhur sanatçıdan hat sanatı dersi alır ama asıl maharetini ebruda gösterir. Ebruyu kimden öğrendiğini bilinmeyen ve bu yüzden “ebrunun kâşifi” zannedilen Mehmed Efendi, su üstüne görülmemiş şeyler yapar ve bu oldukça dikkat çeker. Zira iç içe geçmiş renk dairelerini şekillendirerek yaptığı ve yürek, çarkıfelek ve denizyıldızı gibi şekillerle meydana getirdiği ebru türü, o zamanda kadar meydana getirilenlerden çok farklıdır. Onun bu keşfi, “Hatib Ebrusu” diye anılmaya başlar ve öyle kalır. 

Mehmed Efendi, otuz sene kadar Ayasofya Camii’nde vazife yapar ve aynı zamanda sanat icra eder. Zamanın tarihçileri ebru sanatında hiç kimsenin onun kadar başarılı olamadığını söyler.

Ateşin yakamadığı ebrular: Hatib Mehmed Efendi'nin sanat mirası sergide
Hatib Mehmed Efendi'nin eserleri

DUVARLARI DEĞİL, KİTAPLARI SÜSLEDİ

Duayen sanatçının benzersiz güzellikte ebruları ise o devirde duvarları değil, en kıymetli el yazması kitapları süsler. Mesela Sultan III. Ahmed’in tuğra albümünde Mehmed Efendi’nin ebrularına rastlanır. Zaten kendisi de sanatçı olan Sultan III. Ahmedli yıllar, Osmanlıda kitap sanatlarının âdeta altın devridir.

ESERLERİNİ KURTARIRKEN VEFAT ETTİ

Ömrü boyunca eserleri süsleyen Hatib Mehmed Efendi, vefatında da ebrularla birliktedir! 1773’te sanatçının evinin olduğu Hocapaşa’da bir yangın çıkar. Muhtemelen ahşap olan Mehmed Efendi’nin evini de alevler sarar. İlerleyen yaşına bakmadan hanesindeki çok kıymet verdiği ebru eserlerini kurtarmaya çalışan Mehmed Efendi, yangının ortasında kalarak orada vefat eder. 

Fakat bedeni ve eserleri yanan Hatib Mehmed Efendi’nin tarzı yok olmaz! Geride bilinen meşhur bir talebe bırakmamasına rağmen, Hatib Efendi’nin ebrusu küllerinden doğar. Dahası sanatta yeni keşiflere de yol açar. Ondan bir buçuk asır sonra yaşayan ebru sanatçısı Necmeddin Okyay, yolunu yeniliklerle devam ettirir ve aynı mükemmellikte eserler meydana getirir...

VEFATININ 250. YILINA MAHSUS SERGİ

Bugünlerde ise İstanbul’daki Kadırga Sanat’ta Hatib Mehmed Efendi’ye saygı duruşu mahiyetinde bir sergi görülebiliyor. Fatih Belediyesi tarafından sanatçının vefatının 250. yılına has tertiplenen “Hatib Ebrusu” adlı sergi, Hatib Mehmed Efendi’nin eserlerinin yanı sıra Şeyh İbrahim Edhem Efendi, Necmeddin Okyay, Mustafa Düzgünman, Alparslan Babaoğlu ve Fuat Başar’ın ebrularını bir araya getiriyor. Sergide Neslihan Sarıhasanoğlu’nun hatib ebrusu ile hatai motiflerini birleştirdiği yeni üsluplu eserler de yer alıyor. Sergi, bugüne kadar gelen hatib ebruları ile sanattaki gelişimi de ortaya koyuyor. 

EBRU DENİLİNCE O AKLA GELİRDİ

“Hatib Ebrusu” sergisinde eserleri yer alan usta sanatçı Alparslan Babaoğlu “Neslihan Sarıhasanoğlu’nun yeni üsluptaki eserlerinin yanı sıra meşk silsilesini temsil etmek adına bizim eserlerimiz de teşhir ediliyor. Bugün ebru yenilik adına, canlı resimleri kullanılarak dejenere ediliyor. Ancak geleneğe bağlı kalarak da yenilik yapmak mümkün. Hatib Mehmed Efendi ise en büyük yenilikçilerden biriydi. Kendinden önce yapılmamış pek çok şeyi yapan usta bir sanatçıydı” diyor. 

Hatib Mehmed Efendi’nin isminin zamanında ebru sanatıyla özdeşleştiğini söyleyen Babaoğlu “Kendisi Ayasofya’da vezirlere bayram namazı kıldıran büyük bir din adamıymış. Onun yaptığı yenilikler öyle rağbet görmüş ki, ‘ebru’ denilince onun eserleri akla gelmiş. Geleneğimize aykırı olmayan pek çok yenilikle çığır açmış” ifadelerini kullanıyor. 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...