Sinemanın kayıpları: Türkiye'de filmler böyle yitip gitti

- Güncelleme:
Sinemanın kayıpları: Türkiye'de filmler böyle yitip gitti

Türkiye Cumartesi Haberleri

Türk sinemasında şimdiye kadar yaklaşık 10 bin film kayboldu… Bunun ise enteresan hikâyeleri var.

MURAT ÖZTEKİN'İN HABERİ - İnsanlar gibi filmlerin de yitip gittiği vaki! Sinema denilen efsunlu sanat ortaya çıkıp 1895’te ilk film çekildiğinden beri binlerce film ortadan kayboldu. Vaktizamanında yılda 193 filmin “üretildiği” Yeşilçam’ın ise bu konuda eline kimse su dökemeyecekti! Zira -net sayıyı bilmek mümkün olmasa da- Türkiye’de yaklaşık 10 bin film ortadan kayboldu.

Eskiden sinema filmleri analog olarak salonlara taşınıyordu. Eserler, beyazperdede gösterildikten sonra ya arşivleniyor ya da bir kenara bırakılıyordu. 

“HEPSİNİ YAKTIM”

Türkiye’de sinemanın ilk büyük kaybı -enteresandır- 1928’deki harf inkılabı zamanında yaşandı.İnkılap sonrası Arapça harflerin yazılı olduğu filmler de yasaklandı. Zor durumda kalan sinemacıların hükûmetten ricaları netice vermedi ve birçok yerli film ortadan kaldırılmak zorunda kaldı. Nitekim Türkiye’nin ilk yapımcılarından Cemil Filmer “Bir gecede verilen karar, biz filmcilerin elindeki eski harflerle basılı filmlerin değerini sıfıra indirdi. Elimdeki bütün eski filmleri Hürriyet Tepesi’ne götürüp yaktım” diyecekti. 1940’lı yıllarda Marmara ve Dogan gibi film stüdyollarında çıkan yangınlar, bazı esereleri kayıplara karıştırır. 

Yeşilçam’daki en büyük kayıp ise 1959’da yaşandı. İstanbul Sütlüce’de bütün firmaların filmlerinin muhafaza edildiği “Belediye Film Deposu”nda yangın çıktı; o tarihe kadar çekilen yüzlerce yerli film kül oldu.

Evet, sonraki yıllarda devlet eliyle toplatılan ve imha edilen filmler de vardı. Yılmaz Güney gibi aykırı isimlerin filmleri de çeşitli sebeplerle kayboldu. 

Bazı filmler de umursamazlıktan kayboldu: Banker Ferdinant Manukyan, Yıldız Film Stüdyosunun da sahibiydi. 1970’lerin sonunda stüdyo binasına yıkım kararı verilince elinde bulunan filmlerini geri almaları için ilanla yapımcıları çağırdı. Ancak uzun bekleyişten sonra bütün filmleri sokağa atmak zorunda kaldı. Rivayete göre bu filmlerin bir kısmı denize gitti!

1973 yılında ise o zamanki adıyla “İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Film Arşivi” açık bırakılan lambalar yüzünden çıkan yangında küllere dönüştü.  

MÜSTEHCEN FİLM FURYASI

1980’lerde ise müstehcen film hastalığının Yeşilçam’ı sarması sonrasında salonlar kapanmaya başlıyordu. Sinema salonlarındaki kriz yüzünden eski filmler bir köşeye atıldı ve bazıları ortadan kalktı.  

O tarihlerde video kasetlerin ortaya çıkması da bazı filmlerin kaybolmasına yol açtı. Birçok film, videoya aktarılsın diye Almanya gibi Avrupa ülkelerine gönderildi. Ancak maliyetler ağır gelince bir kısmı geri getirilemedi.

