Sosyal medyada gizlilik ihlali alarmı! Takipçi artırmak için hasta sırları açıklanıyor

Son dönemde bazı psikologların takipçi sayısını artırmak için, sosyal medya hesaplarından, kendilerine danışan kişilerin bilgilerini ve hikayelerini paylaşması tartışma konusu olurken, uzmanlar mahremiyet içeren bilgilerin uluorta yayılmasının hem mesleki etik hem de kişisel haklar açısından güvenliği tehdit ettiğine dikkat çekiyor.
GAMZE ERDOĞAN ANKARA - Türk Psikologlar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İnci Boyacıoğlu, sosyal medyanın terapi ortamı olmadığını söyledi. Boyacıoğlu “Danışanların gizliliği çok önemli. Kimliklerini açığa çıkaracak bilgiler paylaşılmamalı, vakalar ifşa edilmemeli “ dedi.
Psikolojik içeriklerin sosyal medyada yaygınlaşmasının hem avantaj hem de risk taşıdığını vurgulayan Boyacıoğlu, bu içeriklerin ruh sağlığı okuryazarlığını artırma potansiyeline sahip olduğunu ancak etik ve mesleki kurallar ihlal edildiğinde kamu güveninin zedelenebileceğini söyleyerek “Bilginin hızlı ve filtrelenmeden yayılması, yanlış anlaşılmalara, sığ anlatımlara ve mesleki itibara zarar verecek algıların oluşmasına neden olabilir” uyarısında bulundu.
Uzman Psikolojik Danışman Eda Arıkazan da, danışan gizliliğinin ve zarar vermeme ilkesinin her şeyden önce geldiğini vurguladı. Arıkazan “Psikolojik danışmanlık sosyal medya üzerinden verilemez. Sosyal medya üzerinden yardım talep eden kişilere, yüz yüze ya da online profesyonel destek almalarını öneriyorum” ifadelerini kullandı.
“Kişilere ait özel bilgilerin rızasız biçimde paylaşılması hem etik dışı hem de yasa dışıdır” diyen hukukçu Tuğçe Gül Akburu da “Bu tür ihlallerde, gerek KVKK gerekse Türk Ceza Kanunu’nun 134. maddesi uyarınca ‘özel hayatın gizliliğini ihlal’ suçu gündeme gelebilir” diye konuştu.