"Kızlar testilerini kırmasın!"

A -
A +
Hatice Turhan Sultan, l. İbrahim Han'ın hanımı, lV. Mehmed Han'ın annesidir. Hayırseverliği dillere destandır... İnşaatı bir türlü bitirilemeyen Yeni Cami, onun yardımıyla tamamlanmış ve ibadete açılmıştır... Bu Valide Sultan, İstanbul'u dolaşmaktan çok hoşlanırdı. Yanına sadık nedimesini alır, güzergâhı arabacıya bırakırdı. İhtiyar faytoncu Valide Hanım'ın huyunu iyi bilir, daha ziyade garip gurebânın arasına sürerdi arabayı...
İşte yollarının Azapkapı'ya çıktığı günlerden birinde, boyu büyüklüğünde su testisini sürükleyen minik bir kız dikkatini çeker ve dizginlere asılır. Arabanın perdesi aralanır ve bir çift müşfik göz, küçük kıza takılır. Kızcağız güç halle testiyi kucaklar, lüleye dayar. Alttan diziyle destek verip doldurur ama indirmesi çok zordur. Nitekim beklenen olur, ağır testi oluğun kenarına çarpar ve parçalanır. Minik kız kısa bir şaşkınlığın ardından kırıkları toplamaya başlar. Bir yandan da içli içli, bir şeyler mırıldanarak ağlar!..
Valide Sultan dayanamaz, gelip küçük yavrunun başını okşar. "Üzülme güzelim" der: "Sana bu testinin daha güzelini alırım ben..." Küçük kız "Ben testiye üzülmüyorum ki" der: "Kendime kızıyorum. Koca kız oldum ama eve bir hayrım dokunmuyor. Söyleyin, eğer çeşmeden su bile getiremiyorsa, bu Saliha ne işe yarar?.."
Bu olgunluk, bu iş yapma hevesi, bu mesuliyet şuuru ve bu berrak lisan Valide Sultan'ın dikkatini çeker. Sorar soruşturur, Saliha'nın civar konaklardan birinde yaşayan bir besleme (evlatlık) olduğunu öğrenir. Hemen kararını verir, onu saraya yerleştirir...
Âdeta bir "kadınlar akademisi" olan Harem'de onlarca cariye vardır, ancak Saliha Dilaşup şefkati, merhameti, becerikliliği ile akranlarına fark atar. Hiçbiri cömertlikte onunla yarışamaz. Kaldı ki benzersiz nakışlar yapar, mânâlı şiirler yazar. Nitekim ll. Mustafa Han'a eş; l. Mahmud ve lll. Ahmed Han'a anne olur...
Saliha Sultan (belki de ikbaline vesile olduğundan) su hayrına çok para harcar... Yine bir gün oğlunu çağırır ve Azapkapı'ya bir çeşme yaptırmak istediğini söyler. Ahmed Han sorar: "Nasıl bir çeşme olsun anne?" Saliha Sultan; "Orasını mimarlar bilsin" der: "Yalnız küçük kızlar kolayca sularını alsınlar, testilerini kırmasınlar yeter."
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.