Girişimci kadınların ilk serüveni evde başlıyor

DUYGU YILMAZ

Ekonometri mezunu olup, 7 sene kurumsal satış uzmanlığı yapan Ceylan Büyükbayrak, hayatının rotasını seramikle tanışıp değiştirenlerden... Sözlerine “Özel sektörde çalışmaktan mutsuzdum” diye başlayan Büyükbayrak, hobi olarak gittiği seramik kursundan yurt dışına uzanan yolcuğunu şöyle anlatıyor: Bir senedir seramikle ilgileniyorum. Her şey seramik kursunda çok keyif aldığımı fark etmemle başladı. Birkaç saat özel ders aldım, daha önce hiç deneyimim yoktu. Çok araştırıp, aylarca evde seramik bardak denemeleri yaparak kendimi geliştirdim. Bir seramik hamuru yaklaşık 22 kere elden geçerek kullandığımız bardak formuna ulaşıyor. Yüksek dereceli fırınlarda iki kere fırınlanıyor, sonra altın dekoru için bir kere daha fırına yolcu ediliyor. Yapımı, kuruması, rötuş işlemi, boyama, sırlama gibi birçok defa elden geçen işlemlerle son hâline ulaşması en az 10-12 gün sürüyor.

ÇOK ÇALIŞIP YILMAMAK GEREK

İlk çalıştığım model benim için güçlü ve feminen kadını yansıtan kırmızı dudak modeli oldu. Ama nazar ve göz figürleri sadece Türkiye’de değil tüm dünyada sevilen figürler. İşin maliyet kısmı ise kullanılan malzemeye göre değişiyor. İthal malzemelerin yanı sıra ürünlerin hepsinde 24 ayar gerçek altın kullanıyorum. Her bir ürünümü Instagram sayfamda sergiliyorum.

Mağazaların bana ulaşması da hep bu vesileyle oldu. Şu an ürünlerim Türkiye’de ve 12 ülkedeki birçok mağazada satılıyor. Bir kadın girişimci olarak hemcinslerime her zaman destek olmak da benim için çok önemli. Benimle birlikte çalışarak işi öğrenen iki genç kızla harika bir ekip olduk. Umarım ki zamanla ekimiz daha da büyüyecek. Seramik zor ama keyifli bir yol. Hâlâ atölye dönüşü araştırıyor, yeni şeyler öğrenmeye çalışıyorum. Bir işte ustalaşmak için çok fazla denemek ve tekrar etmek gerekiyor. Seramikle tanışmak isteyenlere çokça çalışmalarını ve yılmamalarını önerebilirim.

SEVİNÇ ÖZTÜRK: HAYALLERİNİZİ GERÇEKLEŞTİRMEK İÇİN ÇABALAYIN

Aldığı 10 metrelik kurdele ile çocuklar için saç aksesuarları tasarlayıp üretmeye başlayan Sevinç Öztürk, ürünlerini bugün sadece çevresine değil tüm Türkiye’ye satıyor.
 “Gelir kapısı arıyordum” diyen Sevinç Öztürk hikâyesini şöyle anlatıyor: 2014’de eşimden ayrı olduğum için annemle yaşıyordum. Kızımın üniversiteye gittiği, oğlumun da askerde olduğu dönemde annem rahatsızlandı. Ona bakabilmek için işimden ayrılınca maddi olarak çok sıkıntıya düştük, elimde sadece 20 TL vardı. Kuzenimin önerisiyle o gün 10 metre kurdele alıp bu işe başladım. O dönem internet satışı çok aktif olmadığı için sadece çevreme satış yapabiliyordum. Satışlar az olduğu için bir yandan da günlük ev işlerine gitmeye başladım. Sonra dedim ki ‘Neden sadece yaşadığım şehre satış yapıyorum’. O gün büyük düşünmeye karar vererek Instagram ve Facebook üzerinden sayfa açtım. Yaklaşık iki ay hiç satış yapamasam da pes etmeden sürekli ürettim. Sosyal medyanın fenomen annelerinin desteğiyle tanınarak satışlarımı arttırdım.

HER ŞEY KIZIMLA BAŞLADI

Bu konuda eğitim almadım. Tokaları kendi kızıma yapıyordum. Dikiş bilgim yoktu ama bu öğrenmeme ve yapmama engel değildi. İnternetteki dikişe dair içerikleri araştırarak, denemelerle kendimi geliştirdim. İşin ortalama maliyeti çok değil. İlk başlangıç için en az 500 TL yeterlidir, zamanla kazandıkça ürün malzemesi de çoğalır. Bu hayatta zaman çok kıymetli. Hem evime bakıyorum hem de ailemi geçindirebiliyorum. Günde 1-2 saat bile büyük bir hazine. Örneğin 2 saatte 500 TL değerinde ürün hazırlayabiliyorum. Sizin de düşleriniz hayal olarak kalmasın bunun için çabalayın.

FATOŞ TUNÇKILIÇ: ÜRETEBİLİYOR OLMAK BENİ MOTİVE ETTİ

Hobi olarak başladığı amigurumiyi gelir kapısına dö-nüştürenlerden biri de Fatoş Tunçkılıç... Ev hanımı ve iki çocuk annesi olan Tunçkılıç “Bir şeyler üretebiliyor olmak beni motive etti” diyor. Bir gün internet sitelerinde dolaşırken o dönemler henüz adını bile bilmediği amigurumi oyuncaklara merak saldığını dile getiren Fatoş Tunçkılıç, hikâyesini şöyle anlatıyor: Amigurumi yapan arkadaşım vardı. Bir süre ben de yapabilir miyim, nereden başlasam diye araştırdım. Arkadaşımın da desteğiyle 2017 yılında ilk olarak hobi amaçlı çocuklarım için denemeye karar verdim. Sonra da o tarihten bugüne üretmeyi sürdürdüm. Yaptığım her bir örgüyü özenle kendi çocuklarım oynayacakmış gibi hazırlıyorum. Bebeklerden uyku arkadaşına, çıngıraktan emzik askısına hepsinin yapım süresi büyüklüklerine göre 3 -15 gün arasında değişiyor. Amigurumiye başlarken sadece hobi olarak düşünmüştüm. Ancak bir şeyler üretebiliyor olmak beni motive etti. Bir arkadaşım ördüğüm her şeyi bir Instagram sayfasından satabileceğimi söyledi. Onun da desteğiyle sayfamı açıp, ürünlerimin görsellerini ekledim ve günden güne satışlarımı arttırdım. En çok uyku arkadaşları ve bebekler talep görüyor. El işlerinde biraz becerisi olan herkes kolaylıkla bu tekniği öğrenerek oyuncaklar yapabilir diye düşünüyorum. Umarım benim bu serüvenim de başka kadınlara ilham olur ve ilk adımı atacak cesareti kendilerinde bulurlar.