Medeniyet dediğin geçmişte kalmaz! Selçukluların kodları 'Depo'da dijital esere dönüştü

Düzenleyen: / Kaynak: İhlas Haber Ajansı
- Güncelleme:
Medeniyet dediğin geçmişte kalmaz! Selçukluların kodları 'Depo'da dijital esere dönüştü

Kültür - Sanat Haberleri  / İhlas Haber Ajansı

Tekel binasından sanat galerisine dönüştürülen Konya’daki Depo No:4, Türk İslam medeniyetinin unsurlarını güncel sanatla buluşturan “Medeniyet Kuran Şehir” adlı sergiyi ağırlıyor. Küratör Yasin Tütüncü “Medeniyetin geleceğe de ait olduğunu vurgulamak için teknolojik dili kullanarak eserler meydana getirdik” diyor.

MURAT ÖZTEKİN'İN HABERİ - Eski fabrikalar bir bir sanata saha oluyor... Bir zamanlar kâğıt ve tütün gibi mamullerin imal edildiği mekânlarda artık sanat yeşeriyor. İzmir’deki Alsancak Tekel Fabrikası, İstanbul’daki Feshâne-i Âmire ile Hasanpaşa Gazhanesi, son zamanlarda Türkiye’de sanat alanına dönüşen tarihî imalathanelerdendi. Ama şimdi onlara bir yenisi daha ilave oldu: Konya’daki Tekel binası… 

Medeniyet dediğin geçmişte kalmaz! Selçukluların kodları 'Depo'da dijital esere dönüştü

Konya Büyükşehir Belediyesince geçtiğimiz aylarda “Depo No:4” adıyla sanat galerisine dönüştürülen bina, Türk İslam medeniyetinin köklerini bugüne taşıyan sıra dışı bir sergiye de ev sahipliği yapmaya başladı. Meşhur Alaaddin Tepesinin hemen yanı başında yer alan Depo No:4’teki “Medeniyet Kuran Şehir” adlı ilk sergi, geleneksel kodları teknolojik unsurlarla bugüne taşıyor. Yaklaşık bir sene boyunca açık kalacak sergide; dört ana mekâdaki 16 enstalasyon üzerinden Selçuklu ve Osmanlı medeniyetinin geçmişte kalmadığı, dahası geleceği de aydınlattığı vurgulanıyor. 

Eğlenceli tarafları olan sergiye adım attığımızda şehrin kalbinden gelen bir enstalasyon sizi karşılıyor. İnce Minareli Medrese’deki “Zengi Düğümü”nü dijital teknolojilerle harmanlayan “Anakart” adlı bu enstalasyon, şehirdeki medeniyet bilgisinin mekâna taşınmasını anlatıyor. Sonra Selçuklu halı motifleri, tuşlarına basabildiğiniz dijital sanat eseri üzerinden piksellerle görüntülenebiliyor. “Söz” adlı bölümde ise eski mutasavvıfların sözleri, kavukların altında bekleyen ziyaretçilerin kulağına fısıldanıyor… Böylece Türk İslam medeniyetinin bilgileri birçok his organına hitap edecek şekilde tecrübe ediliyor. 

Medeniyet dediğin geçmişte kalmaz! Selçukluların kodları 'Depo'da dijital esere dönüştü

ŞEHRİN DEPOLADIĞI MEDENİYET 

Sorularımızı cevaplayan serginin küratörü Yasin Tütüncü “Bu yapı uzun bir süre metruk hâlde kalmış 19. yüzyıl Tekel binasıydı. Daha öncesinde ise muhtemelen Alâaddin Tepesi’ndeki Selçuklu sarayının uzantılarından biriydi. Bina, Darü’l-Mülk Projesi çerçevesinde restore edilerek sergilerin ağırlanacağı bir mekâna dönüştürüldü. Biz de medeniyetin içeriğinin ortaya çıkarıldığı bu sergiyi meydana getirdik. Depo isminden yola çıkarak Selçuklu başkenti olan şehrin depoladığı medeniyet birikimini buraya çektik. Medeniyet birikimini monitör olarak tanımlayabileceğimiz eserler üzerinden modern insana okutmak istedik” diye konuşuyor. 

SANDIKTAN HAZİNE ÇIKACAK

Sergide teknolojik enstalasyonlarla geleneksel dünyadaki bilgiyi gösterdiklerine vurgu yapan Tütüncü “Medeniyetin geleceğe de ait olduğunu öne çıkarmak için teknolojik dili kullanarak eserler meydana getirdik. Matrakçı Nasuh, Âşık Paşa, Şeyh Galip ve Yunus Emre gibi medeniyet mimarlarının ifadelerini bugünün insanının farklı bir şekilde okuyabileceği forma dönüştürmüş olduk. Zira medeniyet birikimimizi öğrenmemiz gerekiyor. Üzerinde oturduğumuz sandıkta bir hazine var. Kapağını açarsak göreceğiz!” ifadelerini kullanıyor. 

Medeniyet dediğin geçmişte kalmaz! Selçukluların kodları 'Depo'da dijital esere dönüştü

Sergide geleneksel kültürü kontrast bir dille aktarmaya çalıştıklarını kaydeden Tütüncü “Medeniyet bilgisi bizim zihnimizde geçmiş ve gelecek diye ayrılıyor ama aslında öyle değil. Bir toplumu var olduğu günden beri yaşatan tecrübeler, onu geleceğe de götürür. Mesela insanlar eskiden bir motifi düğüm atarak göstermiş oluyordu. Şimdi ise bunu piksel dediğimiz ekrandaki noktalar yardımıyla yapıyoruz. Piksel, düğüm atmanın bilgisi üzerinde ilerliyor. Bu da aslında temeldeki tecrübede bir değişiklik olmadığını gösteriyor. Üstelik geçmişte bugün dahi bilimin izah edemediği pek çok ilmî birikimle de karşılaşabiliyoruz. Bizim medeniyetimiz ise iddialı bir medeniyet. Özellikle metinlere baktığımızda insanın varoluşundan evrenin varoluşuna kadar birçok fikir veriyor” diyor. 

Medeniyet dediğin geçmişte kalmaz! Selçukluların kodları 'Depo'da dijital esere dönüştü

TARİHTE “BAD SECTOR”LAR VAR

 Medeniyet birikimimiz ile aramızda mâniler olduğunu söyleyen küratör Yasin Tütüncü “Medeniyetimizi anlamak için bazı donanımlarımızın eksik olduğu aşikâr. Yazıları okuyamıyor, sembollerin manalarını anlayamıyoruz. Bu eksikliğin sebebi de teknoloji diliyle söyleyecek olursak tarihte yaşanan ‘bad sector’lar (bozuk kesim)... Bu medeniyeti tekrar çalışır hâle getirmek için o noktaların onarılması gerekiyor” diyor.

Düzenleyen:  - Kültür - Sanat
Kaynak: İhlas Haber Ajansı
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...