Z kuşağı yaktı

Z kuşağı yaktı

DÜNYA Haberleri

Paranın merkezi, kapitalizmin Asya’daki başkenti Hong Kong’da ‘Z kuşağının’ 4 aydır sürdürdüğü protestolar manşetlerden düşmüyor

FİKRET ÇENGEL
HONG KONG

Görünürde ‘Suçluların Çin’e iadesini’ öngören yasa tasarısını protesto etmek için 4 ay önce sokağa çıkan eylemcilerin talepleri, bugün tam bağımsızlığa kadar uzanıyor. Kent ikiye bölünmüş durumda. Tamamı öğrenci olan eylemciler gösterilerini okul saatlerine göre ayarlıyor. Geriye kalanlar ise “Çalışmayanlar çalışanların emeklerini çalıyor” diye tepkili. Hong Kong’da kaldığım 4 günde gösterinin merkezine inip öğrencilerle sohbet ettim, ülke gündemini en iyi bilen taksicilere gençlere sordum ve iş dünyasının nabzını tuttum. İşte Hong Kong’daki olayların gerçek yüzü..

Bugünlerde Hong Kong’u tarif eden en iyi yer havalimanları; yoğun bir kalabalık olur her zaman. Bazen saatlerce pasaport sırasında beklediğimi hatırlarım. Ama bu defa pasaport noktasına geldiğimde hiç beklemeden geçiş yaptım. Havalimanının çıkışında bulunan taksi durağında aynı şaşırtıcı manzarayı gördüm. Geçen sene taksiye binmek için 45 dakika beklemiştim şimdi ise taksiciler müşteri bekliyor. Şehir merkezine ulaştığımızda ilk kez Hong Kong’a gelen bir dostuma “Böyle sakin olduğuna aldanma, yarın bu sokaklarda yürümekte zorlanacağız” dedim ama ertesi gün bir şey değişmedi.
Haziran ayından beri devam eden gösterilerin bir kentin hayatını bu kadar etkileyebileceğini doğrusu ummuyordum. Kilometrekareye 1.100 kişinin düştüğü, (ki bu turistler ve kısa süreli çalışma vizesi ile gelenlerle 1.500 kişiye kadar çıkıyor) bu kentte sakinlik biraz fazla garipsenecek bir durum.
Protestoların zirveye çıktığı ağustos ve eylül aylarında Hong Kong’a gelen turist sayısında neredeyse yüzde 40’lık bir düşüş var. Dünyanın en önemli fuar organizasyonlarından birine ev sahipliği yapan Hong Konglu fuarcılık şirketinin üst yöneticisi “Yoğunluktan ülkelere sınırlama getiriyorduk. Merdiven aralarını bile kullandık bazen. Ancak bu sene, katılımcı sağlamak için uçak biletlerini ve otellerini biz karşılıyoruz. Hatta kentteki ulaşımı da biz organize ediyoruz. Yine de geçen yılın yarısını bile dolduramadık” itirafında bulundu.  
Son yıllarda hizmet sektörünü göçmen Çinliler sırtlıyor. Onlar da bu kavganın tarafı olmak istemiyor. Eylemlerin nerede olacağı daha önceden belirleniyor ve gençler hafta içi örgütlenerek cumartesi veya pazar günleri belirlenmiş noktalara akın ediyor. Bu bir sosyal medya ayaklanması aslında. Neden sadece hafta sonu diye soruyorum, aldığım cevap: Çünkü bunlar öğrenci, hafta içi okullarını aksatmıyorlar. Yaşları 13 ila 22. Çoğu bilgisayar oyunu müptelası. Bu yüzden ekranlardaki şiddetin varlığını sokaklara taşıyınca bundan keyif alıyorlar.

