Gazze Mahkemesi’nden tarihi karar! ABD’nin adı da geçti

Gazze Mahkemesi, İstanbul’daki nihai oturumunda Batılı hükümetlerin, İsrail’in Gazze’de işlediği soykırıma suç ortağı olduğunu tespit etti.
Gazze’de yaşanan insanlık dramını yargılamak üzere kurulan bağımsız uluslararası girişim Gazze Mahkemesi, İstanbul’daki nihai oturumunda çarpıcı sonuçlara ulaştı. Mahkeme heyeti, Batılı hükümetlerin (özellikle ABD’nin) İsrail’in Gazze’de işlediği soykırıma suç ortağı olduğunu açıkladı.
"BATI, SOYKIRIMDA İŞBİRLİĞİ YAPTI"
Gazze Mahkemesi’nin yayımladığı karar metninde, “Batılı hükümetlerin, özellikle ABD'nin, İsrail'in soykırımına suç ortağı oldukları, bazı durumlarda soykırımda işbirliği yaptıkları tespit edilmiştir” ifadeleri yer aldı.
"AÇLIK, TIBBİ BAKIMIN REDDİ VE ZORLA GÖÇ, SOYKIRIMIN ARAÇLARI"
Mahkeme ayrıca, İsrail’in Gazze’de izlediği politikanın uluslararası hukuk açısından ağır ihlaller barındırdığını belirtti:
“Açlığın silah haline getirilmesi, tıbbi bakımın reddi ve zorla yerinden edilme, tüm nüfusun toplu cezalandırılmasının ve soykırımın araçlarıdır.”
"SİYONİST İDEOLOJİYE DAYALI APARTHEİD REJİMİ"
Mahkeme heyeti, İsrail’in Filistinlilere yönelik sistematik politikalarının kökeninde Siyonizm’in üstünlükçü ideolojisinin bulunduğunu vurguladı. Sonuç bildirgesinde şu ifadeler yer aldı:
“İsrail, kökleri Siyonizm’in üstünlükçü ideolojisine dayanan, geniş bir apartheid rejimi içinde Gazze halkına karşı soykırım uygulamaktadır.”
TÜRKİYE'DE DÜZENLENEN TARİHİ OTURUM
İstanbul’da yapılan oturum, uluslararası hukukçular, insan hakları savunucuları ve akademisyenlerin katılımıyla gerçekleşti. Gazze Mahkemesi’nin kararları, ilerleyen dönemde uluslararası ceza hukukuna dayalı davalara temel oluşturabilecek nitelikte görülmekte.
Gazze Mahkemesi, İstanbul'da düzenlenen nihai oturumunda aldığı kararlarda şu tespitlere yer verdi.
"Gazze Mahkemesi, İstanbul'da düzenlenen nihai oturumunda aldığı kararlarda şu tespitlere yer verdi: Açlığın silah haline getirilmesi, tıbbi bakımın reddedilmesi ve zorla yerinden edilme uygulamaları, tüm nüfusun toplu cezalandırılmasının ve soykırımın araçlarıdır. İsrail, kökleri Siyonizm'in üstünlükçü ideolojisine dayanan daha geniş bir apartheid rejimi içinde Gazze'deki Filistin halkına karşı devam eden bir soykırım gerçekleştirmektedir.
Batılı hükümetler, özellikle ABD, diplomatik koruma, silah ve parçaları, istihbarat, askeri yardım ve eğitim sağlama ve ekonomik ilişkileri sürdürme yoluyla İsrail'in soykırımına suç ortası olmuş, bazı durumlarda ise bu soykırımda işbirliği yapmışlardır. Siyasi, askeri, ekonomik ve ideolojik olarak sorumlu olan herkes, her türlü yasal yolla ve yasanın izin verdiği ölçüde tam olarak sorumlu tutulmalıdır.
İsrail, uluslararası kurum ve kuruluşlardan, özellikle de Birleşmiş Milletler ve bağlı kuruluşlarından uzaklaştırılmalıdır. BM Güvenlik Konseyi'nin ABD vetoları nedeniyle kitlendiği göz önüne alındığında, BM Genel Kurulu'nun Filistin toprakları için koruyucu bir güç oluşturmak ve soykırımı durdurmak amacıyla Barış için Birleşme Kararı'nı etkinleştirmesi çağrısında bulunulmuştur.
Ayrıca, Siyonist yapıların güç kaynaklarını ve destek sütunlarını haritalandırarak, Siyonizme karşı koordineli siyasi, yasal, ekonomik, akademik, kültürel, teknolojik ve sosyal eylemlerle bu kaynakları zayıflatan, izole eden ve ortadan kaldıran küresel bir hareket inşa edilmesi gerektiği belirtilmiştir."







