Geçimini hanımıyla evde ördüğü çoraplarla sağladı! Abdülaziz Bekkine Eyüpsultan'da yad edildi

Kaynak: Anadolu Ajansı
- Güncelleme:
Geçimini hanımıyla evde ördüğü çoraplarla sağladı! Abdülaziz Bekkine Eyüpsultan'da yad edildi
Eyüpsultan, Istanbul, Kazan, Haber
Kültür - Sanat Haberleri  / Anadolu Ajansı

Son devrin önemli ilim ve gönül insanlarından Abdülaziz Bekkine Efendi, vefat yılı dolayısıyla İstanbul Eyüpsultan'da özel bir anma programında anlatıldı. Yeni Dünya Vakfı tarafından düzenlenen programda Ebubekir Erdem ve Dursun Özer dikkat çeken hatıralar nakletti.

Yakın tarihin önemli isimlerinden Abdülaziz Bekkine Efendi'nin Edirnekapı Sakızağacı Mezarlığı'ndaki kabrinde sevenleri dua etti ve Kur'an-ı Kerim okudu.

Ziyaretin ardından gazeteci yazar Mehmet Nuri Yardım'ın moderatörlüğünde Yeni Dünya Vakfı'nın Eyüpsultan'daki Genel Merkezi'nde  "Eyüpsultan'ın Ebedi Sakinleri" kapsamında anma programı gerçekleşti. 

Yardım, Abdülaziz Bekkine gibi büyük şahsiyetlerin kolay yetişmediğini belirterek, "Nurettin Topçu gibi büyük bir mütefekkiri yetiştiren bir zat" diyerek onun Türk fikir hayatına olan katkılarını vurguladı.

Geçimini hanımıyla evde ördüğü çoraplarla sağladı! Abdülaziz Bekkine Eyüpsultan'da yad edildi - 1. Resim
Abdülaziz Bekkine'nin gençlik yıllarından...

"DEVLET MAAŞ BAĞLAYINCA FAKİR, FUKARAYA DAĞITTI"

Konuşmacılardan Ebubekir Erdem'in Nurettin Topçu'nun en yakın talebelerinden, Abdülaziz Bekkine'nin de Nurettin Topçu'nun hocası olmasından dolayı onu en iyi anlatacak isimler arasında yer aldığı söyleyen Yardım, sözü Erdem'e bıraktı.

Yayıncı Ebubekir Erdem, Abdülaziz Efendi hakkında rahmetli hocası Nurettin Topçu'dan çok şey dinlediğini belirterek, "Allah ondan razı olsun. Hayatını anlamaya çalıştığım zaman, 'Bugüne kadar niye daha az anladım.' diyerek Allah için kendime kızdım. Çok mübarek, çok özel bir şahıs." ifadesini kullandı.

Kazanlı zengin bir ailenin çocuğu olan Abdülaziz Efendi'nin, İstanbul Mercan'da 1895'te dünyaya geldiğini ve küçük yaşlardan itibaren ilim tahsiliyle meşgul olduğunu aktaran Erdem, şunları kaydetti:

"Abdülaziz Efendi'nin çok özel hasletleri var ve bu babasının da dikkatini çekiyor. Küçük yaştan itibaren Kur'an-ı Kerim ve din ilimlerine alaka duyuyor. Babasının 12'si kız 16 çocuğu var. Diğerlerini çalıştırdığı halde babası, Abdülaziz Efendi'yi pek fazla işle ticaretle meşgul etmiyor, daha fazla ilimle fikirle uğraşmasını istiyor. Babası buradan Ayvalık'tan, Edremit'ten, Marmara Bölgesi'nden Zeytinyağı toplayarak Kazan'a göndererek ticaret yapıyor."

Geçimini hanımıyla evde ördüğü çoraplarla sağladı! Abdülaziz Bekkine Eyüpsultan'da yad edildi - 2. Resim
Abdülaziz Bekkine'nin Edirnekapı Sakızağacı Mezarlığı'ndaki kabri

Erdem, Abdülaziz Efendi'nin ailesiyle birlikte 1908 sonrasında Kazan'a dönmek zorunda kaldığını, anne ve babasının vefatı sonrasında kardeşleriyle Bakü ve sonra Batum'a, oradan da deniz yoluyla 1921'de tekrar İstanbul'a geldiğini anlattı.

