Sardes’in eserleri Yunan işgalinde ABD’ye kaçırılmış

Sardes antik şehrinden çıkarılan tarihî eserler, 1922 yılında Amerikan kazı heyeti tarafından Anadolu’yu işgal eden Yunanlıların yardımıyla ABD’ye taşınmış. Anadolu kökenli eserlerden bir kısmı, hâlâ Metropolitan Müzesinde (MET) sergileniyor. Künyelerinde ise “hediye” olduğu yazıyor.
MURAT ÖZTEKİN - Tarihte bilinen en eski madenî paranın basıldığı yer olan Manisa’daki Sardes antik şehrinin UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne kaydedilmesi büyük sevinç yaşattı. Ancak tarihi yaklaşık 2 bin 500 sene evveline uzanan Sardes’in mazisinde çok da sevindirici olmayan hikâyeler saklı…
Eserlerinin bir kısmı geçtiğimiz asırda yurt dışına kaçırılan Sardes’teki Artemis tapınağının mermer sütunu ise New York’taki Metropolitan Müzesinde (MET) yer alıyor. Müzede yaklaşık 2 bin 300 senelik bu eserin yanı sıra yine Sardes’ten götürülen aslan heykeli, bir kadın büstü, çeşitli sütunlardan parçalar, mermer çatı kiremitleri, dokuma tezgâhı ağırlığı ve antik bir yağ şişesi gibi nesneler de bulunuyor.

MET yetkilileri, onlarca parçalık bu eserlerin antik şehirdeki kazıları yürüten “American Society for the Excavation of Sardis” (Sardes Kazıları Amerikan Heyeti) adlı özel bir dernek tarafından 1926 yılında kendilerine “hediye edildiğini” savunuyor.
1926’DA NE OLDU?
Peki, bu eserler iddia edildiği gibi gerçekten bir hediye miydi? Acaba 1926 senesinde ne oldu?
Aslında bu soruları cevaplamak için daha önceye gitmek gerekiyor. Çanakkale’deki Troya’dan birçok eseri çalan Henrich Schliemann, 1870’li yıllarda bu antik şehri de kazmak istedi ve “Sardes sabırsızlıkla kazma ve küreğimi alıp gelmemi bekliyor!” dedi. Ancak Sardes’te gerçekleştirilen büyük çaplı ilk akademik kazı, Müze-i Hümayun’un müdürü Osman Hamdi Bey’in daveti ile Amerikan Princeton Üniversitesinden Prof. Howard Crosby Butler tarafından gerçekleştirilmeye başladı.

KURT DUMANLI HAVAYI SEVER
Butler ve ekibi, 1910-1914 yılları arasındaki çalışmalarda ve Türk-Yunan Harbi’nin devam ettiği 1922 yılındaki son kazı sezonunda Artemis tapınağı ile çevresindeki yapıları ortaya çıkardı. Kurt dumanlı havayı seviyordu! İddiaya göre Amerikalılar, Sardes’in bulunduğu Salihli ilçesinin Yunan işgali altında olduğu 1922’de işgal valisi Aristidis Stergiadis’in gücünü kullanarak keşfedilen eserleri ABD’ye nakletmek istedi.
Yunan Profesör Jack L. Davis’in bir makalesinde anlattığı üzere “Kültürel mirası koruma” iddiasını taşıyan ABD’liler, 58 kutuya doldurdukları altın ve sair eserleri, Yunan askerlerinin yardımıyla SS Ossa gemisiyle İzmir’den New York’a göndermeyi başardı. Kazıları finanse ve koordine eden heyet ise aynı zamanda New York’taki MET’in bazı idarecilerinden oluşuyordu. 1926 yılında eserler, resmî olarak heyet tarafından Metropolitan Müzesine “hediye” edildi.
Aynı sene yurt dışına kaçırılan eserlerden bazıları da İstanbul Arkeoloji Müzesi Müdürü Halil Edhem’in uğraşlarıyla Türkiye’ye iade edildi. Ancak yeni Türkiye, Artemis tapınağının sütun başlığı gibi eserlerin ABD’de kalmasına razı olarak bunu başardı.
Sardes’in UNESCO listesine alınmasından sonra artık Lidya kökenli eserlerin iadesi için Türkiye’nin elinin daha çok güçlendiği yorumları yapılıyor. Ancak anlaşma sebebiyle MET’deki durumun daha zor olduğu düşünülüyor. Müzede onlarca parçalık Sardes eserleri sergilenmeye ve bunlardan ilhamla üretilen hediyelik eşyalar MET mağazasında satılmaya devam ediyor.
LİDYA ESERLERİ TÜRKİYE’YE GELECEK
Her şeye rağmen Kültür ve Turizm Bakanlığının son yıllardaki diplomatik çabalarıyla, Batı’ya kaçırılan Sardes ve Lidya kökenli eserlerden bir kısmı Türkiye’ye iade edildi. Mesela ABD’li R.V. Stephens, elinde bulunan Sardes’e ait tıp aletleri koleksiyonunu 2008’de gönüllü olarak teslim etti. Edindiğimiz bilgilere göre ABD’nin, sonbaharda bir tarihî eser grubunu daha Türkiye’ye iade etmesi bekleniyor. Bu eserler arasında Lidya kökenli kültür miraslarının da yer aldığı ifade ediliyor.