Baş dönmesiyle hastaneye giden babaya yıkıcı teşhis! Doktorlar 6 yıl ömür biçti

İngiltere’nin Cambridgeshire kentinde yaşayan Paul Whitaker, uzun süredir yaşadığı baş dönmesi ve halsizlik şikayetlerinin ardından hastaneye başvurdu. 42 yaşındaki itfaiyeciye hiç beklemediği bir teşhis konulurken doktorlar 6 yıl ömrünün kaldığını söyledi.
İki çocuk babası Whitaker’a yapılan tetkiklerin ardından “evre 3 astrocytoma” adı verilen, hızlı büyüyen bir beyin tümörü teşhisi kondu. Doktorlar, itfaiyeciye sadece üç ila altı yıl arasında bir ömür biçti.
Whitaker, aldığı yıkıcı haberden sonra çocukları Noah ve Ethan’ın hayatını olabildiğince ‘normal’ tutmaya çalıştığını belirterek, “Onlar bunu hak etmiyor, kimse hak etmiyor. Bu hastalık hayatımızdaki her şeyi yerle bir etti” dedi.
GERÇEK TEŞHİS AYLAR SONRA KONDU
Paul’ün sağlık sorunu ilk kez 2023 yılında ortaya çıktı. Sürekli baş dönmesi ve bayılacak gibi hissetmesi üzerine doktora başvuran Whitaker’a ilk etapta kalp rahatsızlığı teşhisi konuldu. Ancak yapılan testler sonucu kalp problemi olmadığı anlaşıldı.
2024 Nisan ayında eşi Hayley, Paul’ün yüzünün sol tarafının hafifçe kaydığını fark etti. NHS 11 servisini arayan aileye, “inme” (geçici iskemik atak) şüphesiyle acile gitmeleri söylendi.
12 Nisan’da yapılan MR taramasında Whitaker’ın beyninde büyük bir lezyon tespit edildi. Bunun üzerine Cambridge’deki bir hastaneye sevk edilen itfaiyeci, 42 milimetrelik tümörün alınması için ‘uyanık kraniyotomi’ operasyonuna alındı.
Whitaker, “O zaman durumun ciddiyetini bilmiyorduk. Ameliyat sonrası tümörün evre 3 olduğu ortaya çıktı. Yaklaşık yüzde 95’ini alabildiler, ancak bu türdeki tümörü tamamen temizlemek mümkün değil” diye konuştu.

ZORLU TEDAVİ SÜRECİ…
Ameliyatın ardından Paul’e 7 hafta radyoterapi ve 12 ay kemoterapi uygulandı. Bu süreçte ailesi, özellikle çocuklarını olabildiğince korumaya çalıştı. Whitaker, “Kemoterapi sürecinde çocukları işin içine dahil etmek zorunda kaldık. Yorgundum, mide bulantım vardı ve iştahım kalmamıştı. Buna rağmen hayatı olabildiğince normal tutmak istedik” dedi.
Paul, aynı zamanda beyin tümörleri konusunda farkındalık oluşturmak için de kampanya başlattı. “Benim belirtilerim tipik beyin tümörü semptomlarıyla uyuşmuyordu. Baş ağrım ya da nöbetim yoktu. Bu yüzden doktorların elinde daha iyi teşhis araçları olmalı. Belki daha erken fark edilseydi, tümör evre 1 ya da 2 olabilirdi” ifadelerini kullandı.

TÜMÖR KÜÇÜLDÜ ANCAK…
Tedavilerini eylül ayında tamamlayan Whitaker’a, tümörün küçüldüğü haberi verildi. Ancak doktorlar, kanserin agresif yapısı nedeniyle yeniden büyüme ihtimalinin yüksek olduğunu belirtiyor.
Şimdi ise Paul, ailesiyle daha fazla zaman geçirebilmek için kişiye özel bir immünoterapi aşısı tedavisi için bağış topluyor. “ADCV” adı verilen bu yenilikçi tedavi, vücudun bağışıklık sistemini tümör hücrelerini tanıyıp yok etmeye teşvik ediyor.
Üç ila altı yıllık ömür biçilen Paul, “Benim tümörüm evre 3, bu yüzden daha iyi bir sonuç elde etmeyi umuyoruz. Tek dileğimiz, tümörün büyümesini durdurabilmek” dedi.

BAĞIŞ KAMPANYASI SÜRÜYOR
Whitaker, tedavi için 140 bin sterlin (yaklaşık 8 milyon TL) toplamayı hedefliyor. İlk 10 günde 33 bin sterlin bağış toplandı. Ancak Paul’ün tedaviye başlayabilmesi için ilk üç dozun karşılığı olan 80 bin sterline daha ihtiyacı var.
Her ek dozun maliyeti 23 bin sterlin, aşının üretim bedeli ise yaklaşık 120 bin sterlin.
Paul, “Bu tedavi pahalı olabilir ama hayata biçilecek bir fiyat var mı?” diyerek destek çağrısında bulunuyor.