İstanbul'da babasından kalan han ve dükkanları işletmeye çalıştığını fakat bu işi uzun süre devam ettirmediğini dile getiren Erdem, Bekkine'nin hayatına ilişkin şunları söyledi:

"Çocuk yaşından itibaren yardımsever, fazla dünyevi işlere yönelmeyen bir insan. Babasından kalan hanın gelir ve kiralarını kardeşlerine bırakıyor ve tekrar ders almaya başlıyor. Beyazıt'ta ilk dersini alıyor. Bu yıllarda medresede Mehmed Zahid Kotku ile arkadaş oluyor. Birlikte Gümüşhanevi Dergahı'na gidiyorlar. Mustafa Feyzi Efendi'nin elini öpüp dizinin dibine çöküyor ve rahle-i tedrisinden geçiyor. Şeyhini takip ettikten sonra 1922'de Ramuzü'l-ehadis kitabını anlatma ve okutma icazeti alıyor. Aynı zamanda da tebliğ vazifesi yapıyor. Son derece yardımsever, dünya ile hiçbir işi olmayan çok özel bir zatı muhterem. 1934'te devlet maaş bağlayınca maaşını kendi harcamayan, fakir, fukara, düşkün, çevredeki herkese yardımla dağıtan özel bir adam. Kendi geçimini hanımıyla beraber evde ördüğü çoraplarla, eldivenlerle satarak sağlıyor."

Geçimini hanımıyla evde ördüğü çoraplarla sağladı! Abdülaziz Bekkine Eyüpsultan'da yad edildi - 3. Resim

Erdem, Abdülaziz Bekkine'nin üniversiteye giden gençleri davet ederek onlarla sohbet halkaları kurduğuna işaret ederek, "Necmettin Erbakan, Nurettin Topçu, Sabahattin Zaim'in amcası gibi isimlerin yanı sıra genç bir lise öğrencisi olan rahmetli Orhan Okay ağabeyimiz de yine o rahleye gidenler arasında. Daha çok soru-cevap şeklinde kurulan geniş halkalar sabahlara kadar sürüyor. Kapısı devamlı açık, ışığı hiç sönmeyen gelen herkesle sohbet eden ve bu hizmetine devam eden bir mübarek zat." değerlendirmesini yaptı.

"GÜMÜŞHANEVİ TEKKESİ'NİN GÖZDESİYDİ"

Yazar Dursun Özer de Abdülaziz Efendi ve Hasib Efendi'nin dervişi Mehmet Sırrı Tüzer'den, Abdülaziz Bekkine'ye ilişkin dinlediklerini ve sohbetlerde aldığı notlardan çeşitli hatıraları paylaştı.

Gümüşhanevi Tekkesi'nde Şeyhi Mustafa Feyzi Efendi'nin talebesi olan, 6 yıl kaldığı tekkede Hasib Efendi ile de tanışan Abdülaziz Efendi'nin İstanbul'da ilim yolunda ilerlerken yaşadıklarını anlatan Özer, "Abdülaziz Efendi bir kere Gümüşhanevi Tekkesi'nin gözdesiydi, öyle boş biri değil. Müthiş bir zekası var. Abdülaziz Efendi'nin kerameti yanında zekası da müthiş." diye konuştu.

Geçimini hanımıyla evde ördüğü çoraplarla sağladı! Abdülaziz Bekkine Eyüpsultan'da yad edildi - 4. Resim

Konuşmacıların soruları cevaplamasıyla devam eden program, katılımcıların hatıra fotoğrafı çektirmesiyle sona erdi.

Geçimini hanımıyla evde ördüğü çoraplarla sağladı! Abdülaziz Bekkine Eyüpsultan'da yad edildi - 5. Resim

Geçimini hanımıyla evde ördüğü çoraplarla sağladı! Abdülaziz Bekkine Eyüpsultan'da yad edildi - 6. Resim
Ebubekir Erdem

 

Kaynak: Anadolu Ajansı

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...