“FİLMLERİMİ GÖREMEYECEĞİM”

Bu sebeple mesela oyuncu İzzet Günay “119 sinema filminde oynadım ama sadece 35’i hayatta filmlerimin. Gerisini ben de bilmiyorum. Diğerlerini Türk halkı bir daha göremeyecek, ben de göremeyeceğim. Çünkü filmlerin negatifleri gümüş olduğu için eritmişler, maalesef. O yüzden Türk sinemasında büyük bir kayıp var” diyecekti. 

Ancak bazı “kayıp” sanılan filmlerin bazıları son yıllarda yapılan çeşitli araştırmalarla ortaya çıkıyor. Mesela Muhsin Ertuğrul’un 1927 yapımı sessiz filmi “Tamilla” geçtiğimiz senelerde bu şekilde bulundu. 

Henüz tam manasıyla millî bir film arşivinin olmadığı Türkiye’de son yıllarda eserlerinin kayıt altında alınması için girişimler yapılmaya başladı. Mesela Kültür ve Turizm Bakanlığı, geçtiğimiz sene arşivindeki filmleri dijital ortama aktararak restore etti. Yenilenmekte olan Prof. Sami Şekeroğlu Sinema TV Uygulama ve Araştırma Merkezi de bu çabalardan biri…

AJANDA

> ‘Star ‘Wars’ ormanda!

YBY Woods, “ormanda sinema” konsepti ile Kemerburgaz Kent Ormanı’nında farklı bir tecrübe sunuyor. Bu defa Lider Snoke, Finn, Kylo Ren, Luke Skywalker, Chewbacca ve Maz Kanata ile “Star Wars: Güç Uyanıyor” filminin karakterleri özel konseptli açık hava sinemasında hayranları ile buluşuyor. Sürprizli faaliyet, 9 Ağustos Çarşamba akşamı gerçekleşecek. 

Sinemanın kayıpları: Türkiye'de filmler böyle yitip gitti

> Öne çıkan filmler açık havada

ENKA Sanat, 25 Ağustos’a kadar Başka Sinema iş birliğiyle hazırladığı seçkiyle sinemaseverlerin karşısına çıkacak. Son dönemin öne çıkan yerli ve yabancı filmlerinden oluşan antoloji, ENKA Açık Hava Tiyatrosunda “1 bilet alana 1 bilet bedava” kampanyası ile seyirciyle buluşacak.

> Seramik atölyesi

CSO Ada Ankara, yaz tatilindeki çocuklara Anadolu’nun önemli mesleklerinden çömlekçiliği tecrübe etme fırsatı sunuyor. “Çocuklar İçin Seramik” adlı atölye, 7-9 ve 10-12 yaş gruplarına has iki oturumla 17 Ağustos’a kadar devam edecek.

KİTAP

> Gazeteci gözüyle felaket

Gazeteci yazar Özlem Doğan, 6 Şubat’ta Türkiye’yi sarsan depremleri tarihe not düştü... Doğan’ın Akıl Fikir Yayınları etiketiyle okura sunduğu “Kıyamet 04.17” adlı eser, raflarda yerini aldı. Yazar Doğan, eserinde deprem bölgesinde gördüğü manzara ve yaşadığı tecrübeleri, resmî verilerle harmanlayarak anlatıyor. Enteresan hikâyelerin de yer aldığı kitap, deprem hakikatini tekrar hatırlatarak ibret unsuru oluyor. 

> İstihbaratın dehlizleri

İstihbarat tarihçisi Polat Safi, Kronik Kitap’tan çıkan “Millî İstihbarat Teşkilatı” adlı eserinde okuyucuyu Türk espiyonaj dünyasının dehlizlerine götürüyor. 1826’dan 2023’e uzanan safhanın odağına MİT’i yerleştiren yazar, Osmanlı gizli polis teşkilatından Sultan II. Abdülhamid’in hafiye sistemine, Teşkilat-ı Mahsusa’dan II. Şube’ye ve yeni devre uzanan geniş bir inceleme meydana getiriyor. İlk defa neşredilen MİT arşiv vesikalarının da kullanıldığı kitapta, “6-7 Eylül Olayları” gibi karanlık hadiseler de ele alınıyor. 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...