Damak zevkiniz var mı?

A -
A +
Türkiye dünyanın en zengin mutfağına sahip. Ülkenin her köşesinde ayrı bir tat ve lezzet var. Azıcığını söyleyeyim.

Türkiye dünyanın en güzel ülkelerinden biri: İklimi muhteşem bir kere; dört mevsimi yaşıyor. Medeniyetlerin beşiği. Mutfağı zengin. Karadeniz, Trakya ve Egenin köftesi... Konya ve Denizli'nin tandırı... Diyarbakır'ın kaburgası... Siirt ve Bitlis'in büryanı... Erzurum'un cağ kebabı... Erzincan ve Bursa'nın döneri... Akdeniz'in balığı... Adana, Antep ve Urfa'nın kebabı... Edirne'nin ciğeri... Malatya'nın analıkızlısı...
Mutfaktan söz edip de tatlıyı es geçmek olmaz. Mersin'in kerebiçi... Hatay'ın künefesi... Antep'in baklavası... Diyarbakır'ın kadayıfı... İzmir'in lokması... Tarsus'un cezeryesi... Adana'nın sarı burması... Tekirdağ'ın peynir tatlısı...
Her şeyi yerinde yemek lazım ama İstanbul her şeyin yeri; tüm yörelerin tadını bu şehrimizde tatmak mümkün...


Antep yemekleri

Mehmet Yılmaz Yenibosna'da, İstwest AVM'de Çargah  Restoran'ı açtı. Antep yemekleri sunuyor. Beyran ve Yuvalama çorbasından tutun da Alinazik ve Keme kebabına kadar her şey var. Kebap tercihini mevsime göre yapmak lazım. İlkbaharda sarımsak, malta eriği, altı ezmeli, soğan, patlıcan, keme kebabı yemeli. Keme kebabı mesela. Fransız mutfağının en ünlü yiyeceklerden biri olan Trüf mantarının yakın akrabası olan Keme mantarı ilkbaharda Antep'te yetişiyor. O mevsimde mutlaka keme kebabı yemek lazım; gerçekten çok lezzetli.
Bugünler ise patlıcan kebap günleri. Birecik Patlıcanı çıktı çünkü. Birecik Patlıcanı fazla sulu olmadığı için patlıcan kebabının en ideal ürünü. Ayrıca kabuğunu soymak için fazla uğraşmaya gerek kalmıyor.
Çargah Restoran pazar günleri sabah kahvaltısı da veriyor. Mehmet Yılmaz, kahvaltı masasını Gaziantep yöresine mahsus 70 çeşit ürünle donattıklarını söyledi.  


Ramazan Bingöl

Kebapta marka olan isimlerden biri de Ramazan Bingöl. İstanbul'da Ümraniye, Bayrampaşa ve Esenler-Giyimkent'te şubeleri var. Damak zevki gelişmiş olanların mutlaka gidip o lezzetleri tatması lazım. Birecik Patlıcanı ile yapılan patlıcan kebap Ramazan Bingöl'de de var.


GAP Şanlıurfa Havalimanı

Şanlıurfa'ya gitmiştim. 25 Mayıs günü döndüm. Dönüşte GAP Şanlıurfa Havalimanı'nda check-in yaptım, valizimi bagaja verdim. Uçağın kalkış saatine daha vardı. Yolcu salonunda dolanırken bir kahve içtim; 10 TL! Tamam, havalimanları pahalı ama yine de 10 TL değil. Hele Şanlıurfa'da olmamalı. Turizm sektörünü canlandırmaya çalışan ve muazzam bir potansiyeli olan Şanlıurfa'da hiç olmamalı. "Yazık" deyip ödedim ve geçtim. Bir başka satıcıya uğradım. Gözüme nar ekşisi takıldı. Çok hoş bir şişesi vardı. Görevliye "Almak istiyorum ama polis kontrolünden geçmez" dedim; yasak çünkü. "Geçer" dedi satış elemanı. "Geçmese, burada satış yapamam."
Evet, yurt dışı uçuşlardan biliyorum, havalimanı içinde alınan ürünleri özel ambalajlı koyuyorlar ve o şekilde geçiyordu. Demek ki burada da böyle bir uygulama vardı. Aldım.
X-Ray cihazından geçtim. Polis, "Şişeyi geçiremezsiniz" dedi. Satıcı geçeceğini söyledi dediysem de geçmedi.
Kafam karıştı. Madem geçmiyordu, satıcı neden "Geçer" dedi? Komik bir durum vardı! Biri "Geçer" diyor, diğeri "Geçmez" diye alıkoyuyor!
Oturdum bir şikâyet dilekçesi yazıp kutuya attım. 15 Temmuz'da cevap geldi, şikâyetime: "GAP Havalimanından almış olduğunuz nar ekşisi ile ilgili şikâyetinize inceleme yapılmış olup; satın almış olduğunuz nar ekşisinin faturasını göndermeniz halinde ilgili işletme sahibi hakkında takip başlatılacaktır. İbrahim Halil BARIŞ-GAP Havalimanı İşletme Birimi.?"
Ölme eşeğim yaz gelsin!
Ben ayrıca, işin maddi yönünde değildim ki. Bu güzelim şehrimize binlerce turist geliyor. Bu sayının milyonları aşmasını istiyoruz. O da ancak, disiplinle, güzel hizmetle olur. Havalimanı Terminali çatısı altında görev yapan herkesin aynı dili kullanması lazım! Kim ne söylemişse, doğru söylemeli.
İbrahim Halil Barış her kimse, "Teşekkür ederiz" diye bir cevap yazsa ve "İkazınız dikkate alındı. İş yerlerinde ve havalimanında görevli personel ikaz edildi" deseydi, mutlu olacaktım. "Faturanızı gönderin, işletme sahibi hakkında takip başlatalım" cevabını alınca, kendimi kötü hissettim. İpe un sermenin ne gereği vardı ki?! Kime ne kazandırır bu?
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.