Z kuşağı yaktı

FİTİLİ KAİ ATEŞLEDİ
Peki Hong Kong’u derinden sarsan olaylar nasıl başladı. Geçen yıl tatil için gittiği Tayvan’da kız arkadaşını öldürmekle suçlanan Chan Tong Kai’nin, Tayvan’a iadesi isteniyordu. Chan, iki bölge arasında iade anlaşması bulunmadığı için iade edilmemiş ancak Hong Kong’da “kara para aklama” suçuyla tutuklanmıştı. Hong Kong yönetimi, Chan’in iade edilmesi için “şüphelilerin Çin ana karası, Çin’in Makao Özel İdari Bölgesi ve Tayvan’a iadesini kolaylaştıran” yasa tasarısını 3 Nisan’da parlamentoya sunmuştu. Yasa görüşülürken Hong Kong meclisinde kavga çıkmış, haziranda yasaya yönelik yoğun protestolar başlamıştı. Protestoların gittikçe şiddetlenmesi üzerine 4 Eylül’de tasarının geri çekileceği duyurulmuştu. Ancak bu da eylemlerin sona ermesini sağlamadı. Lider kadrosu olmadığı için tam olarak ne talep ettikleri belli olmayan kitlelerden farklı sesler yükseldi. Talepler, Hong Kong’da bağımsız seçimlerin yapılmasına kadar uzanıyor. Tamamen kontrolden çıkan eylemler artık bir talep-taviz dengesinden çıktı ve gençlerin ‘Joker’ dansına dönüştü. Birçok ülkede yaşanan eylemlerin tanınmış figürü V burada da sahne almış.

HERKES TÜCCAR
Eylemlerle ilgili Hong Kongluların nabzını tutmaya devam ediyoruz. Sınırlı bir destek görüyoruz genelde. Ana karaya karşı bir duruş neredeyse tüm Hong Kongluların ortak arzusu. Ancak protestolar günlük hayata ve ekonomiye ciddi zarar veriyor. 7,5 milyona yakın nüfusu olan Hong Kong, dünyanın aslında en zengin şehir ülkesi. Servet kişi başına vurulduğunda 30 milyon dolar çıkıyor. Kişi başı gelir 50 bin dolar gibi gözüküyor ama bu sadece kâğıt üzerinde. Kentin toplam ekonomisi yıllık 1,5 trilyon dolarlık bir değer oluşturuyor. Herkes tüccar. Ya mal ve hizmet ihracı yapıyor ya da komisyon üretiyor. Türkiye’nin Hong Kong’da görevli üst düzey yetkilisinin şu sözü durumu özetliyor aslında “Şoförüm Hong Konglu. Onun serveti benim olsa ben bir gün çalışmam…”

PAZARLIK BÜYÜK HAKARET
Hong Kong’u güçlü kılan da çevresi. Dünyanın sanayi bölgesi olmayan, hatta orta ölçekli imalat olmayan tek bölgesi. Çünkü her şey başta Çin olmak üzere çevreden geliyor. Burada paketleniyor ve satılıyor. Herhangi bir ürün almak istiyorsanız, talep edilen tek şey ürün için ‘kaç para’ verilecek olması. Alıcılar, Çinli veya diğer Asya ülkelerindeki bürokrasi ile uğraşmak istemediği için tüm işleri anahtar teslim yapacak tek bir muhatap arıyor. Bunlar da Hong Konglu tüccarlar. Çok temel bir prensip var. Hong Konglu en zengin tüccarından en küçük tezgâhtarına kadar kural şöyle işliyor: Elin boş dönmezsin ama sakın pazarlık yapma.

Z kuşağı yaktı

GENÇLİĞİN HÂLİ İÇLER ACISI
Bu da tüm kenti beyaz yakalı yapıyor. Sokaklarda konuştuğumuz Hong Konglular, eylemlerin merkezinde öğrencilerin bulunduğunu belirterek “Henüz para kazanmayan ve ailelerinin desteğiyle zengin hayatı yaşayan bu gençler, sorumluluk duygusundan uzak ve bu geleceğimiz açısından büyük problem. Bugün çalışmayanlar çalışanların emeğini çalıyor” diye kısa ama özlü bir yorum getiriyorlar.

HAVASI DA SUYU DA İTHAL
Hong Kong’u diğer ülkelerden ayıran en önemli özelliklerinden biri de, hemen hemen hiç üretimin olmaması. Tabii kaynakları hiç yok ve toprak yapısı tarıma uygun değil. İçilen su bile ithal. Toplam yüz ölçümü bin 106 kilometrekare ve buraya 7,5 milyon insan sığıyor. Bursa kent merkezi kadar yüz ölçümü olan Hong Kong’da en az 20 milyon insan barınmak zorunda.

 

Düzenleyen:  - DÜNYA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...