Uzmanı paylaştı! Kahveyi antioksidan deposuna çevirecek 3 yöntem: Her sabah bir tutam ekleyin

Dünya genelinde en çok tercih edilen içeceklerden biri olan kahvenin faydaları da saymakla bitmiyor. Kahve, dopamin ve serotonin gibi mutluluk hormonlarının salgılanmasını teşvik ederek ruh halini iyileştirebilmesinin yanı sıra, ölçülü tüketildiğinde kalp sağlığını destekleyerek fiziksel performansı artırabiliyor. Gastroenterolog Dr. Saurabh Sethsade, 3 pratik yöntemle kahveyi güçlü bir antioksidan kaynağına dönüştürmenin yollarını aktardı.
Kahve, yalnızca enerji verici bir içecek değil, aynı zamanda sağlık açısından pek çok fayda sağlayan güçlü bir antioksidan kaynağıdır. İçeriğindeki kafein sayesinde zihinsel uyanıklığı artırır, dikkat ve konsantrasyonu geliştirir. Düzenli ve ölçülü tüketildiğinde kalp sağlığını destekleyebilir, fiziksel performansı artırabilir ve tip 2 diyabet riskini azaltabilir.
NÖROLOJİK HASTALIKLARA KARŞI DA KORUYOR
Ayrıca kahve, dopamin ve serotonin gibi mutluluk hormonlarının salgılanmasını teşvik ederek ruh halini iyileştirebilir ve depresyon riskini düşürebilir. Antioksidan yönünden zengin oluşu ise hücreleri serbest radikallerin zararına karşı korur.
Bazı araştırmalar, düzenli kahve tüketiminin Alzheimer ve Parkinson gibi nörolojik hastalıklara karşı da koruyucu etkiler gösterebileceğini ortaya koymaktadır.
"FİNCANA BİR TUTAM TARÇIN EKLEYİN''
Harvard Üniversitesi mezunu gastroenterolog Dr. Saurabh Sethi, sade kahveyi hem daha besleyici hem de bağırsak dostu hale getirmenin üç basit yolu olduğunu belirtti. Instagram’daki 1,3 milyon takipçisine seslenen Dr. Sethi, kahveye eklenen 'bir tutam tarçının' kan şekeri dengesi ve antioksidan desteği açısından önemli faydalar sağladığını söyledi.
Dr. Sethi’ye göre, yalnızca bir çimdik tarçın, kahvenin etkisini önemli ölçüde değiştirebiliyor. Kurutulmuş cassia ağacının kabuklarından elde edilen bu baharat, serbest radikallerin yol açtığı hücre hasarına karşı savaşan antioksidanlar açısından oldukça zengin.
Antioksidanlar, vücudu kalp hastalıkları, kanser, diyabet ve Alzheimer gibi kronik hastalıklara karşı korumada önemli bir rol oynuyor. Dr. Sethi, “Bir tutam tarçın bile, kan şekeri yükselmelerini azaltmaya ve oksidatif stresle savaşmaya yardımcı olabilir,” ifadelerini kullandı.
BEYİN FOKSİYONLARINI DESTEKLİYOR
Dr. Sethi’nin ikinci önerisi ise MCT yağı. Hindistan cevizinden elde edilen bu yağ, doğrudan karaciğerde yakıt olarak kullanılabildiği için metabolizmayı hızlandırıcı etkisiyle biliniyor. Ayrıca uzun süreli enerji sağlayarak beyin fonksiyonlarını desteklediği belirtiliyor.
BİTTER ÇİKOLATA TOZU: BAĞIRSAK DOSTU LEZZET
Listenin son sırasında ise lezzetli ve aynı zamanda faydalı bir seçenek olan Bitter çikolata tozu yer alıyor.
Dr. Sethi, polifenoller açısından zengin olan bu içeriğin kahveyle birlikte tüketildiğinde 'bağırsaktaki faydalı bakterileri' beslediğini belirtiyor. Özellikle laktobasil ve bifidobakteri gibi probiyotiklerin gelişimini destekleyen bitter çikolata, aynı zamanda antioksidan etkisiyle de öne çıkıyor.
"KAHVE KEYFİNİ SAĞLIĞA DÖNÜŞTÜRMEK MÜMKÜN"
Dr. Sethi, tarçın, MCT yağı ve bitter çikolata tozunu kahveye eklemenin sadece lezzeti artırmakla kalmadığını, aynı zamanda 'bağırsak sağlığı, enerji düzeyi ve kronik hastalık riskine karşı korunma' açısından da ciddi faydalar sağladığını vurguluyor.
"Kahve alışkanlığınızı çok küçük dokunuşlarla gerçek bir besin deposuna çevirebilirsiniz," diyen Dr. Sethi’nin bu önerileri, sosyal medyada 100 binden fazla kez izlendi ve binlerce beğeni aldı.