Enes Bin Malik'in harap edilen türbesi ziyaretçileri üzdü

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:

Kültür - Sanat Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Basra'da vefat eden son sahabe olarak bilinen, peygamberimizin özel duasına mazhar olan Enes Bin Malik Hazretlerinin, asırlardır ayakta duran tarihi eser mahiyetindeki türbesinin son hali görenleri üzdü. Bölgedeki çatışmalarda harap edilen kabrin sanat abidesi levhaları sökülmüş, külliyesinin ise korumasız ve metruk bir halde bırakılmış olduğu dikkat çekiyor.

Irak Basra'da bulunan Enes Bin Malik'in yüzlerce yıldır ayakta duran kabri ziyaretçilerin tepkisini çekiyor. 712 yılında vefat eden Enes bin Malik, Peygamber Efendimizin vefatına kadar yanında bulunan genç sahabeler arasındaydı. İslamiyet'in yayılmasıyla birlikte Basra'ya görevlendirildi ve vefatına kadar burada yaşadı. Selefi grupların da ortaya çıkardığı çatışmalarda harap olan kabir, bölgenin önemli kültür varlıkları arasında restore edilmeyi bekliyor.

Basra’ya 9-12 km. mesafede bulunan Tat mevkiinde vefât eden Enes Bin Malik'in yüzlerce yıllık kabri, ziyaretçilerin tepkisini çekiyor. Vefât ettiği yere defn edilen ve vasiyeti üzerine yanından ayırmadığı Resûlullah’ın (aleyhisselâm) saçlarından bir miktar kabrine konulan Enes Bin Malik Basra'nın vefat eden son sahabesi olarak bilinir.

Enes Bin Malik'in harap edilen türbesi ziyaretçileri üzdü

ENES BİN MALİK KİMDİR?

Lakabı Hâdim-i Resûlullah ( aleyhisselâm ) yani Resûlullah’ın hizmetçisi olan Enes bin Malik, hicretten on sene önce doğmuş (m. 612), hicretin 93 senesinde miladi 712'de vefât etmiştir. Enes’in ( radıyallahü anh ), Zül-üzüneyn lakabı da vardır. Bu lakabı Ona Resûlullah ( aleyhisselâm ) vermiştir. Bir ara Resûl-i Ekrem efendimiz mübârek elleri ile zülüflerini çekerek, “Yâ zel-üzüneyn” diye latife buyurmuşlardır. Onun için, Hazreti Enes de, vâlidesinin tavsiyesi üzerine Resûlullah’ın mübârek ellerinin değdiği bu zülüfleri teberrüken olduğu gibi bırakmıştır. Bazı tarihçiler, Hazreti Enes’in bu lakabı almasının sebebi olarak, Resûl-i Ekrem efendimizden ( aleyhisselâm ) duydukları mübârek sözleri iyi anlayıp, ezberlemesini, gösterirler.

Enes Bin Malik'in harap edilen türbesi ziyaretçileri üzdü

Resûlullah efendimiz ( aleyhisselâm ), Medine-i Münevvere’ye teşrîflerinde Hazreti Enes 9-10 yaşlarında idi. Hemen vâlidesi (annesi) Ümm-i Süleym kendisini alıp, Resûlullah’ın ( aleyhisselâm ) huzûr-u se’âdetlerine getirdi. Hizmetlerine kabûl buyurmasını istedi. “Yâ Resûlallah! Ensâr erkek ve kadınlarından sana hediye vermiyen kalmadı. Bu oğlumdan başka sana, hediye verecek bir şeyim yok. Bunu al. Sana hizmet etsin” dedi. Vâlidesinin bu isteği kabûl buyuruldu. Bunun üzerine annesi: “Yâ Resûlallah! Şu hizmetçiniz Enes’e duâ buyurunuz” deyince, Resûlullah ( aleyhisselâm ) efendimiz de “Yâ Rabbi! Enes’in malını ve evlâdını mübârek ve yümünlü eyle, ömrünü uzun eyle, günahlarını af eyle”şeklinde duâ buyurdular.

