TAI kapanma tehlikesiyle karşı karşıya! Projeler büyük imkanlar kısıtlı (20 Şubat 1995) — BİR ZAMANLAR TÜRKİYE

Her zaman yatırımların yönlendirilmesi ve finans meselesi savunma sanayiinin gelişmesinde kritik bir role sahipti. Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TAI) de 90'lı yıllardaki krizlerden nasibini aldı. F-16 Projesi Başkanı Tuğgeneral Vural Sezer'in sözleri gündem oldu. Yapılan yatırımlar, F-4 ve F-5 modernizasyonu gibi projelerin finans problemi, milli savunma için kritik bir rolü olan bu kurumu kapanma noktasına getirdi.
Türkiye gazetesi 55 yıllık yayın hayatı boyunca ülkemizin milli değerlerine bilim teknoloji alanındaki gelişmeler üzerinden destek vermeyi sürdürdü.
Savunma sanayii ve askeri teknolojideki yenilikleri yakından takip eden gazetemiz, havacılık sanayiiyle ilgili yaşananları da okuyucularına sunmaya devam etti.
Yakın tarihe birer ibret levhası olarak giren F-16 Projesi ve Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TAI) ile ilgili gelişmeler, TEKNOFEST heyecanının hissedildiği günümüzde çok daha büyük bir mana kazanıyor.
KRİZLE MÜCADELE
Ekonomik krizlerle geçen 90'lı yıllarda, F-16 Projesi Başkanı Tuğgeneral Vural Sezer’in açıklamaları gündem oldu.
Türkiye’de uçak ve hava sanayii alanındaki altyapının yeterliliğine dikkat çeken Sezer, yüksek teknoloji gerektiren bu sektörün hem milli hem de uluslararası ölçekte gelişim potansiyelini vurguluyordu.
TAI'nin kritik bir dönemden geçtiğini söyleyen Sezer, 20 Şubat 1995 tarihli Türkiye gazetesi haberinde kapanma tehlikesine dikkat çekiyor:
"SAVUNMA SANAYİİ ZORDA"
Savunma Sanayi Fonu'ndaki 408 milyon dolarlık açık sebebiyle projeler güçlükle yürütülüyor. Elindeki işler 1997 yılı sonunda tamamen biteceğinden, 1998 yılı Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TAI) için bir dönüm noktası olacak. TAI ya F-4 ve F-5 modernizasyonu gibi projelerde devreye sokulacak ya da kapatılmasına göz yumulacak.

Tanker uçak ihalesi ve F-4 modernizasyonu projelerinde yerli savunma sanayii altyapı tesislerinin göz ardı edilmesi, ilgili çevrelerde “Eğer bu altyapı imkânları değerlendirilmeyecekse neden trilyonluk yatırımlar yapıldı?” sorusunu gündeme getirdi.
Turgut Özal'ın başbakanlığı döneminde kurulan savunma sanayii tesisleri, 5 Nisan 1994 ekonomik tedbirlerinden sonra girdikleri krizden bir türlü kurtulamadı. Savunma Sanayi Fonu'ndaki 408 milyon dolarlık açık sebebiyle yeni projeler devreye sokulmazken, devam eden projeler güçlükle yürütülüyor.
Hava Kuvvetleri'nin ihtiyacı çerçevesinde Milli Savunma Bakanlığı tarafından üstlenilen tanker uçak ihalesi ve F-4 modernizasyonu projesinde yerli savunma sanayii tesislerinin ihmal edilmesi, ilgili çevrelerde bir huzursuzluk kaynağı teşkil etti. Bunun üzerine Milli Savunma Bakanı Mehmet Gölhan'ın, Bakanlar Kurulu Kararı ile ihale açılmadan doğrudan İsrail'e verilen F-4 modernizasyonu projesinin gözden geçirilerek birkaç firmanın katılabilmesi imkânının araştırıldığını açıklaması memnuniyetle karşılandı.
Savunma Sanayii çevrelerinden alınan bilgiye göre, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, toplantılarda savunma sanayii altyapı tesislerinin desteklenmesine büyük önem veriyor.
ENDİŞELİ GELECEK
F-16 savaş uçakları ile CN-235 hafif nakliye uçaklarının üretildiği, helikopter üretimi için yatırım yapılan, insansız uzay aracı çalışmaları başlatılan, kısaca Türkiye'nin geleceği açısından büyük önem ve anlam taşıyan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TAI), 1997 yılından sonrasına endişe ile bakıyor.
İlk paket 152 F-16 üretimini başarıyla 1994 yılı sonunda tamamlayan TAI, halen Mısır'a satılan F-16'lar ile CN-235 hafif nakliye uçağı üretimini sürdürüyor. Mısır için üretilecek 46 F-16'nın üretimi 1995 Temmuz'unda, 50 adet CN-235 hafif nakliye uçağının üretimi ise 1997 Temmuz'unda sona erecek.
Türkiye tarafından üretim izni alınan 80 uçaklık ikinci paket F-16'nın ilk 40 uçaklık kısmının finansmanı hazır bulunuyor; ikinci 40 uçak için finansman sorununun henüz devam ettiği öğrenildi. TAI, finansmanı hazır olan ilk 40 uçağın üretimine 1996'da başlayıp, 1997 sonunda tamamlayacak. İşte bu tarihte, yani 1997 sonu ile 1998 yılı başı, TAI için dönüm noktasını oluşturacak.
Eğer Türkiye, 80 uçaklık ikinci paketteki ikinci dilim 40 uçak için finansman bulabilirse, TAI yüzde 30'luk bir küçülme ile faaliyetlerini 2000 yılına kadar sürdürebilecek. Eğer finansman bulunamazsa, TAI kapanma tehlikesi ile yüz yüze gelecek.
NELER YAPILABİLİR?
Türkiye'ye önemli tecrübeler kazandıran ve Türk insanının yeteneğini ortaya çıkartan TAI'nin hayatta kalabilmesi, F-4 ve F-5 modernizasyonu gibi projelerde ihmal edilmemesine ve bir türlü hayata geçirilemeyen, ancak TAI tarafından gerekli yatırımların yapıldığı yabancı firmalarla ortak helikopter üretimi yapılması gibi projelerin devreye sokulmasına bağlı görünüyor.









