Genetiğinizde varsa bile kurtulabilirsiniz! Alzheimer'a karşı büyüleyici kalkan

Yaşlılığın amansız hastalıklarından biri olan Alzheimer'a yönelik çığır açan bir araştırma yapıldı. Yeni araştırmada, Akdeniz tipi diyet uygulayarak bunama riskinin azaltılabileceği ve bilişsel gerilemenin yavaşlatılabileceği ortaya çıkarıldı. Araştırmaya göre, diyet skorundaki her bir birimlik artış, bunama riskini yaklaşık yüzde 35 oranında düşürdü.
Yeni bir araştırmaya göre, Alzheimer hastalığı riski taşıyan APOE4 genine sahip kişiler, Akdeniz tipi diyet uygulayarak bunama riskini azaltabilir ve bilişsel gerilemeyi yavaşlatabilir.
ALZHEİMER'A KARŞI KOYMAK İÇİN NASIL BESLENMELİYİZ?
Medpage Today haber sitesinden edinilen bilgilere göre, Mass General Brigham’dan Dong Wang ve Yuxi Liu’nun Nature Medicine dergisinde yayımlanan çalışmasında, Akdeniz diyetine bağlılığın APOE4 taşıyıcılarında özellikle belirgin koruyucu etkiler gösterdiği belirtildi.
Araştırmaya göre, APOE4 geninin iki kopyasını taşıyan bireylerde, diyet skorundaki her bir birimlik artış, bunama riskini yaklaşık yüzde 35 oranında düşürdü.
Çalışmada, 1989-2023 yılları arasında 4.215 kadın hemşire ve 1.490 erkek sağlık çalışanının verileri analiz edildi. Katılımcıların beslenme alışkanlıkları ve kan metabolitleri incelendi; 57 metabolit ile bunama riski arasındaki ilişki belirlendi.
GENETİK RİSKİ YÜKSEK KİŞİLER DİKKAT
APOE4 homozygot bireylerde özellikle kolesterol esterleri ve sfingomiyelinler, artan bunama riski ile ilişkili bulundu.
Araştırmacılar, Akdeniz diyetinin antioksidan ve antiinflamatuvar özellikleri sayesinde metabolik yolları olumlu etkileyerek bilişsel sağlığı destekleyebileceğini, bu etkinin genetik riski yüksek kişilerde daha da belirgin olabileceğini vurguladı.
Çalışma gözlemsel olup, katılımcıların çoğunluğu eğitimli ve Avrupa kökenli bireylerden oluşuyor. Araştırmacılar, metabolomik analizlerin Alzheimer hastalığı risk tahmin modellerinde henüz yaygın olarak kullanılmadığını, ancak gelecekte bireyselleştirilmiş diyet yaklaşımlarıyla riskin azaltılmasının mümkün olabileceğini belirtti.