Enes bin Mâlik Hazretleri, Peygamber Efendimizin uzun seneler hizmetinde bulunması sebebiyle Kur’ân-ı kerîmin tefsîrini çok iyi öğrenmişti. Âyetlerin tefsîrine dair bildirdiği rivâyetler tefsîr kitaplarını süslemektedir. Hazreti Enes, Sabâbe-i kiram arasında Peygamber efendimizin hallerini, sözlerini ahlâkını, işlerini bildirme bakımından en önde gelenlerinden idi. Dokuz yaşında Resûlullah’ın ( aleyhisselâm ) hizetine başladı. Resûlullah’ın vefâtına kadar yanlarından hiç ayrılmadı. Peygamber efendimizden 2230 hadîs-i şerîf bildirdi. Hadîs rivâyetinde çok titiz davranırdı. Bu durumu talebelerine de ısrarla tavsiye ederdi. Bu bakımdan hadîs ilmine hizmeti büyüktür. Hadîs ilminin yayılmasında önde gelenlerdendir.

Hazreti Ebû Bekir devrinde, Bahreyn havâlisinin zekâtını toplamakla görevlendirilmiştir. Hazreti Ebû Bekir’in vefâtında, Bahreyn’de bulunuyordu. Daha sonra Medine’ye geldi. Hazreti Ömer’in zamanında Medine’de kaldı. Hazreti Ömer, onu meşveret meclisine (Danışma kuruluna) aldı. Onun kıymetli tavsiyelerinden istifâde etti. Bu sırada Medine’de kaldığı müddetçe, fıkıh dersi vermekle meşgûl oldu. Yine bu devirde Enes bin Mâlik ( radıyallahü anh ), Toster’de yapılan muharebede elde edilen ganîmetin ve Hazreti Ömer’e gönderilme şartı ile teslim olmayı kabûl eden İran ordusu kumandanı, Hürmüzan’ın, Medine’ye getirilme işini üzerine almıştı. Medine’den Basra’ya gitmiş, Hazreti Ömer’in vefâtını burada öğrenmiştir. Hazreti Osman zamanında da Basra’da kalan Enes bin Mâlik ( radıyallahü anh ) fıkıh dersleri vermeye devam etti. Hazreti Osman’ın vefâtını Medine’ye gelirken yolda öğrenmiştir. Enes ( radıyallahü anh ), Hazreti Ali’nin halifeliği zamanına yetiştiği gibi, Emevî halifelerinden bir kısmını da görmüştür. Hazreti Enes, zulme ve haksızlığa dâima karşı olmuştur. Bu konuda çekinmemiştir. Onun için Haccâc’ın yaptığı zulümleri görünce, Halife Abdülmelik’e şikâyette hiç tereddüd göstermemiştir. Buna rağmen, Haccâc, ona darılmamış, onun rızasını kazanmak için elinden gelen gayreti sarf etmiş ve derslerine de devam etmiştir. Bu sırada Sahâbe-i kirâm’ın sayıları azaldığı için yaşayan Sahâbîlerin kıymeti daha da artmıştı. Halk, böyle mübârek zâtları arayıp buluyor, onların sohbetlerinden istifâde etmeye çalışıyorlardı. Çünkü bunlar, bizzat Resûlullahı görüp, rûhlara gıda olan mübârek sözlerini, Onun mübârek ağzından dinlemişlerdi. Bu bakımdan herkes onlara gerekli hürmet ve saygıda kusur etmemeye gayret ediyorlardı.

Enes Bin Malik'in harap edilen türbesi ziyaretçileri üzdü

Enes bin Mâlik ( radıyallahü anh ) uzun ve bereketli bir ömür yaşamıştır. Basra’da vefâtına yakın hastalandı. Halk, gece-gündüz ziyâretine geldi ve yanında bulundular. Basra’da vefât eden en son Sahabe odur. Basra’ya 9-12 km. mesafede bulunan Tat mevkiinde vefât etti.  (daha fazla bilgi için bkz. Enes Bin Malik maddesi, Türkiye Gazetesi, İslam Alimleri Ansiklopedisi) 

Düzenleyen:  - Kültür - Sanat
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...