Karnı doyunca sürekli hapşırıyordu! İlginç nedeni ortaya çıktı

Yemek sonrası yaşadığı hapşırık krizlerine Almanya’da çare bulamayan 20 yaşındaki genç kadın, Samsun’da doğru tanı ve tedaviyle sağlığına kavuştu. Kadının sürekli hapşırmasının nedeni alerji değil, nadir görülen ‘doyma hapşırması’ çıktı.
Almanya'da yaşayan 20 yaşındaki bir genç kadın, üç yıldır her yemek sonrası art arda gelen hapşırık krizleri ve şiddetli burun akıntısıyla mücadele ediyordu. Alerji testi yaptırmış, farklı tedaviler denemiş ancak çare bulamamıştı. Almanya'da yalnızca 'okyanus suyu spreyi' önerilerek eve gönderilen hasta, yıllarca cevapsız kalan sorusunun cevabını Türkiye'de aldı.
NADİR GÖRÜLÜYOR
Kulak Burun Boğaz Bölümü'nde (KBB) yapılan ayrıntılı değerlendirmeler sonunda genç kadına, nadir görülen ancak çoğu kez gözden kaçan bir tanı kondu. 'Doyma hapşırması' tanısı koyarak hastayı değerlendiren KBB Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nesrettin Fatih Turgut, genç kadının yaşadığı tabloyu doğru tanıyla aydınlatarak tedaviye başladı.
"NE YESEM HAPŞIRIYORDUM"
Yemek yedikten sonra yaşadıklarını anlatan genç kadın, "Tatlı, tuzlu, baharatlı ya da sütlü ne yesem değişmiyordu. Sofradan kalktığım an hapşırmaya başlıyordum. Bazen 5-6 kez üst üste hapşırıyordum ve burun akıntım çok şiddetli oluyordu. Bu durum sosyal hayatımı da zorlaştırdı" dedi.
NEDENİ ALERJİ DEĞİL, TOKLUK ÇIKTI!
Doç. Dr. Nesrettin Fatih Turgut, bu durumun nadir görüldüğünü vurgulayarak, "Poliklinikte yapılan incelemelerle, baharatlı ve asitli yiyeceklerle tetiklenen gustatuar rinit ihtimali dışlandı. Ayrıca yapılan alerjik testler de negatif bulundu. Böylece tabloya en uygun tanı netleşti. O da 'doyma hapşırması'. Doyma hapşırması, midenin dolmasıyla birlikte vagus siniri üzerinden burun mukozasının uyarılması sonucu ortaya çıkan bir refleks. Hastamızda da bu mekanizmanın çalıştığını gözlemledik. Çoğu kez alerjiyle karıştırılıyor ve yanlış tedaviler uygulanıyor. Doğru tanı sayesinde gereksiz tedavilerden kaçınmak mümkün oluyor" dedi.
DOĞRU TANI VE TEDAVİ HAYATINI DEĞİŞTİRDİ
Hastalığın tedavi kısmından da bahseden Turgut, "Tedavide yavaş yemek yemek hapşırık krizlerini azaltabiliyor. Gerekli durumlarda ilaç tedavisi uygulanabiliyor. Benzer şikâyetleri olanların bir KBB uzmanına başvurması öneriliyor. Doyma hapşırması, toplumda çok sık görülmese de doğru tanı konulmadığında yıllarca süren şikâyetlere yol açabiliyor. Genç kadının yaşadığı bu deneyim, doğru tanının önemini bir kez daha ortaya koydu. Doyma hapşırması; midenin dolmasıyla birlikte hapşırık refleksinin tetiklenmesiyle ortaya çıkar. Alerji ya da enfeksiyonla ilişkili değildir. Genetik yatkınlık söz konusu olabilir. Tedavide en önemli nokta ise doğru tanı ve yaşam tarzı düzenlemeleridir" diye konuştu.
Yıllarca doyma hapşırması sıkıntısıyla mücadele eden genç kadın, Samsun'da aldığı tanı ve tedavinin ardından Almanya'da sosyal yaşamına devam etti.