Beyşehir Gölü nerede, son hali nasıl, kurudu mu? Türkiye’nin 3. büyük gölü kuruyor!

Türkiye’nin en büyük tatlı su göllerinden biri olan Beyşehir Gölü, son yıllarda yaşanan kuraklık ve yetersiz yağış nedeniyle ciddi su kaybı yaşıyor. Yaz aylarının etkisiyle göl suları hızla çekilirken, gölde yeni adalar ve kara parçaları ortaya çıktı. Beyşehir Gölü nerede, son hali nasıl, kurudu mu soruları kamuoyunun gündeminde yer buldu.
BEYŞEHİR GÖLÜ NEREDE?
Beyşehir Gölü Türkiye’nin Göller Yöresi’nde, Konya ve Isparta illeri sınırları içinde yer alıyor. Tektonik bir çukurlukta konumlanan gölün batısı ve güneyi Toros Dağları, doğusu volkanik Erenler Dağı, kuzeybatı ve güneydoğu yönleri ise Sultan ve Anamas Dağları ile çevrili.
Türkiye’nin üçüncü büyük gölü ve en büyük tatlı su gölü olan Beyşehir Gölü hem ekolojik hem de ekonomik açıdan bölge için büyük önem taşıyor.
BEYŞEHİR GÖLÜ SON HALİ NASIL?
Yaşanan kuraklık ve yetersiz yağışlar, Beyşehir Gölü’nün su seviyesini ciddi şekilde düşürdü. Yaz aylarında gölde belirgin çekilme yaşanırken, yeni adalar, adacıklar ve kara parçaları ortaya çıktı.
Suların sığlaşması, teknelerin seferlerinde soruna neden oluyor ve balıkçıllar ile su kuşlarının beslenme alanlarını değiştiriyor. Gölün kıyılarındaki çekilme bazı bölgelerde yüzlerce metreyi buluyor ve ekosistemde önemli değişimlere yol açıyor. Drone ile havadan görüntülenen Beyşehir Gölü bu yıl tarihi seviyelerin altında bir su miktarı ile endişeye neden oldu.
Prof. Dr. Hüseyin Muşmal, gölün yüzeyinde ve kıyılarda otlanmanın arttığını, yeni adacıkların ve kara parçalarının oluştuğunu belirtti.
BEYŞEHİR GÖLÜ KURUDU MU?
Beyşehir Gölü su seviyesindeki ciddi azalma, gölün beslenme kaynaklarının kuruması ve tabanın balçıkla dolması gibi nedenlerle hayat alanlarını tehdit ediyor. Tekne seferleri, çarkların otlanma nedeniyle sık sık tıkanması sebebiyle zorlukla gerçekleştirilebiliyor.
Tarihsel ölçümlere göre göl, 2013’ten itibaren gözlemlenen çekilmelerde zirveye ulaştı ve son yüzyıldaki en düşük seviyesine indi.
Bilim insanları Beyşehir Gölü’nün önlem alınmadığı takdirde 2040’lı veya 2050’li yıllarda tamamen kuruma riski ile karşı karşıya olduğunu belirtiyor.
Bilim insanları başta olmak üzere duyarlı tüm yöre halkıda yıllardır bas bas bağırıyor,adeta yalvardılar lütfen ilgilenin diye ama nafile.Bu saatten sonra ne yapılabilir bilmiyorum ama çok çok zor.Böyle bir sonu Beyşehir'i bilen herkes biliyordu.İlgililer yetkisizdi,yetkililerse ilgisiz kaldı.