Avrupa ‘Işık’ arıyor! Sosyal çöküşün aykırı tasviri: "Işık"

Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Avrupa ‘Işık’ arıyor! Sosyal çöküşün aykırı tasviri: "Işık"
Avrupa, Işık, Mülteciler, Haber
Kültür - Sanat Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Alman yönetmen Tom Tykwer, tartışmalı “Işık” filminde Avrupa’daki sosyal çöküşü bir aile üzerinden sert bir şekilde resmediyor. Ancak aykırı sinemacı aydınlık için karmaşık ve yanlış bir yolda ilerliyor.

MURAT ÖZTEKİN - Savaşlar, politik gerilimler, her şeyin ortasında kalan mülteciler ve yükselen ırkçılık… “Koş Lola Koş”la tanınan Alman yönetmen Tom Tykwer, son filmi “Işık” (Das Licht) ile dünyada yaşanan negatif sosyal gelişmelere Avrupalı tuhaf bir ailenin dramı üzerinden bakıyor. Batı’nın kasvetli hâlinin aykırı ve dolambaçlı bir üslupla resmedildiği eser, oyuncu kadrosunda Nicolette Krebitz, Lars Eidinger ve Tala Al Deen gibi isimleri barındırıyor.

Eserin merkezindeki Engels ailesinin annesi Milena, Afrikalılar için sanat projeler geliştiren bir kurumda çalışmakta, eski solcu kocası Lars ise “çevreci” firmalar için “dünyayı kurtaracak” reklam metinleri yazmaktadır. Ancak çiftin kimlik krizindeki kızları Frieda sentetik uyuşturucular kullanıp kötü mekânlarda takılırken evin oğlu Jon da VR oyunları yüzünden sahte bir dünyada mahpus gibidir. Eve bir de Dio adlı bir çocuk gelip gitmektedir. Fertlerinin birbirinden kopuk ve oldukça mutsuz olduğu bu ailede, aniden yıkılıp ölen hizmetçinin cansız bedeni, uzun müddet fark edilmez bile... Derken elinde LED lambasıyla Farrah adlı Suriyeli yeni bir hizmetçi çıkıp gelir ve ailede bir şeyler değişmeye başlar…

KARANLIKTA DANS EDEN AVRUPALILAR

Yönetmen Tykwer, dünyayı kurtarmaya çalışan ama başta aile olmak üzere çöken sosyal kurumları yüzünden “karanlıkta dans eden” Avrupalı orta sınıfın hâlini sert bir şekilde tasvir ediyor. (Ancak, yönetmenin “karanlık” algısı çok farklı!) Bu sebeple eserde, sık sık görsel metaforlara başvurulup kasvetli bir sinematografi tercih ediliyor.

MAKBUL MÜLTECİ!

Mülteciler ise bu karanlığın içerisinde bir ışık olarak sunuluyor. Fakat neredeyse Avrupalı gibi görünen ve temel mevzularda onlar gibi düşünen bir mülteci Farrah profili çiziliyor. Sonrasında ise aslında Avrupa’yı karanlığa iten şeyler onun ağzından deva gibi sunuluyor. Hâliyle filmde öne çıkarılan ve enerjisi zayıf LED bir lambayı andıran fikirlerle Batı’nın aydınlanacağına ikna olmuyorsunuz!
Öte yandan iki buçuk saatlik karmaşık eser, bir yere varmayan abartılı sahneleri, yer yer didaktik kalan üslubu ve teşhirciliğiyle seyircisinin tahammül sınırlarını zorluyor.

Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...